Sayfa Yükleniyor...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHPden Sayın Tuğrul Türkeşin katılımı renk getirdi dedi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde verilen 30 Ağustos Zafer Bayramı Resepsiyonunda basın mensuplarının sorularını cevapladı. Yeni kurulan kabineyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, Yeni kabineyle ilgili, inanıyorum ki; Sayın Başbakan değerlendirmeye yönelik bir çalışmayla, gerek 11 bakanı, gerekse daha önce belirlenmiş bağımsız ve diğer bakanlıklar olmak üzere 25 kişilik geçici Kabineyi bize takdim etti. Kendisiyle yaptığımız değerlendirmeler sonucunda, ben de bu kabineyi kuralım; çünkü kaybedecek vaktimiz yok dedim. Yüksek Seçim Kurulu, seçim takvimini açıkladı. Bu takvimin de en güzel şekilde devam etmesi lazım. Türkiyenin özellikle siyasetinde öğeleri bir kenara bırakmak suretiyle, bir dayanışma içerisinde, birlik ve beraberlik içerisinde bir kabine oluşabilirdi. Koalisyon görüşmeleri çerçevesinde, burada sadece benim dilediğim olsun değil, ülkenin menfaatlerini de göze alarak bir koalisyon çıkardı. Sayın Başbakan buna da gayret etti ama maalesef böyle bir netice alınamadı. Sonunda MHPden Sayın Tuğrul Türkeşin katılımı renk getirdi. Diğer taraftan HDP 2 milletvekiliyle hükümette yerini aldı. Diğerleri zaten bağımsızlardan oluştu ifadelerini kullandı.
SİYASETİN ŞİRAZESİNDE BİR SAPMA VAR
MHPli Tuğrul Türkeşe haksızlık yapıldığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tuğrul Beyin MHP içindeki yeri malum. Bir siyasetçi olarak değerlendirecek olursam; merhum Alparslan Türkeşin kurmuş olduğu bir parti. Anayasanın kurduğu kural nedir; partiye sorulur demiyor, milletvekiline teklif yapılır diyor. Milletvekiline teklif yapılır dediğine göre, milletvekillerine teklif götürülmüştür. Kim teklif götürür? Görev verilen Başbakan teklif götürür. Buradaki uygulama bir Anayasa amir hükmünün uygulamasıdır. Bu Anayasanın amir hükmünün uygulamasını, milletvekili serbest iradesiyle uygulamaz mı? Milletvekili, milletin vekilidir. A veya B kişisinin vekili değildir. Milletin vekili olarak da, milletin vekiline böyle bir teklif geldiği zaman kantara çıkarmıştır. Ve bu kantara çıkarmanın sonucunda bu teklifi kabul etmiştir. Bundan daha doğal bir şey olamaz. Olaya böyle bakmak gerekirdi. Fakat süreç içerisinde maalesef ben siyasetin şirazesinde bir sapma var diye düşünüyorum. Bu, ülkemiz için, özellikle de milli duygular için olumlu bir gelişme değil. Hele hele terör salgınının bu denli egemen olduğu bir dönemde, millilik duygusu taşıyanların, acaba ben buraya nasıl bir destek verebilirim, ben buraya nasıl yardımcı olabilirim gayreti içerisinde olması lazım diye konuştu.
Güvenlik güçlerinin seçim güvenliğini sağlamak için gerekli çalışmaları yaptığını belirten Erdoğan, Seçim güvenliği noktasında; Silahlı Kuvveleri olsun, İçişleri Bakanlığı olsun, istihbaratı olsun, her şeyiyle, tüm tedbirlerini almak suretiyle bunun en az zararla atlatılacağına inanıyorum. İnşallah 7 Haziranda yaşananlar 1 Kasımda yaşanmayacaktır diye düşünüyorum şeklinde konuştu.VERMEMİZ GEREKEN
CEVAPLAR OLURSA VERİRİZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Kasım seçimleri öncesinde meydanlara çıkıp çıkmayacağı yönündeki soruya, Gelişmelere göre, ama televizyon programlarında, ama farklı yerlerdeki törenlerde vermemiz gereken cevaplar olursa veririz. Benim derdim, ülkede seçim atmosferi gergin değil, daha farklı bir havada geçsin. Mevsim koşulları da şuanda güzel. İnşallah bu süre içerisinde siyasi partiler çalışmalarını aktif olarak yürütür. Zaten 27 Eylül okulların açılma tarihi, ondan sonra 1 ay gibi bir zaman kalıyor şeklinde cevap verdi.
Erdoğan terörle mücadele ile ilgili olarak şunları söyledi: Terörle olan mücadelemizde de istedikleri kadar Beştepe'nin yönettiğini söylesinler ben şunda silahlı kuvvetlerimizle, tüm güvenlik güçlerimizle bir defa terörle mücadelede sonuna kadar her hangi bir rehavette kapılmadan sonuna kadar bu işi sürdüreceğiz. Ta ki ya bunlar silahları gömecekler ya bu ülkeyi terk edecekler. Bu milletin huzuruna kimsenin hakkı yok. İster batıda olsun ister güneydoğuda ister kuzeydoğuda neresi olursa olsun. Bu ülke birkaç çapulcunun teröristin at oynatacağı bir ülke değildir. Bunun bedelini ödeyecekler.
BÜTÜN AİLEMİ YARALIYOR
Kızı Sümeyye Erdoğana karşı yöneltilen hakaretlere karşı, hukuki adımların atıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bu, başta şahsım olmak üzere bütün ailemi yaralıyor. Bu yakıştırmalar çok çok çirkin. Bir tane manyağı bulmuşlar, bu manyak üzerinden Türkiyedeki uzantısı buna adeta taşeron oluyor. Bu şekilde ahlaki olmayan bir yola başvuruyor. Bizim başvurabileceğimiz tek yol hukuktur. Hukuki olarak tüm avukatlarımız atılması gereken adımı atıyorlar ifadelerini kullandı.(İHA/ANKARA)
Haber Merkezi