Umut Oran kumpasın peşini bırakmıyor

SAMİ GÖKÇE/ANKARA

CHP İstanbul Milletvekili, Sosyalist Enternasyonal Başkan Yardımcısı Umut Oran, 17 Şubat’ta Akşam grubuyla başlayan kendisine ve CHP’ye yönelik asılsız, karalama haberleri sonrasında birçok adli, idari girişimde bulunurken dün de TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Ahmet Davutoğlu, yüksek yargı organlarının başkanları, bakanlar kurulu üyeleri, milletvekilleri ve partilerin grup başkanvekillerine birer mektup yazarak kumpasa karşı sessiz kalınmamasını talep etti. “Bu saldırı sadece bana ve partim CHP’ye değil, yüce meclis çatısı altında her birinize yapılmış bir saldırıdır, sizleri de göreve çağırıyorum” diyen Umut Oran, suç örgütlerinin kumpaslarına karşı ortak demokratik tepki gösterilmesi çağrısında bulundu. Umut Oran, “Kumpasçıların tezgahlarına seyirci kalmak da suça iştiraktir. Demokratik kurumlar da en az kumpasçılar kadar cesur olmalıdır” dedi.

Umut Oran, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e, bireysel olarak yaptığı adli-idari başvuruların takip edilmesi ve TBMM olarak müdahil olunması çağrısında bulundu. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun da Başbakanlık Teftiş Kurulu’nu görevlendirerek bu komployu ortaya çıkarmasını talep eden Umut Oran, TBMM’de grubu bulunan siyasi partilerin grup başkanvekillerinin kendisine, CHP’ye ve aslında bir parlamentere karşı yapılan bu saldırının TBMM’de tüm boyutlarıyla açığa çıkarılması için araştırma soruşturma komisyonu kurulması çalışmalarına önayak olmalarını istedi. Umut Oran, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nun da konuyu resmi organlar nezdinde takip etmesini talep etti. Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay başkanlarına da yazan Umut Oran, yüksek yargının da bu tür davalarda ivedilikle konuyu takibe alarak, vatandaşın aklanma, lekelenmeme hakkının korunmasına hasiyet göstermesinin önemli olduğunu ifade etti. Umut Oran’ın milletvekillerine gönderdiği mektup şöyle:

BEN VE BENİM ÜZERİMDEN CHP’YE SALDIRI VAR

“Çok kısa süre önce şahsımı ve üyesi olduğum Cumhuriyet Halk Partisi’ni hedef alan bir kısım çirkin, asılsız iddiaların gündeme getirildiği malumunuzdur. 17 Şubat’ta Akşam, Star ve Güneş gazetesinde başlayan ve akabinde Sabah, Takvim, Yeni Akit ve Yeni Şafak gazetelerinde süren yayınlarla ben ve partim, gerçekle, uzaktan yakından ilgisi olamayacak kadar akıl almaz, çamur at izi kalsın amacıyla bir merkezden hazırlanmış komplo saldırısına maruz kaldı.

TÜM BAŞVURULARINI SIRALADI

Bütün bunlara karşı elbette bir milletvekili olarak hukuk düzeni ve devlet otoritesinin bir an önce harekete geçip gereğini yerine getirmesi amacıyla gerekli tüm adli ve idari başvuruları yaptım. Yaptığım tüm girişimlerimi aşağıda dipnot halinde bulabilirsiniz.

AYNI ZAMANDA TBMM’YE YAPILMIŞ BİR HAKARETTİR

 Öncelikle belirtmek isterim ki bir parlamenterin bu derece çirkin bir senaryonun parçası haline getirilmek istenmesi, TBMM’ye de yapılmış büyük bir hakarettir. Hiçbir milletvekili böylesine bir çirkinliğin ahlaksızlığın parçası olamaz, bunu dile getirenleri bir kez daha kınıyorum.

 BİR GÜN SİZİN DE BAŞINIZA GELEBİLİR

 Öte yandan siz de takdir edersiniz ki bir milletvekilinin hangi hak ve yetkiler içerisinde çalışacağı anayasal sınırlar içerisinde çizilmiştir. Bir milletvekili halkın iradesini yüce Meclise taşıyarak kendisine tanınmış olan ödev ve yükümlülükler içinde çalışmaktadır. Ancak tarafıma yapılan saldırılarla milletvekili ödev ve yetkisi içindeki faaliyetlerim hukuk dışı yol ve yöntemlerle engellenmeye çalışılmaktadır. Böylesi bir durum her ne kadar şahsımı hedef almış görünse de aslında bu olay; bir milletvekilinin yasama faaliyetlerini bertaraf etmeye, anayasal düzeni bozmaya yönelik olan ve doğrudan sizi de ilgilendiren bir eylemdir. Böylesi eylemlere karşı gerekli hukuk ve yasama düzenini işletmek bütün milletvekillerinin sorumluluğu ve ödevi olmalıdır. Yaşamın içerisinde birçok olumsuzluklar var ve bu olumsuzluklar hep başkalarının başına geliyor denilebilir, ancak unutmamalıyız ki bir gün siz de bir diğer yurttaşın ‘başkası’ olabilirsiniz!

Bu nedenlerle bir milletvekili için böylesi hukuk dışılığı yapanlara karşı bir yasama üyesi olarak kayıtsız kalmamanızı, anayasal düzenimizin korunması açısından özellikle dikkatinize sunarım.”

Haber Merkezi