- Siyaset
- 18.05.2025 16:05
CHP İzmir İl Başkanlığı’nda partisinin MYK gündemine ilişkin açıklamalarda bulunan CHP Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Deniz Yücel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İBB soruşturmalarına yönelik iddiaları ve Tuzla Piyade Okulu’ndaki rozet kavgasıyla ilgili gelişmeye ilişkin konuştu.
HAYRİYE GÜLPERİ TİBİN / CHP Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Deniz Yücel, partisinin Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Toplantısı’na ilişkin açıklamalarda bulundu. İBB Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması, yaşananlara tepki gösteren gençlerin cezaevinde tutulması, Terörsüz Türkiye adı altında yürütülen süreç gibi birçok konuya değinen Yücel, yaşananlardan dolayı iktidara tepki gösterdi. Yücel açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Tuzla Piyade Okulu’nda 10 Kasım 2023 tarihinde yaşanan rozet krizinde Atatürk rozetini takmak istemeyen teğmen ve teğmene tepki gösterenlerle destek verenler arasında tartışma yaşanmıştı. Bunun üzerine toplamda 7 teğmenin TSK'dan ihracına karar verilmişti. Söz konusu Atatürk rozetini takmaması sebebiyle tartışmaya neden olan ve ihracına karar verilen A.A.'nın, ihraç kararına itirazı kabul edildi. Yücel, söz konusu kararı değerlendirdi. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ve Türk ordusunun her şeyden önce Atatürk’ün ordusu olduğunu belirten Yücel, “TSK ve ordumuz her şeyden önce Mustafa Kemal Atatürk’ün TSK’sı, ordusudur. Burada Atatürk’le ilgili duruşu nedeniyle teğmenlerimizin ordudan ihraç edilmeleri de yanlıştır. Atatürk alerjisi olan bir kişinin de çeşitli sebeplerle korunmaya çalışması da yanlıştır” ifadelerini kullandı.
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında İBB’ye yönelik soruşturmaların cemaat ve istihbarat kuruluşlarına uzandığını iddia etmişti. Erdoğan’ın bu iddialarına da yanıt veren Yücel, şöyle konuştu: “Cemaatlerle uluslararası istihbaratlara, örgütlerle bağlantısı olan birini arıyorlarsa önce aynaya bakacaklar. Ekrem Başkanla ilgili partimizin görüşlerini az önce paylaştık. İstanbul’a bir başsavcı atanıyor, geçmişte siyasi bir görevi olan bir kişi, siyasi davalarda dolaştırılıp görevi yerine getirmesi istenen bir kişi başsavcı olarak atanıyor ve sonrasında da birtakım suçlamalarda bulunuyor. Bu sürecin siyasi bir süreç olduğu bellidir.”