- Yaşam
- 05.07.2025 15:40
15 yaşındaki Ali El Muse, arkadaşlarıyla birlikte Suriye sokaklarında oyun oynarken, uçaktan atılan bir bomba ile gözlerini kaybetti. Savaş sürecinde babasını da kaybeden Ali, Kanada veya Rusya’da tedavi olabilmek için sıra bekliyor
SULTAN GÜMÜŞ - ÖZEL HABER
Ali, Muhammed, Memduh, Taha, Ferah, Merah ve anneleri Fatma El Muse… Onlar savaşın enkazından hala kurtulamayanlar. Suriye’de yaşadıkları sırada arkadaşlarıyla top oynamak için sokağa çıkan Ali, uçaktan atılan bir bomba sonucu gözlerini kaybetti. Ali’nin tek kaybı gözleri değildi elbet. Atılan bomba ile hem 12 oyun arkadaşını sonsuzluğa uğurladı, hem de babası işgalciler tarafından öldürüldü. 4 sene önce ailesiyle beraber İzmir’e gelerek Konak’ın Agora Mahallesi’nde bulunan derme çatma bir evde kiracı olarak yaşayan Ali, küçük kardeşi Taha’nın desteğiyle Karşıyaka Çarşı’da gitar çalıp, şarkı söyleyerek evin geçimini sağlıyor. Yoksullukla mücadele eden ailenin şimdi ise büyük bir umudu ve isteği var. Ali’nin bir gözünün oyuk olduğunu ancak diğer gözünün eskisi gibi görebileceğini belirten anne Fatma, Kanada veya Rusya’ya tedavi amacıyla gidebilmek için sıraya girdiklerini kaydetti. Fakat uzun bir zaman sonra sıranın kendilerine gelebileceğini söyleyen Fatma, sürecin hızlandırılması için destek bekliyor. Kardeşleri ile annesinin yüzünü özlediğini ve bunun kendisine acı verdiğini söyleyen Ali ise görmeye başladığı zaman yarım bıraktığı eğitimine devam edeceğini aktardı. Doğal ve Kültürel Yaşam Girişimi Sözcüsü Ahmet Tuncay Karaçorlu da siyasi bir tarafın olmadığını kaydederek, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile AK Parti Meclis Üyelerine bu konudaki önerileri ifade eden açıklayıcı bir metin gönderdiklerini söyledi. “Nasıl ki ekmeğimizi bölüşüyorsak, yurttaş dayanışmasıyla sağlıktaki problemleri de onarabiliriz” diyen Karaçorlu, Ali için sürecin hızlandırılmasını talep etti.
KARDEŞLERİNİN YÜZÜNÜ ÖZLEDİ
30 yaşındaki anne Fatma El Muse, öncelikle şunlara yer verdi: “2 kızım, 4 oğlum var. Çocuklarım Suriye’deyken okula gidiyordu ancak iki kızım Ferah ve Merah dışında erkek çocuklarım burada okula gidemiyor. Çünkü geçimimizi sağlayabilmemiz için çalışmaları lazım. Eşim savaşta öldürüldü. 15 yaşındaki oğlum Ali ise Suriye’de arkadaşlarıyla top oynarken bir uçaktan atılan bomba ile gözlerini kaybetti. Kimi insanlar misket bombası olduğunu söylüyor. Tam bilmiyorum. Bir gözü tamamen oyuk halde. Diğeri ise Türkiye’ye geldiğimiz zaman az çok görüyordu ancak tedavi göremediği için onu da kaybettik. 6 yaşındaki kardeşi Taha olmadan hiçbir yere gidemiyor. Ali’nin bir gözü oyuk olduğu için çocuklar ilk zamanlar çok korkuyordu. Yapay yani cam bir göz yapılmasını istedik. Fakat ‘gözleri artık görmüyorsa ona ne ihtiyacı olabilir ki?’ deyip yardımcı olmadılar. Maddi durumumuz olmadığı için başkada bir yere götüremedik. Ali her gün Karşıyaka Çarşı’da gitar çalarak, şarkı söyleyerek para kazanmaya çalışıyor. Devlet tarafından iki defa yardım aldık, sonra devamı gelmedi maalesef. Derneklerden de bir kez tek yardım geldi. Evimiz kira. Ama her şeye rağmen çok şükür, Allah var… Yardım, şu, bu değil. Ben Rabbimden tek bir şey istiyorum, başka da bir şey istemiyorum. O da oğlumun gözleri açılsın, görsün, kimseye muhtaç olmasın. Oğlum benim, kardeşlerinin yüzünü çok özledi. Çocuğum sadece bizleri görsün, gözleri görsün başka hiçbir şey istemiyorum.”
MENDİL SATARKEN GİTAR ÖĞRENDİ
Karşıyaka Çarşı’da ziyaret ettiğimiz Ali ise “Gözlerimin artık görmesini istiyorum. Çünkü çok yoruldum” dedi ve şöyle devam etti: “Kardeşlerimi görmek istiyorum, annemi görmek istiyorum. Onların yüzünü o kadar özledim ki. 4 sene önce Suriye’de gözlerimi kaybettim. Arkadaşlarımla top oynamak için dışarıya çıkmıştım. Uçaktan bomba attılar. Orada bulunan 12 arkadaşım öldü. Sadece ben kurtuldum. Ama gözlerimi kurtaramadım. 3 sene önce ise İzmir’de gitar çalmayı öğrendim. 12 yaşındayken Kızlarağası Hanı yakınlarında mendil satıyordum. Mahalleden arkadaşım ise benim yanımda gitar çalıyordu. Onun yanında uzun süre kaldığım için gitar çalmayı ben de öğrendim. Hayalim iyi bir müzik sanatçısı olmak. 9 yaşına kadar okudum. Gözlerim olmadan okula devam etmek istemiyorum. Görmeye başladığım zaman eğitimime devam edeceğim.”
“KONUNUN SİYASİ BİR TARAFI YOK”
Aileyle tanışmamıza vesile olan Doğal ve Kültürel Yaşam Girişimi Sözcüsü Ahmet Tuncay Karaçorlu, “Bir yurttaş olarak önce bir araştırma yaptık. Şunu öğrendik ki bu göz tedavisi mümkün. Özellikle Kanada ve Rusya göz alanında uzmanlaşmış ülkeler. Bununla ilgili zaten Ali ve ailesi Göç İdaresine bağlı olarak Nüfus Müdürlüğüne başvuru yapmış durumda. Devlet bu konuda bir çaba içerisinde. Sağlık dolayısıyla yurt dışına gitmesi gereken bütün mültecilere tedavileri için olanak sağlıyor. Tedavi için önce bir kontrol yapılıyor. Bu kontrollerde kişi hangi engel türündeyse o konudaki belirli ülkelere gönderme konusunda bir ‘olur’ sağlıyorlar. Ali şu an bir sırada bekliyor. Daha doğrusu o sıra çağrı ile oluyor. Kontrol için Ankara’dan buraya gelecek olan heyet gelmeden önce ilgili sağlık kurullarında incelemeleri gereken ailelere haber veriyorlar ve o gün Göç İdaresi’nin ilgili yerinde olmalarını istiyorlar. Ali, Rusya ve Kanada’da tedavi olabilmek için gerekli sıranın kendisine gelmesini bekliyor. Bizler bu sürecin hızlanması için çaba sarf ediyoruz. Ali için gerekli olan göz ameliyatı ülkemizde de yapılabiliyorsa bu da değerlendirilebilir. Nasıl ki ekmeğimizi bölüşüyorsak, yurttaş dayanışmasıyla sağlıktaki problemleri de onarabiliriz. Bu konunun bir siyasi tarafı olmadığı için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile AK Parti Meclis Üyelerine önerilerimizi ifade eden açıklayıcı bir metin gönderdik. Onların cevabını bekliyoruz. Ülke bütününde yapılması gereken bir taraflılık var.”
İzmir Doğal Yaşam Parkı'ndan renkli manzaralar
Yangının acı rengi: Seferihisar griye boyandı