Çocuklar ve oyun

İletişim teknolojisindeki son gelişmeler, teknolojinin yaygınlaşması ve ucuzlamasıyla bilgisayarlar çocukların dünyasında çabuk yer edindi. Özellikle de oynanan oyunların çocukların gelişimini ne yönde etkilediğini Uzman Psikolog Aslı Yıkgeç Şen ile konuştuk


  • Oluşturulma Tarihi : 30.08.2017 07:12
  • Güncelleme Tarihi : 30.08.2017 07:12
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Çocuklar ve oyun haberinin görseli

SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER

Kitle iletişim araçları vasıtasıyla popüler kimliklerin oluşturulması ve bu kimliklerin bilgisayar oyunlarıyla desteklenmesi yoluyla çocuklara benimsetilmeye çalışılması onların gelişimlerini olumsuz yönde etkilemeye başladı. Çocukların popüler kimliklerle özdeşim kurması sağlanarak o kimliklerin üzerinden tüketim arttırılmaya çalışılıyor.

Gazetemize konuşan Uzman Psikolog Aslı Yıkgeç Şen çocukların küçük yaştan itibaren bilinçlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak şöyle konuştu: “Bilgisayar oyunları deyince çoğunluğun aklına şiddet içeren oyunlar ve bunların olumsuz etkileri geldiği için bu konuyu şöyle bir araştırmadan yola çıkarak anlatalım. Bir grup çocuğa tek başlarına iken şiddet içeren görüntüler izletiliyor. Aynı görüntüler başka bir grup çocuğa ise yanlarında bir büyük varken gösteriliyor. Görüntüleri yalnız başına izleyen çocuklar her seferinde bu görüntülerden daha çok zevk almaya ve günlük hayattaki konuşmalarında orada duydukları kelimeleri kullanmaya, görüntüdeki kahramana benzer hareketler yapmaya başlıyorlar. Bir yakınlarıyla birlikte görüntüyü izleyen çocuklar ise giderek şiddet içeren sahnelerden rahatsızlık duymaya başlıyorlar. Çünkü izleme esnasında yanlarındaki büyükleri, çocuklara izledikleri olayların kötü olduğunu anlatıyor. Dahası şiddete maruz kalan kişinin hissedecekleri hakkında düşünmelerini sağlayarak çocukların empati yeteneğini geliştirmeye çalışıyor.
Yalnız başına izleyen çocuklar bu görüntüleri oyun olarak görüp ondan zevk alıyorlar, diğerleri ise gördükleri olayların gerçekte nasıl anlamlandırılması gerektiğini öğrendikleri için aynı görüntülerden rahatsızlık duyuyorlar.”

ÇOCUKLAR YALNIZ BIRAKILMAMALI

Televizyon gibi bilgisayar oyunlarının da küçük çocuklar üzerindeki etkisinin fazla olduğuna değinen Şen, “Çocuğun gerçeklik duygusunun yedi yaşında geliştiğini hatırlarsak yedi yaşından küçük bir çocuğun gerçekle hayal arasındaki sınırı çizemediğini görürüz. Gördüklerini anlamlandıramayan çocuk anne babasının tepkisine bakar. Eğer anne baba panik yapıyorsa, ciddiye alıyorsa çocuk bunun ciddi bir şey olduğunu düşünür. Beyninde korkuyla ilgili alanlar harekete geçer ve aşırı stres kimyasalları salgılamaya başlar. Anne baba soğukkanlı ise daha az etkilenir. O nedenle çocukların, özellikle küçük çocukların, gerek televizyon izlerken gerekse bilgisayarda oynarken mümkün olduğunca yalnız bırakılmaması gerekir” dedi.

FAYDALARI DA VAR

Şen, sözlerine şöyle devam etti: “Eleştirel düşünebilen bir çocuk her gördüğüne, duyduğuna inanmak yerine, görüp duyduklarını bir süzgeçten geçirdikten sonra kabul ya da reddeder. Gördüğü her şeyi olduğu gibi beynine yazan bir çocuk şiddeti haklılaştıran görüntüleri zihnine kaydederse büyük olasılıkla hak arama, sorun çözme yöntemi olarak şiddeti seçecektir. Bilgisayarı ve televizyonu baştan sanık sandalyesine oturtmak yerine çocuğa bu aletleri doğru kullanmayı öğretmek gerekir. Yapılan araştırmalar bilgisayar oyunlarının çocukların zihinsel gelişimi üzerine olumlu etkilerinin de olduğunu gösteriyor. Doğru oyunlar aracılığıyla öğrenmeyle ilgili zihinsel süreçleri harekete geçirerek çocuğa stres altında soğukkanlı kalma becerisi, dikkatini uzun zaman sürdürme becerisi kazandırılabilir. Çocuğa doğal bir ihtiyacı olan oyun sayesinde birçok şey öğretilebilir. Mesela bizim klinikte kullandığımız bilgisayarlı eğitim modülleri dikkat dağınıklığı çeken, okuldaki başarısı düşük olan çocuklara kavrama, algılama, akıl yürütme, görsel beceri gibi yetenekler kazandırmakta oldukça faydalıdır. Özellikle hiperaktif çocukların acelecilik ve sabırsızlık gibi belirgin özelliklerini törpülemek, onlara katlanmayı, yılmamayı öğretmek için bu tür oyunlar kullanılmaktadır.”

VELİLER ENDİŞELİ
Evinde bilgisayar olup da okulda başarısız olan öğrenci velilerinin çoğu çocukların başarısızlığında bilgisayar oyunlarının önemli rolü olduğunu düşünüyor. Şen, çocukların evdeki zamanlarının büyük bölümünü bilgisayar oyunları oynayarak geçirdikleri için ders çalışmaya yeterince motive olamadıklarını belirtti. Şen, “Veliler çocukların bilgisayar oyunlarıyla birilerini öldürmesini ve bir yerleri bombalayarak kendisini kahraman gibi görmesinden endişe duyuyor. Hatta kimi veli ‘bilgisayar oyunlarının çocuklar üzerinde bu denli olumsuzluklara neden olacağını bilseydim eve bilgisayar alırken bir kere daha düşünürdüm’ şeklinde sitemlerde de bulunuyor” dedi.


ŞİDDET İÇERİKLİ OYUNLARA KOLAYCA ULAŞIYORLAR

Çocuğun yakın çevresinin bilgisayar oyunu seçme ve oynamada önemli faktör olduğunu kaydeden Şen, “Çocukların ruh sağlıklarını olumsuz yönde etkileyen şiddet içerikli oyunların bilgisayar satış merkezlerinden ve yakın arkadaş gruplarından kolayca elde edebildiği belirlendi. Veliler çocukların bilgisayar oyunlarından olumsuz yönde etkilenmelerine neden olarak şu etkenleri sunuyor; okulda çocukların yönlendirilmemesi, ailenin çocuğu yönlendirmedeki yetersizliği, çevrenin olumsuz etkisi, evde çocuğun bilgisayar oyunları ile meşgul edilmesi, okulda çocukların bilgisayar derslerinde ödev ve projelerle yeterince yönlendirilmemesi, çocukların evdeki bilgisayarda oyun oynamaktan başka alternatiflerinin kalmaması” diye konuştu.

ÖFKE MERKEZİNİ TETİKLİYOR

Şen, bilgisayar oyunlarının görsel zekaya hitap ettiğini belirterek, “Bu beynin sağ lobunun yönettiği bir alandır ve bu bölge duygusal tepkilerle yakından ilişkilidir. Bu sebeple şiddet oyunları, çocukların beyinlerindeki öfke merkezini de tetikleyebilmektedir. Günümüzde televizyondan CD’ye, bilgisayardan video oyunlarına sayısız elektronik araçla yüz yüze olan çocukların etrafının sanal imgelerle ve bu imgelerin şiddet dolu anlatım yapısıyla kuşatıldığını görüyoruz. Onları bu kuşatmadan kurtaracak gerçekliklerden biri, hayal güçlerinin harekete geçirilmesi olmalıdır. Oysa bilgisayar oyunlarında bu bir yana, oyunun kuralları kapitalist düzende tüketim toplumunun gereklerine uygun olarak belirlenmiştir. Şiddet olgusu henüz gerçek ve fantezi ayrımını yapamayan küçük yaştaki çocukları olumsuz etkilerken aslında dünyanın güvensiz bir yer olduğuna ilişkin bir önerme de aşılar. Bilgisayarların eğitim dışında eğlence amaçlı kullanımının artmasının ardından internet bağlantıları da çocukların iletişim dünyasına bireysel olarak katılmasını sağlamıştır. Sanal gerçekliğin yaşandığı bilgisayar oyunlarındaki dijital imgeler, son 15 yılda çocuk oyunlarının doğasında bir dönüşüm yapmıştır. Bugün bilgisayar ekranı, televizyon veya video oyunları çocukları birbirine yabancılaştırmaktadır. Sosyal değerlerini sanal ortamlarda yitirmektedirler. Amerikan Çocuk Hekimleri Akademisi’nin önerisine göre çocukların her gün bir veya iki saatten fazla elektronik ekranların önünde zaman geçirmemesi gerekir” dedi.

Şen’e göre aileler, çocuklarını ekran önünde başıboş bırakmamalı, mutlaka kendi gözetimlerinde belli süreyle oynamalarına izin vermelidir. Oyunların içeriğine de sınırlamalar getirmelidir.

İlginizi Çekebilir...

Kabul Ediyorum
İlkses Gazetesi olarak sistemimizde sadece sizin izinleriniz doğrultusunda bilgilerinizi kullanıyoruz. Detaylı Bilgi cookie script