Ekonomik sorunlar terapiye engel değil

İçinden geçtiğimiz ekonomik dar boğaz insanların geleceğe umutsuzca bakmasına ve çaresizlik hissine kapılmalarına neden olabiliyor. Psikolog Toros, ekonomik sorunların terapiye engel olmadığını söyledi


  • Oluşturulma Tarihi : 03.09.2024 08:44
  • Güncelleme Tarihi : 03.09.2024 06:11
  • Kaynak : BERKAY ERDEN
Ekonomik sorunlar terapiye engel değil haberinin görseli

BERKAY ERDEN-ÖZEL HABER / İnsanların psikolojini etkileyen birçok etken olduğu gibi şüphesiz bu etkenlerin başında ekonomik koşullar yer alıyor. Bireylerin ve ailelerin temel ihtiyaçlarını, sosyalleşmelerini doğrudan etkileyen ekonomik koşullarda yaşanan olumsuzluklar bireylerin psikolojilerini temellerinden sarsıyor. İnsanların ekonomik koşullar nedeniyle yaşayabilecekleri psikolojik sorunlar hakkında bilgiler veren Psikolog Sena Toros, “Ekonomide yaşanan olumsuz gelişmeler, bireylerin ruh sağlığını hem doğrudan hem de dolaylı olarak etkileyebilir. Bu etkiler, bireylerin ekonomik durumuna, sosyal destek sistemlerine, psikolojik dayanıklılıklarına ve çevresel faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir. İşsizlik, gelir kaybı veya borçlanma gibi durumlar, ekonomik baskılar, günlük yaşamda sürekli bir tehdit hissine neden olabilir ve bu da bireylerin ruh sağlığını doğrudan olumsuz etkileyebilir” diyerek açıklamalarına başladı.

sena toros

ÇARESİZLİK İNTİHARI DÜŞÜNDÜRÜYOR

Yalnız bireylerde ve ilişkisi olan kişilerde ekonomik sıkıntıların yarattığı problemlere değinen Psikolog, uzun süreli psikolojik sorunların ilişki bitimine sorumluluktan kaçmaya neden olabileceğini belirtti. Uzun süreli psikolojik sorunların bireyi intihara sürükleyebileceğinin altını çizen Psikolog Sena Toros, “Eğer uzun süren belirsizlik, çaresizlik duyguları varsa kaygı, depresyon, panik bozukluk, öfke sorunları, özgüven sorunları uyku bozukluklarına ve kendine zarar verme veya intihar düşüncelerine yol açabilir. Evli bireylerde aile içi iletişim problemleri olabilirken, bekar bireylerde sorumluluk alma korkusuna sebep olabiliyor. Kişiler önlerini göremediği için bir başkasının sorumluluğunu almak istemiyor ve ilişki ciddi bir boyuta ulaştığında bilinçdışında ilişkiyi sabote edip bitirme noktasına getirebiliyor” şeklinde ifadelerde bulundu.

psikoloji

OLUMSUZ DUYGULAR ÇOCUĞA GEÇİYOR

Ekonomik nedenlerle yaşanan sorunların çocuklu ailelerde farklı bir boyut kazandığından bahseden Psikolog Toros, çocukların ebeveynlerinden alacakları yoğun duygu aktarımı ile başa çıkmakta zorlandığına değinerek; “Aile içinde yaşanan ekonomik problemler eğer ebeveynler yoğun stres altındaysa çocukları da etkiler. Ebeveyn ve çocuk arasında sağ beyinden- sağ beyine aktarım vardır. Anne ya da babanın hissettiği mutluluk, sevinç, huzur, dinginlik gibi iyi duyguların çocuğa geçtiği gibi Olumsuz olan öfke, kaygı, çaresizlik, korku gibi duygular da çocuğa geçer. Bu sebeple ebeveynler bazen evde olan biteni çocuğa hissettirmemek için ellerinden geleni yapsalar da duygular bulaşıcıdır ve çocuklar bu aktarımı alır. Yoğun aktarım alan çocuklar bu durumla baş edemez ve kaygıya bağlı odaklanamama, aşırı hareketlilik, uyku problemleri, agresyon ve öfke patlamaları şeklinde ortaya çıkabilir” dedi.

GÖNÜLLÜ PSİKOLOJİ PLATFORMLARI

Sorunlarla başa çıkmak konusunda bireylerin hayata bakış açısının çok önemli olduğunu dile getiren Psikolog Sena Toros, ekonomik sıkıntılar yaşayan bireylerin terapiye ulaşmasını sağlayan yollar olduğunu dile getirdiği açıklamasını şu sözler ile noktaladı; “Bazı bireyler ekonomik sıkıntıların terapiye erişime engel olabileceği düşünse de birçok gönüllü psikoloji platformları oluşturuldu. Buralardan rahatlıkla destek alınabilir. Gevşeme egzersizleri, meditasyon, bilinçli farkındalık egzersizleri, düzenli yürüyüş bu süreçte psikolojik sağlamlığı arttırabilir. Hayata karşı bakış açısını değiştirmekte insana güç verir. Bazı insanlar çok zengindir, her tür imkanı vardır ama bir türlü mutlu hissedemez. Bazı insanlar da gerçekten ekonomik olarak çok zor zamanlar geçirir, ihtiyaçlarını ucu ucuna karşılar, her istediğini alamaz ama çok mutludur. Bu biraz da kişinin hayata nasıl baktığı, ne beklediği ve nasıl psikolojik dayanıklılığının olduğuyla ilgili bir durum da diyebiliriz.”

Yazarımız Kim ?

BERKAY ERDEN