Eşinin yaptığı işin patronu oldu

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN-ÖZEL HABER
Kadın Girişimci Sinem Yılmaz Gülbahar, kimyager olan eşiyle işe gidip gelirken, eşinin yaptığı işle ilgilenmeye başladı. Kimya ve kozmetiğe ilgisi işe gidip geldikçe artan Yılmaz Gülbahar, önce kendisi işi öğrendi daha sonra ise kurduğu Kozmetik Okulu ile çoğunluğu kadınlardan oluşan kursiyerlere kozmetik eğitim kursları vermeye başladı. Kozmetik Okulu’nda eğitimlere katılanların sadece kişiye özel kozmetik üretimi yapmasını öğrenmekle kalmadığını belirten Yılmaz Gülbahar, “Birer girişimci olarak neler yapmaları gerektiği, nereden ve nasıl marka kurmak için başlamaları gerektiğini öğreniyorlar. Ambalaj seçimi, tasarım, market belirleme, formül oluşturma, marka sahibi olmak, yasal mevzuatlar, pazarlama gibi temel konularda işinin uzmanı kurs eğitmenlerinden uygulamalı eğitim almaktadırlar. Kurslarımız sadece girişimciler için değil, kozmetik markaların personel eğitimleri, mentorlükleri ve kozmetik sektöründe kariyer yapmak isteyen bireylerin eğitimlerini de vermektedir. Kozmetik markaların, firmaların danışmanlığını, eğitimlerini, stratejilerini belirlemede mentorlük yapmaktayız. Personel eğitimleri ile ilgilenmekteyiz. Personel ihtiyaçlarını gidermekteyiz. Daha nitelikli konusunda uzman kalifiye elemanları yetiştirmekte ve elemanlarını bu konuda geliştirmekteyiz” dedi.
EŞİMİ İŞİNDE GÖZLEMLERDİM
Kozmetik Okulu’nu kurmasının en büyük sebeplerinden birisinin kimyager olan Ersan Gülbahar olduğunu belirten Yılmaz Gülbahar, “Eşim kendisi kimyager olduğu için eve geldiği zaman yaptığı işleri anlatırdı. Eşim mesleğine aşık bir insan, her gün eve geldiğinde bana işi hakkında bilgiler verirdi. Bende onunla birlikte işe gitmeye başladım ve işyerinde onu gözlemlerdim. Müşterilerin neler istediğini kendimce not alırdım. Eşimin de çok istemesi ile birlikte işe daha çok gidip gelmeye ve işin içinde olmaya başladım” diye konuştu.

HERKESE ULAŞMAK İSTEDİM
İşyerinde geçirdiği süre zarfında kadınların hangi kremi ne için kullanacaklarını bilemediklerini gördüğüne vurgu yapan Yılmaz Gülbahar, şunları kaydetti: “O yüzden nasıl krem yapıldığını öğrenmek ve öğretmek istedim. Bununla ilgili hem girişimcilik hem de teknik konularda eğitimler aldım. Herkese ulaşmak istedim. İnsanların kullandıkları ürünler hakkında onlara bilgi vermek istedim. Buradan hareketle okul kurma düşüncesi oluştu ve adını da Kozmetik Okulu vererek bir okul oluşturduk. Eşimin işini çok sevmesinden dolayı benim de böyle bir yol haritam oldu.”

‘KENDİ KREMİNİ KENDİN YAP’
Kozmetik Okulu’nu kurduktan sonra ilk eğitimleri İzmir’de verdiklerinin altını çizen Yılmaz Gülbahar, “İlk olarak üç ürünle başladık. Formülasyonlar üzerinden ‘Kendi kremini kendin yap’ sloganımız oldu. Bununla birlikte sosyal medya platformlarında video çekerek nasıl krem yapıldığını da anlattım. İlk 10 kişilik grupla başladık. Eğitimlerden bu arada hızlı geri dönüşler almaya başladık. Web sitesi de kurarak siteyi de geliştirmeye başladık. Sosyal medya duyuruları ile geri dönüşler oldu. Daha sonra doğal saç kremleri nasıl yapılır, temizleme köpüğü nasıl yapılır ve güneş kremi nasıl kullanılır gibi konu başlıklarını zamanla geliştirdik” dedi.

YİRMİDEN FAZLA ŞEHİRDE EĞİTİM
Kozmetik Okulu’nun üçüncü yılını geride bırakıp dördüncü yılına girdiğine dikkat çeken Yılmaz Gülbahar, “Okulumuza üç yıllık süreçte; şehir içinden ve dışından hatta yurtdışından gelen kursiyerlerimiz oldu. İstanbul, Ankara, Mersin, Gaziantep, Balıkesir, Denizli, Muğla ve Hatay’da eğitimlerimiz oldu. Özbekistan, Azerbaycan ve Ukrayna gibi ülkelerden eğitim almaya gelenler oldu. Her yıl İstanbul’dan başlayan etkinliklerimiz de gidebildiğimiz noktaya kadar gidiyoruz. Pandemi sürecinde biraz eğitimlere ara vermek durumunda kaldık. Talep daha çok nerede olduysa biz o tarafa yöneliyoruz. Şu ana kadar yirmiden fazla şehre gittik. Toplamda eğitim alan kişi sayısına baktığımızda bin kişiye yaklaştık” ifadelerini kullandı.

YANLIŞ KREMLER KULLANIYORDUM
Eşiyle tanışmadan önce eğitimini aldığı meslek olan okul öncesi öğretmenliği yaptığına da değinen Yılmaz Gülbahar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eşimle tanışmadan önce kendi mesleğimi yapmayı düşünüyordum. Hedeflerim çok yüksekti. Bir dönem rehabilitasyon merkezinde fiziki ve zihinsel engelli çocuklara da eğitim verdim. Bu benim için en büyük öğretmenlik deneyimiydi. Gerçekten ihtiyacı olan insanlara orada yardımcı olmuştum. Eşimle tanışınca öncelikle kullandığım kremlerin yanlış olduğunu gördüm. Bu konuda herkesin bilinçlendirilmesi gerektiğini düşündüm. Evlendikten sonra İzmir’e taşınınca kendi işimi yapmak istedim ama özel sektörün koşulları nedeniyle yapamadım ve eşimle birlikte işe gittim. Eşimin yanında markasını yeniden kurmak isteyenleri gördüm. İnsanlar yanlış kremleri kullandıkları için kullandıkları üründen verim alamadıklarına şahit oldum. Bende daha hamilelik dönemimde kendi kremimi kendim yapmaya başladım. Geldiğimiz noktada ev hanımları bizden öğrendikleri bilgilerle kendi çevrelerine satış yapabiliyorlar. Bunu gördükçe çok mutlu oluyorum. Eşimi gözlemleyerek başladığım işte eşimin işini elinden aldım diyebilirim.”

KADINLAR İŞİN İÇİNDE OLMALI
Pandemi süreciyle birlikte eğitimlerin de aksadığını belirten Yılmaz gülbahar, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Eğitimlerimizin devam etmesini istiyorum ama ben online eğitim yapmak istemedim. Eğitimlerimde kullanılan eldivenden, kullanılan malzemelere kadar her şeyi ben temin ediyorum. Birebir ilgilenemeyeceğimiz için online eğitim vermeyi düşünemedim. Pandemi sürecinde hijyene çok dikkat ettiğimiz için süreci gözlemlemeye devam ediyoruz. Hedefimiz büyük ve git gide kişiye özel ürünler yapmak arzusundayız. Kadınların daha çok güçlü olmasını istediğim için elimden geldiğince her şeyi yapmak ve kadınların daha fazla işin içinde olmalarını istiyorum.”

Haber Merkezi