Kızıl’dan Selendi tepkisi: Ulusal medya Romanları görmüyor

Ulusal medyadaki Roman algısının, Roman vatandaşlarının yaşadığı sorunları yansıtmaktan uzak olduğunu belirten Kazım Kızıl, medyada oluşan algı nedeniyle Roman vatandaşların gerçek hayatta da sorunlar ile karşılaştığını söyledi.

  • Oluşturulma Tarihi : 25.08.2025 09:27
  • Güncelleme Tarihi : 25.08.2025 09:27
  • Kaynak : BERKAY ERDEN
Kızıl’dan Selendi tepkisi: Ulusal medya Romanları görmüyor haberinin görseli

İLKSES TV’de “Anlatsak Roman Olur” adlı programda Roman Medya Derneği Başkanı Haktan Bulut’un bu haftaki konuğu Video Gazeteci Kazım Kızıl oldu. Programda Roman Toplumun medyadaki algısı üzerine görüşlerini aktaran Kızıl, “Roman Olmak” ismini verdiği video çalışması hakkında da bilgiler paylaştı. Medya’daki Roman algısının Romanların gerçek sorunlarını yansıtmadığını ifade eden Kızıl, çalışması sırasında Roman vatandaşların yaşadığı sorunları bizzat Romanlardan duymak istediğini belirtti. Romanların yaşadığı sonuçlarının yapılan araştırılmalarda da görülebildiğini söyleyen Kızıl, Türkiye’de Roman vatandaşların ortalama olarak 10 yıl daha az yaşadığını dile getirdi.

ROMANLAR KRİMİNAL BİR HALK OLARAK GÖSTERİLİYOR

Gerçekleştirdiği video çalışmasında Romanların sorunlarının ne kadar derin olduğunu fark ettiğini ifade eden Kızıl, ulusal medyada Romanların ele alınış biçimini eleştirerek, “Roman Olmak çalışmasını gerçekleştirirken bir özeleştiride bulundum. O videoyu çekene kadar Roman Toplumu hakkında çalışma yapmadığımı fark ettim. Şehirlerdeki mekânsal ayrılıklar bazı mahallelere hapsedilme durumu aynı zamanda bizi de dışarı hapsediyor. Girilemez mahalle algısı bizi o mekanlardan uzak tuttuğu için bizde oradaki sıkıntıları görmekte sorun yaşıyoruz. O videoda bu sorunun ne kadar derin olduğunu görme fırsatım oldu. Romanların dilinde sorunlara cevap ararken, bende de Romanlar hakkında daha fazla haber yapma anlayışı geliştirdi. Beni bu videoyu çekmeye biraz medya itti. Medyada Romanlar bazen eğlenceli, dans eden insanlar olarak gösterilirken çoğunlukla da kriminal olarak bir halk olarak gösteriliyor. Sağlık, eğitim, alt yapı birçok sorun var evet bunlar bir uzmanla konuşulabilirdi ancak ben bu sorunu bizzat bu sorunu yaşayan kişilerden duymak istedim. Daha önce Romanlar hakkında çok güzel haberler yapılmış olsa belki ben bu videoyu yapmazdım ancak bir eksiklik gördüğüm için bunu yaptım” dedi.

ROMANLAR YÜZYILLARDIR SÜRÜLÜYOR

Manisa’nın Selendi İlçesinde 2010 yılında meydana gelen olay üzerine konuşan Kızıl, olayın medyaya yansıdığından daha derin olduğunu belirtti. Romanların yüzyıllardır sürgün politikasına maruz kaldığını ifade eden Kızıl, “Tarih boyunca Romanlar üzerinde uygulanan bir politika var karşıdaki hakim söylem her zaman ötekini kriminal olarak kodluyor. ‘Biz onlar gibi değiliz’ derken hakim söylem kendi birliğini kurguluyor. Selendi olayı ne yazık ki başından sonuna bir vakadır. Medyaya yansıtılan mesela kapalı mekanda sigara içmek üzerineyken, esas mesele bundan daha önce başlıyor. Ulusal medya Romanları görmüyor görmek zorunda kaldığı zaman da böyle kriminal bir vaka olarak görüyor, sadece bir olay üzerinden görüyor. Bu egemen dil Valinin açıklamalarında da karşımıza çıktı. Sonra o 21 Roman aileye belgeler imzalatıldı kendi istekleri ile gittiklerine dair. Sorunların üzerine gitmek yerine burada sürme ve sürülme yüzyıllardır Romanlara uygulandığı gibi burada da 21 aile oradan sürüldü. O aileler daha zor bir hayatın içine girdiler. Yetişkinler iş bulmakta zorlandı, kendi tarlasında çalışan kişiler başka yerlerde işçi oldu. Tırnak içinde sevindirici olan şey yargılanan kişiler 8 aydan 45 yıla kadar cezalandırıldılar. Romanların kahvehanelerden dışlanmasına ilişkin savcılığa suç duyurusunda bulunan Roman vatandaşları da ben kutluyorum bunu 3 ay önce devletin kayıt altına almasını sağladıkları için” diye konuştu.

ROMANLAR 10 YIL DAHA AZ YAŞIYOR

Romanların temel hak ve hizmetlere erişimde yaşadığı zorluklar nedeniyle ömürlerinin bile kısaldığını söyleyen Kızıl, “Deprem bölgesinde dolaşıyordum bir Roman bölgesi arayışında da değildim. Bir Roman Mahallesine girdim evet deprem bölgesi zaten sorunlu bir bölgedeyim ama bu Roman Mahallesi’nde çöpler dağ gibi olmuş. Sivil Toplum Kuruluşları (STK) gelmiş yemek dağıtıyor ama o yemek dağıtımı sırasında gördüğüm manzaralar 100 yıl önceki manzaralar. Sonra oradaki kişilerle konuştuk ‘abi biz Rom’uz’ dediler. 2021’de yapılan bir araştırmaya göre Türkiye’de ortalama ömür 78,6 yıl Romanların ise 68,5 yıl. Bunun nedenleri eğitime, sağlığa, hukuka erişim sorunları bu ötekileştirme sorunu nedeniyle oluyor. Romanlar ortalama 10 yıl daha az yaşıyor. İnsan öleceği günü bilse 1 hafta daha yaşamak için varını yoğunu verir ama biz burada 10 yıldan bahsediyoruz. ‘Romanlar’da sorun var ama bizde de var ‘demek işin kolayına kaçmaktır” ifadelerini kullandı.

MEDYADAKİ ALGI GERÇEĞE YANSIYOR

Oluşan algı nedeniyle Romanların iş hayatında da zorluk yaşadığını ifade eden Kızıl, çalışmasını seri halinde devam ettirmek niyetinde olduğunu belirterek, şu ifadeleri aktardı: “Medyadaki olumsuz algıyı Youtuber dediğimiz kişilerde paylaştıkları videolar ile pekiştiriyor. ‘Girilmeyen mahalleye girdik’ başlığı ile paylaşılan içerisinde o mahalledeki kişilerin komik veya korkunç söylemlerinin yer aldığı görüntülere yer verilen içerikler ile algı oluşturuyorlar. Tabi burada gazeteciliğin evrensel kurallarına bağlı olunmadığı söylenebilir ama yine de bir algı oluşmasına katkıda bulunuluyor. Oluşan algılar nedeniyle daha önce İzmir’de her yere temizliğe giden Roman kadınlar işlerinden oldular. Yaptığım çalışmada konuştuğum bir kişi bana şunu söyledi: ‘bir işe girdiğim zaman dua ediyorum ki orada ilk 3-4 ay bir hırsızlık olmasın. Çünkü olursa ilk dönüp bana bakacaklar’. Biz bunu bir seri olarak yapmak istiyoruz. Mevcut sorunların altyapısı anlatmak ve bunlara çözüm önerileri sunmak istiyoruz. İzmir’de yaşadığım için Romanlarla başlamayı uygun gördüm” şeklinde konuştu.

Kaynak : BERKAY ERDEN