‘Nar’ın serüveni anlatıldı

BURCU YANAR
Sanatçı Muzaffer Akyol’un 54. kişisel sergisi olan “Yüklendin narımı düştüm yollara…” sanatseverle buluştu. Selçuk Yaşar Sanat Galerisi’nde gerçekleştirilen etkinlikte etraf adeta nar kırmızısına büründü. Yurt dışında Amerika Birleşik Devletleri, Avusturalya ve Hollanda’da 5 adet kişisel sergi açarak çalışmalarını İstanbul’daki atölyesinde sürdüren ve zeytin ve nar ağaçlarına olan ilgisini eserlerine yansıtan Akyol, nar ile ilgili de şunları söyledi: “Nar benim vazgeçilmezlerimdendir. İçinde yüzlerce taneciği birbirlerini üzmeden, birbirlerini kırmadan, birbirlerini sömürmeden ve aralarındaki saydam zardan birbirlerini görecek şekilde yaşatan bir form nar. Nar doğurganlığın, çoğalmanın da bir sembolüdür aslında. Bu anlayış insanlık ailesinin özlediği, beklediği demokrasiyi, ayrımcılığa karşı ve birlik olmayı, insanların birbirlerine saygılı olup ve birbirlerine karşı dostluk köprülerini kurup birbirleriyle alışveriş halinde bulunmasını yansıtmakta.”



“KAPIMIZ MEVLANA KAPISIDIR”
Muzaffer Akyol “Yüklendim narımı düştüm yollara…” isimli sergisi için de şu ifadelere yer verdi: “Duvarlar kendini anlatıyor. Burası Anadolu enerjisinin bir yansıması. Var olmuş binlerce yıllık uygarlıkların merkezi olmuş Anadolu’dan yola çıkarak nar formu ile birlikte narın devinimiyle toplumsal devinimi birleştirmeyi ve buradan da insanlara bir mesaj vermeyi amaçladım. Umarım bu mesajı izleyenler alıyorlardır. Bizim kapımız Mevlana kapısı, Yunus Emre kapısı, Pir Sultan Abdal kapısı, kapımız insan kapısıdır. İçeri giren payına düşeni alır. Hikayemiz budur.”
Sergilenen eserlerin fiyat aralığı ise oldukça ucuz olması yönünden dikkat çekiciydi. En ucuz eserin 7 Türk lirası ile “Sana şiirimi yarın okuyacağım” isimli parça olduğu sergide en pahalı eser de “Ölmez ağacı” ismiyle 60 Türk lirasından satışa sunuldu.