Anne bebek bağı


  • Oluşturulma Tarihi : 12.12.2017 06:08
  • Güncelleme Tarihi :
Anne bebek bağı yazının resmi

Merhaba sevgili anneler. Bu hafta anne-bebek arasındaki bağı ele alacağım. Bağlanma, anne ve bebek tarafından ortak uyumla oluşturulan, doğallıkla gelişen bir süreçtir. Anne ile bebek arasında bir bağdan söz ediyorsak bu ilişki için bebeğin doğumunun beklenmediğini biliyoruz. Anne, karnındaki bebeğine seslenir, konuşur, şarkılar söyler. Ultrason görüntülerinden bebeğin kime benzediğine yönelik çıkarımlar da bulunur. Burnu babasına benziyordur, yüzünün hatları sanki annenin aynısıdır. Aslında bu benzetme arzusu, bebeği soy zincirinin bir parçası haline getirmek, bebekle bağ kurmanın birer yoludur.

Anne karnında başlayan bağ kurma çabaları, bebeğin dünyaya gelişiyle birlikte artık daha belirgin hale gelir. Bebeğin açlık, susuzluk gibi temel gereksinimlerini anlayan, tüm ilgisi bebeğe dönük olan bir annenin varlığı dikkat çekicidir. İhtiyaçları karşılayan anne olduğu için aralarında bir bağ kurulur ve birbirlerine bağlanırlar. İlk kucağa alış, emzirme ve bakış. Bağ kurmanın önemli adımları arasında yer alır. Annesinin memesindeki bir bebeği düşünün. Şevkle, doyma arzusu ile annesinin memesindedir ama gözleri çoğu zaman annesinin gözlerindedir. Neredeyse gözlerini ayırmadan annesine bakar, anne de bebeğine bakar. Bebek, annesinin yüzünü tanımaya çalışır ancak diğer yandan annenin bakışında kendini hissetme, var etme çabaları da beraberinde bu eyleme eşlik eder. Bebeğin içine doğduğu dünyaya adapte olabilmesi için annesine ihtiyacı vardır. Karşılaştığı her durum yeni doğan bebekte taşkınlığa ve heyecana neden olur. Bebekte ortaya çıkan bu kaygı halinin bakım veren tarafından yatıştırılması gerekir yani annenin kapsayıcılığına ihtiyaç vardır.

Bağlanma deyince aklımıza ilk önce “güvenli bağlanma” gelir. Bu bağlanma türünde bebek emindir. İhtiyaç duyduğunda, çağırdığında annesinin geleceğinden emindir. Peki, güvenli bağlanan bebek annesiyle yaşadığı deneyimlerinde neler yaşamıştır? Anne bebeğin ihtiyacının farkındadır. İlk dönemlerde bebeğini bekletmeden ihtiyacını karşılamıştır. Bebeğin ağlayarak annesini çağırmasını duymuş, yanına gitmiştir. Annesini her an yanında bulabilen bebek de annesini beklemeye, geleceğini bildiği annesinin hayali kurarak beklemeye tahammül etmeyi öğrenmiştir. Bu ilişki biçimini deneyimlemiş olan çocuklar sonuç olarak “güvenli bağlanan” bireyler olurlar. Güvenli bağlanma çocuğun sağlıklı psikolojik gelişimi için oldukça değerlidir.

Güvenli bağlanma dışındaki bağlanma türleri ise “güvensiz bağlanma” temelinde kurulan çekingen, kaygılı, düzensiz şekilde tanımlanabilir. Ya güvensiz bağlanan bebek, annesiyle yaşadığı deneyimlerinde neler yaşamıştır? Bebeğin sinyallerine bakım veren anne tutarsız tepkiler verir. Bazen ulaşılabilir bazen ulaşılmaz. Bebek tepkisizlikle karşı karşıya kalmış olabilir. Rahatlama ihtiyacı karşılanmamış, duyguları karşılık bulamamış olabilir. Yakın bedensel temastan hoşlanmayan ya da itici davranan annenin varlığıyla baş başa kalmış olabilir.

Güvensiz bağlanmanın oluştuğu durumlarda çocuk; öteki ile olumlu ilişkiler kurmada, yardım almada, yakınlaşmada zorluklar yaşar. Kendisine yönelik algısı çoğu zaman olumsuzdur ve aynı zamanda ötekilerine karşı da duygulanımları olumsuzdur.

Bağlanmanın şekillenmesi neredeyse iki, üç yaşa kadar devam eder. Oluşan bağlanma stili, bir kez oluştuktan sonra hiç değişmeyecek sabitlikte bir yapı değildir. İlk dönem annenin ruhsal durumu, çevresel desteğin yeterince sağlanmamış olması ya da annenin bağlanma biçimi bebekle kurulacak ilişkinin beklenen şekilde oluşmasını engellemiş olabilir. Ancak ilişki yeniden düzenlenebilir, yeni ilişki deneyimleri ile olumlu bir bağlanma türü geliştirilebilir.

 Ayrıca unutulmamalıdır ki, yapılan araştırmalar bebekle ilk dönemde yakın ilişkiler kuran babalar da bebekleri ile bağ kurabilirler. Çok küçük aylardan itibaren bebekler annesini ayırt edebildiği gibi babasını da yabancılardan ayırt etmeye başlayabiliyor. Eğer baba, babalık işlevini yerine getirirse bebek de bu ilişkiyi fark ediyor ve uygun tepki veriyor. Sonuç olarak yeni doğan bebekle kurulacak bağın önemli bir payı anneye düşer. Ancak annenin bebekle kurabileceği olumlu bağlar önemlidir. Annelikle yeni karşılanmış kadının içinde bulunduğu ortamın kolaylaştırıcı etmenlerle kuşatılmış olması da önemlidir. Bu etmenlerin en etkili olanlarından biri babanın yani eşin durduğu yer ve verdiği destektir. Bebeğinizle doyasıya vakit geçireceğiniz, sağlıklı, huzurlu, güven dolu bir hafta dileğiyle…

Anne bebek bağı
Aysun Arslan Aydin
Yazarımız Kim ?

Aysun Arslan Aydin