Anneyiz

Anne ve Çocuk Arasında Güvenli Bağlanma-1

Merhaba sevgili anneler. Bugün anne ile çocuk arasındaki bağlanmanın ve doğru iletişimin önemini üzerinde duracağım. İnternet üzerinden araştırmalarıma ve uzmanlara göre sosyal ilişkilerin başlangıç noktasını oluşturan anne-bebek bağlanması gelecekteki ilişkiler için anahtar rolü oynuyor. Bebekle annesi arasında özellikle 6’ncı ay sonrasında gelişen güvenli bağlanma, bebekte güven duygusunu yerleştirirken, bebeğin ileri dönemdeki ilişkilerini de etkiliyor. Bağlanma, derin duygusal bir beceridir ve ancak çocukluk yıllarında edinilir. Bağlanmamak da bir sorun olduğu gibi ne kadar bağlanacağını bilmemek de ayrı bir sorundur. Bağlanma ne korkunun sığıntısıdır ne de sevgisizliğin çaresizliğidir.

Anne-bebek ilişkisi bir annenin zihninde bebeğin dünyaya gelişinden çok önce başlar. Annenin bebek dünyaya getirme isteği, bu ilişki ile şekillenmeye başlar. Annelik rolünde kişinin kendi yaşam deneyimleri, mizaç özellikleri, kendi ailesi ve annesi ile olan ilişkisi, hayata dair gözlemleri de çok etkin rol oynamaktadır.

Bebek dünyaya geldiğinde de zihinsel düzeyde olan bu düşünceler yavaş yavaş şekillenir. Ailelerin bebeklikten erişkinliğe doğru olan bu yolculuktaki görevi, çocuğun kendi mizaç özelliklerini değiştirmeye zorlamadan, kendi benliğini ifade etmesine imkan tanımak ve sosyal-toplumsal değerlere saygılı davranışları kazandırmaya çalışmaktır.

Tabi aile tüm ilişkilerin temelinin atıldığı, sosyal ve toplumsal davranış kalıplarının öğrenildiği ilk eğitim yuvasıdır. Bebeğin - çocuğun anne, babası ve kardeşleriyle olan ilişkileri, aile içi davranış şekilleri çocuğun toplum içindeki rollerde edineceği davranış kalıplarını belirler. Aile ilişkilerinin en temelinde ise bebeğin annesi ile olan bağlanması yer alır.

Bağlanma genellikle anne ve bebek arasında özellikle yaşamın ikinci 6 ayında gelişen ve bebekte güven duygusunu yerleştiren güçlü bir bağdır. Anne - bebek bağlanması sosyal ilişkilerin başlangıç noktasını oluşturur ve gelecekteki ilişkiler için anahtar rolü oynar.

Sağlıklı bağlanma geliştirebilen bebeklerde temel güven duygusu oluşur. Bağlanma teorisine göre bebekler bağlanma ilişkisi geliştirmeye biyolojik bir yatkınlıkla dünyaya gelir. Seçmiş olduğu az sayıda bakım verenden yani anne, baba ya da bakıcıdan güven, bakım, destek ve koruma bekler. Bağlanma davranışı, stres altında olduğu zamanlarda yakınlık arayışı sonucu başlar. Seçici bağlanma ise 7-8. aydan sonra oluşur. Seçici bağlanmanın oluştuğu bu dönemde bebek bakım verenden ayrılmaya tepki gösterir ve yabancı kaygısı başlar. Eğer bebeğin bakımından birinci derecede sorumlu olan kişi, bebeğin tepkilerine ve isteklerine karşı duyarlı ise onun ifade etmek istediklerini anlamaya çalışıyor, bebeğini dinlemeyi biliyorsa, ona sözel, duygusal ve fiziksel olarak yeterli ve uygun tepkiler veriyorsa; bebek ve bakım veren arasında sağlıklı bir bağlanma gelişir.

Çocuğun duygusal ihtiyaçlarına mutlaka kulak verin. Şüphesiz ki annelik eşsiz tarifi olmayan bir deneyimdir. Belki de bir insanın hayattaki hem en keyifli hem de en zor sürecidir. Bu süreçte her anne çok yoğun ve farklı birçok duygu yaşar. Çoğu zaman kendimizi yetersiz, yıpranmış ve kaygılı hissedebiliriz. Dönem dönem ben de bu duyguların içerisine girip arkadaşlarımdan destek almıştım. Ama unutmayalım ki hiçbir zaman doğrular deneyimlenmeden öğrenilmez ve her insan hata yapar. Biz anneler de hata yapabiliriz. Önemli olan hatalardan olumlu deneyimler çıkarabilmek ve bunları tekrarlamamaktır. Çocuğun duygusal ihtiyaçlarına kulak vermeyi başaran her anne bu emeğinin karşılığını fazlasıyla alacaktır.

Güvenli bağlanma ile çocuğumuz ailesine karşı aidiyet hissi kazanmış, topluma ve insanlığa güvenle bakabilen pozitif bir insan olacaktır. Peki, bu bağı devam ettirmek ve kaybetmemek için nelere dikkat etmeliyiz? Bir dahaki yazımda da bu konu üzerinde duracağım.

Unutmayalım ki çocuğumuzun aradığı tek şey güven ve emniyettir ve ruha güven verildiğinde umut olur, tebessüm ettirir, hayata bağlar. Güvenle bağlandığınız mutlu günleriniz olsun…

Anneyiz