Anneyiz - Aysun Arslan Aydin

Anneyiz


  • Oluşturulma Tarihi : 16.10.2018 07:17
  • Güncelleme Tarihi :
Anneyiz

Merhaba sevgili anneler. Bugün konumuz çocuklarımız ve oyunların önemi. Oyun, çocuk gelişimi açısından çok önemli bir yere sahiptir. Oyun fiziksel, duygusal, zihinsel ve sosyal gelişimi destekler. Yetişkinler tarafından oyun; eğlence olarak görülse de çocuk açısından oyun; bir iş, bir uğraştır. Çocuklar oyunu önemser, kendilerini oyuna odaklar ve oynarken öğrenirler.
Konuya Peygamber Efendimizden örnekler vererek de pekiştirebiliriz. Peygamberimiz (SAV) “Çocuklarınızla çocuklaşın” demiştir. Peygamberimizin (SAV) çocuklarla oyunu görenleri şaşırtan cinstendir. Sahabelerden Ebu Hureyre şöyle anlatır: “Efendimiz elleriyle Hz. Hüseyin’i ellerinden yakaladı. Ayaklarını kendi ayakları üzerine koyup çık dedi. Öyle oyun oynadılar. Sonra Peygamberimiz (SAV) çocuğu öptü. Ve Allah’ım sen bunu sev zira ben de onu seviyorum diye dua etti. 
Çocuklar okulda ve evde her gün belirli saatlerde oyun oynamalıdırlar. Aileler ve öğretmenler çocuklar oyun oynarken onları gözlemlemeli ve mümkünse oyuna dahil olmalıdırlar. Oyuna dahil olan yetişkin oyuna müdahale etmemeli ve oyunu çocuğun yönetmesine izin vermelidir. Eğer yetişkin oyuna müdahale ederse çocuğun; yaratıcılık, hayal gücü, paylaşma ve liderlik kazanımlarının gelişmesini engeller.
Oyun oynarken oyuncaklar da unutulmamalı. Oyuncaklar da aynı oyun gibi çocuk dünyasının ayrılmaz bir parçasıdır. Pek çok anne çocuklarla oynarken onların oyuncaklarını görmezden gelip fark etmeme yanılgısına düşer. Oysa Yazar Hatice Kübra Kongar’ın dediği gibi “Çocuğun oyuncağını fark etmek, ilgi göstermek, değer vermek, çocuğun dünyasını fark etmek ve ona değer vermektir.” Günümüzde maalesef çocuklarımızın oyuncağa verdiği değer de biraz değişti. Yani kullan at kültürünün yaşandığı günümüzde oyuncak-çocuk bağı yerini haz ve tüketime bıraktı. Bunu ben de kendi çocuğumda sık sık yaşıyorum. Bir de ebeveynlerin “ben görmedim çocuğum görsün” düşüncesine yenik düşmesi çocuklarımızın maalesef kullan at kültürünü birebir yaşamasına neden oluyor.
Konuyu dağıtmadan yine oyunlara dönelim. Çocuklar oyun oynarken öncelikle kendi yeteneklerinin farkına varırlar. Birbirlerinden yeni kelimeler öğrenirler. Yaratıcılıkları gelişir. Zamanla problem çözme becerileri gelişir. Bu da ilerleyen hayatlarında onlara büyük kolaylık sağlar. Yeni kavramlar öğrenirler.(az- çok, büyük-küçük) Kurallara uyma, işbirliği, yardımlaşma ve paylaşmayı öğrenirler. Böylece okul ortamına da daha kolay alışırlar. Sosyal olarak gelişir, yeni arkadaşlar edinirler. Denge, el becerisi ve kaslarını geliştirirler. İnce ve kaba motor becerilerini geliştirirler. Fazla enerjilerini atıp, mutlu olurlar. Benlik saygıları ve özgüvenleri gelişir.
Oyunun yeri, zamanı ve mekanı yoktur. Çocuğun duygu dünyasını doldurmaya ihtiyaç duyduğu, fiziksel becerilerini geliştirme dürtüsüyle hareket ettiği her an oyun zamanıdır. Bu otobüste olabilir, servise binerken ya da diş fırçalarken olabilir. Çocuğun sevgi ihtiyacını karşılamanın en iyi yolu onunla aktif oyun oynamaktır. Fakat çocukların yetişkinlerle oynamak için can attığı oyunları yetişkinler oynamak istemeyebilir. Kaçıp kovalamaca, sırtta taşıma gibi. Bu durumda çocuğu geri çevirmeyin ya da yarın oynarız diye ertelemeyin. Zira Peygamber Efendimiz (SAV) namaz esnasında bile çocukların oyununu bozmaz ya da ertelemezdi. 
Oyun konusunda  çocuğun gelişimine katkıda bulunmak için aile ve öğretmenlere son kez söylemek istediğim çocuklara oyun zamanı ve güvenli oyun alanı ayarlayın. Çocukların gelişim düzeyine uygun oyuncaklar seçmeye özen gösterin. Artık materyaller ve kullanılmayan eşyalardan çocuğun da fikrini alarak birlikte oyuncaklar tasarlayın. Bahçe, park, deniz kenarı gibi alanlara götürün ve açık alanlarda oyuna teşvik edin. Şimdilik bu kadar. Bol oyunlu sevgi dolu günleriniz olsun.
 

Anneyiz
Aysun Arslan Aydin
Yazarımız Kim ?

Aysun Arslan Aydin