Merhaba sevgili anneler. Bugün çocuklarımıza erken eğitimin faydalarından bahsedeceğim. Çocuklarda eğitime ne kadar erken başlanırsa, konuşma ve dil gelişiminden, motor becerilerine, okuma yazma öğrenme ve olumlu davranışlarına kadar her alanda o kadar etkili olur. Eğitimci, terapist, doktor ve araştırmacılar, çocukların hangi alanlarda ekstra ilgi ve eğitime ihtiyaç duyduklarını belirlemek amacıyla çalışmalar yapmaktadırlar. Bu bağlamdaki bazı belirleyici eğitimler ilk bakışta alakasız görünebilir.
Kaynağını tam hatırlayamadığım bir araştırma göstermiştir ki, yaşıtlarına göre daha zayıf motor becerilerine sahip çocukların matematik becerileri de daha zayıf olarak gözlenmektedir. Bu nedenle sevgili anneler eğitimcilerin erken yaşta bu bulguların farkında olarak çocukların ekstra ihtiyaçlarına cevap vermeleri çok önemlidir. Dünyanın her yerinde çocukların kaba ve ince motor becerilerini geliştirmek amacıyla müzik ve fiziksel hareketlerden faydalanılmaktadır.
Anneler, bebeklerinin anlatmak istedikleri her şeyi, henüz minik yavrular sözlü iletişime başlamadan önce dahi anlarlar. Annelik içgüdüsü de denebilir buna.
Duygusal aktiviteler için internetten araştırdığım birkaç öneri: Herhangi bir duygunun hakim olduğu bir şarkı dinleyin ve/veya dans edin. Aynı esnada çocuğunuzla bu duygu hakkında konuşun. Günlük rutinlerinizi şarkı veya tekerlemelerle renklendirin. Örneğin uyanırken, giyinirken ya da banyo zamanı bunları duymak, eylemler arasındaki geçişleri yumuşatacaktır. Yine bu esnada tepkileri ve duygu durumları hakkında konuşmayı da ihmal etmiyoruz tabi. Olabildiğince göz teması kurun. Senkronizasyon oluşumunda en büyük yardımcıdır!
Bebeğinize bol bol masaj yapın. Bu, bebeğinizle sohbet etmek ve onlar için çok önemli olan göz teması kurmak adına iyi bir fırsattır. Ninnilerinizi ritim eşliğinde sallanarak söyleyiniz. Bu sallanma bebeğinizin altını değiştirirken veya uyku saatlerinde bir ritüel şeklinde yapılabilir, bunu ayrıca onlara seni seviyorum demek ve ebeveyn-çocuk arasındaki iletişimi kuvvetlendirmek adına bir fırsata çevirebilirsiniz.
Bu ipuçlarını okuduğunuzda ilk bakışta çok aptalca gelebilir size ancak bebeğinizle birebir yapmaya başladığınızda hiç de öyle olmadığını anlayacaksınız. Bende bunların birçoğunu uyguladım. Gözle görülür tepkiler alacağınızdan eminim. Ve sonra çocuğunuz büyüdüğünde, daha mutlu, daha kendine güvenen, daha düşünceli ve diğerlerine karşı daha duyarlı olduğunda, işte o zaman kendinize çok büyük bir aferin diyebilirsiniz. Bu farkı yaratacak olan da bu sezgisel anlaşma, söze dökme ve yapılan birebir konuşmalardır.
Müziğin çocukların beyinlerine güçlü bir etkisi vardır, hatta sizin düşündüğünüz şekilde bir etki de olmayabilir bu. Müzik ve dansla yapılan beyin molaları, dikkat ve odaklanmayı arttırır. Hatta bu molalar, çocukların problem çözme becerisinin de gelişmesine katkı sağlar.
Etkinliklere birkaç örnek: 5-4-3-2-1! Bu oyunda çocuklar, beşten geriye doğru sayarak farklı hareketler yapıyorlar. Örneğin öğretmen ya da veli Beş kere elini çırp. Dört kere hopla. Üç defa kendi etrafında dön. İki kere tepin. Bir kere zıpla diye komutlar verir. Çocukların komutları anlayıp harekete geçmeleri için her sayıdan sonra biraz duraksamayı ihmal etmiyoruz.
Kafa, omuzlar, dizler ve başparmaklar! Bunu belli ritimle söyleyerek çocuklar için güzel bir egzersiz ve esneme oyununa çevirin. Sandalye kapmaca oynayın! Çocuğunuzun en sevdiği şarkı eşliğinde dans edin. Müzik durduğu anda siz de durun ve hemen oturun. Bu oyun, çocuğun durma hareketini öğrenmesine yardımcı olur.
Sevimli yavru hayvan resimlerine bakın. Evet, bu müzikal bir etkinlik değil, ama çocuklar yavru hayvanlara bakmayı çok severler. Üstelik bu etkinliği müzikle de zenginleştirebilirsiniz. Şimdilik bu kadar. Sevgiyle kalın