Çocuklarımıza Parayı ve Tasarrufu Öğretelim

Merhaba sevgili anneler. En son yazımda çocuklarımıza tasarrufu öğretmenin önemini ele almıştım. Bugün de yine aynı konu üzerinden para ve tasarruf konusunu ele aldım.
Çocuklarımıza çoğu zaman parayı ve tasarruf anlatmıyoruz. Bazen önemsemediğimizden bazen erken olduğunu düşündüğümüzden. Çocuklarımız küçük olduğu için istekleri de küçük geliyor bize. Ve kıyamadığımız için hemen her isteğini farkında olmadan yerine getiriyoruz. Bunun zararlarını da zamanla görmeye başlıyoruz. 4-5 yaşlarına geldiğinde sınırsız oyuncak istemeler. Ya da gün içinde defalarca dondurma ya da çikolata istemeler. Ve isteklerine ulaşmak için her türlü yolu deneyen çocuklarımız oluyor. Yani aslında çocuklarımızı biz bu duruma getiriyoruz. Bunun içinde tasarrufu en baştan öğretmemiz gerekiyor.
Tasarrufun ilk adımında çocuğumuza para kavramının doğru bir şekilde anlatmalıyız. Bunu yaparken baş başa kaldığımız bir ortamda ihtiyaçlarınızı alabilmek için paranın gerekli olduğunu, para olması için babanın veya annenin haftanın belli günlerinde işe gitmesi gerektiğini anlatmamız gerekir.
Nesne olarak parayı anlattıktan sonra bu anlatımı uygulama ile pekiştirmeliyiz. Çocuğumuz için veya genel olarak yapacağımız alışverişlerde,  mümkün olduğu kadar çocuğumuzu da beraber götürmeye çaba sarf edelim. Alışveriş öncesinde onun ihtiyaçlarını soralım, kendisiyle ne alınacağı konusunda veya o gün bir şey alınıp alınmayacağı konusunda anlaşalım. Alışveriş sırasında da istekleri olacaktır, bu isteklere kulak verelim ama her istediğine sahip olamayacağının mesajını net olarak belirtelim. Listenin dışına çıkmak istediğinde etrafınızda insanlar olsa da ‘biz bugün için bu harcamayı yapamayız, istersen listemize yazalım, başka bir zaman tekrar alırız” demekten çekinmeyin. Karar verdiğiniz kalemde istedikleri arasında seçim yapmasını sağlayalım. Ancak çocuğumuzda para kavramı olmadığı için seçenekleri daraltmak bizim elimizde.
Çocuğumuz ne kadar ısrarlı olursa olsun istisna yapmayalım. Öyle ki, çok uzun süredir aradığınız bir şeyi bulduğunuzda bile o alışverişi çocuğunuzun yanında yapmayın.  Aksi durumda çocuğa yeterince huysuzluk yapması veya ısrar etmesi durumunda istisnalar yapılabileceği mesajını vermiş oluruz. İçiniz parçalansa da çocuğun ve onun en büyük sağlayıcılarının imkânlarının sınırlı olduğunu ve bütçeye uymayı öğretmenin gerekli olduğunu unutmayın.
Günümüzde birçok anne baba çocuğu için küçük sürprizler yapmaya bayılıyor. Bende bunlardan biriydim. Ancak bu sürprizlerin frekansları sıklaştığında, yani rutin bir hal aldığında çocuklar tabiatları gereği bu rutini bir hak olarak görüyorlar. Eğer bir şeyi rutine bağlayacaksanız bunun çocuğunuzla beraber geçirdiğiniz zaman olmasına dikkat edin. Rutin olarak maddi değeri olan şeylere sahip olması karakter gelişimi açısından önemli sakıncalar doğuracaktır. Bu yüzden onsuz yaptığınız alışverişleri mümkün olduğu kadar sınırlı tutun, zira alışverişle paranın ilişkisini anlaması konusunda bu tür hareketler negatif bir etki yaratacaktır. İşin doğrusu sürprizlerin özel günlerle sınırlı olması.
Çocuğumuz için sınırlı para kavramı ve ihtiyaçların temin edilmesi arasında ilişkiyi anlatmak ve hedef koymak için kumbara kullanabiliriz. Birikim söz konusu olduğunda hedef, etkin bir motivasyon aracıdır. Çocuğunuzun istediği şeylerin resmini çekin. Bunların resmini kavanozlara yapıştırın. Çocuğunuz harçlıklarını ve ek sorumluluklarını yerine getirdiği için kazandığı paraları bu kavanozlara atın. Kumbarada biriken para ve her geçen gün sabit kalemle çizerek belirlediğiniz hedefe yaklaşmak, çocuğunuza ayrı bir motivasyon olacaktır. Hedefe ulaşıldığında vakit geçirmeden kavanozu boşaltıp beraber alışverişinizi gerçekleştirin.  Ona yardımcı olmak için hedeflediği şeyin yarısını sizin ödeyebileceğinizi, geri kalanını biriktirmek zorunda olduğunu söyleyebiliriz. Şimdilik bu kadar. Sevgiyle sağlıklı kalın.

Çocuklarımıza Parayı ve Tasarrufu Öğretelim