'Paylaşma Duygusu' İçin Gecikmeyin - Aysun Arslan Aydin

'Paylaşma Duygusu' İçin Gecikmeyin


  • Oluşturulma Tarihi : 18.10.2018 06:40
  • Güncelleme Tarihi :
'Paylaşma Duygusu' İçin Gecikmeyin

Merhaba sevgili anneler. Bugün çocuklarımıza gecikmeden vermemiz gereken paylaşma duygusunu ele aldım. Gecikmeden diyorum çünkü paylaşma duygusu mutlaka 3 yaşlarında verilmeye başlanmalıdır. Çocuğunun okul çağına kadar olan süreçte eğitimi, gelişimi tamamen bizim sorumluluğumuzda. Şefkatli yol göstericilikle, çocuğumuz sahip olduğu her şeyi paylaşma zevkine varabilir.
Ebeveyn olarak çocuklarımızı anlayışla karşılamalı, kızmak cezalandırmak yerine doğruyu öğrenmesi konusunda destekçileri olmalıyız. Çünkü çocuklar benmerkezcidir. Ve her şey onundur. Çocuklar özellikle de anne ve babasını, onlardan aldığı sevgiyi paylaşmayı istemezler. Çünkü anne-baba onun gözünde en kutsal en özel varlıklardır. Ve bu yüzden bir kardeşi olmasını bile istemeyebilir. Burada da en büyük korkusu anne ve babasını sevginin bölünecek olma korkusudur.
Birinci yaşını dolduran çocuk bedeninin artık ona ait olduğunu bilir. Elleri ve kolları ile özellikle daha çok hareket eder. Sahip olduğu çok sevgili oyuncaklarını, eşyalarını da, bedeninin bu organları, özünün, benliğinin kendisinin birer parçası olarak algılar. Çocuklar, kendileri ile sahip oldukları şeyler arasındaki farkı anlamadıkça, paylaşmakta güçlük çekerler. Bu küçüklerin ikisine de, kitaptan ayrılmak, bir parçalarından ayrılmak gibi gelmektedir. En küçük çocuk için, en önemli sözcüklerden biri bencilliktir.
Çoğunlukla bir hırçınlık nöbetini ve şiddetli bir çekişmeyi haber verdiği için de, anne ya da babaların yüreğine üzüntü salan bir sözcüktür. Çocuğunuzun, başka küçük çocuklarla bir aradayken bütün oyuncaklara el koyuşunu ya da bir arkadaşınızın çocuğu oynamak için eve geldiğinde, kendisinin olan şeylerin başında olmasıyla karşılaşırsınız.
Bende çocuğumuza paylaşmayı öğretmek için yapılacak aktiviteleri biraz internetten biraz kitaplardan araştırdım. Çocuğumuza alıp vermek ve paylaşmak düşüncesine alıştırmak için, nöbetleşe yapılan ve bir şey rolü üstlenilen oyunlar oynatabiliriz.
Mesela tahterevalliye binme. İki kişiyle oynandığı için paylaşma duygusuna destek olur.
Evcilikte çay sofrası ev sahipleri ile konuklar. Oyun arkadaşına çay ikram etmesi yine verme duygusu paylaşma duygusu aşılar.
Top oyunları atma ve yuvarlama. Topu paylaştığı için yine yardımcı olur.
Bir yapıştırma ekibi kurmak yapıştırıcıyı, makası, boyaları ve kesilecek elişi kâğıtlarım, birlikte kocaman bir resim yapmak için paylaşmak.
Çocuğunuzun mülkiyetçi davranışını anlamanın anahtarı, bunu geçici bir durum, gelişmesinin doğal bir parçası olarak kabul etmenizdir. 2.5 yaşındaki çocukların büyük çoğunluğunun, oynamakta oldukları, oynadıkları ve oynayabilecekleri her şeyi bütünüyle kendi mülkiyetleri altına almak istediklerini ve istekleri engellenirse bir öfke nöbeti geçirmeleri olasıdır. Farklı yaş gruplarından çocukları bir araya getirmek, sorunlara yol açabilir. Daha büyük çocukların aklı, paylaşma düşüncesini alır. Küçükleri, bu düşünce çok öfkelendirir ve işi tatlıya bağlamak, arada kalan anneye ya da babaya düşer.
Çocuklarımız tam anlamı ile paylaşmaya 3. yaşından sonra başlar. Ebeveynler için zorlu geçecek bu süreçte onları anlamaya çalışmak, doğru kurabilecekleri iletişimin gelişimleri için çok önemli olduğu bilincine varmalarını sağlamalıdırlar. Bu arada, çocukların her birinin kendilerine özgü birer kişilikle doğduklarını ve her birinin gelişme aşamalarına aynı yaşta ulaşmadıklarını, bu aşamaları aynı yaşta yaşamadıklarını anımsamak, yararlı olacaktır.
Çocuğumuzda sahiplenme duygusu diğer çocuklara göre daha kuvvetli ise çocuk kendini tehdit altında hisseder ve şiddetle oyuncaklarını kapıp alınması ağlamasına yol açtığı için paylamak, cezalandırmak yerine, ona kendisinin “özel biri” olduğunu hissettirmeye çalışın. Elinizden geldiği kadar onunla baş başa kalmaya daha çok zaman ayırın. Ağabeyi ya da ablasıyla cici cici oynadığında, onu övün ve ödüllendirin. Şimdilik bu kadar. Bol oyunlarla ve sevgiyle kalın.

'Paylaşma Duygusu' İçin Gecikmeyin
Aysun Arslan Aydin
Yazarımız Kim ?

Aysun Arslan Aydin