Birlikte daha da ileri

Cumhuriyet’in 101. yıl dönümünü kutlayacağımız bu hafta içimizde hem buruk hem de sevinç var. Tam da Cumhuriyetimizin ilan edildiği zamana sayılı günler kala yaşanan TUSAŞ’a (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ) düzenlenen hain terör saldırısı Türk halkını derin bir üzüntüye boğmuştur. Bu saldırı ile ülkemiz hem üzüntü yaşıyor hem de Cumhuriyetimizin 101. yılına yaklaşmasından dolayı mutluluk yaşıyor. Cumhuriyet’in ilanı ile yeni reformlar bizlere; bağımsızlık, özgürlük ve demokrasi gibi evrensel değerleri kazandırmıştır. TUSAŞ’a yapılan hain saldırı, geleceğimize ve aydınlık yarınlarımıza yönelik kararlılığımızı yıkamaz, sarsamaz. Tam tersine, bu tür saldırılar, Cumhuriyetimizin kazanımlarını koruma azmimizi daha da güçlendiriyor. Gelecek nesillere daha aydınlık yarınlar bırakmak daha da güçleniyoruz. Yıkılmadan, daha da azimle, dimdik duracağız.

Sayılı günler kala acımızı paylaşırken Cumhuriyetimizin değerlerini kutlamak için meydanlarda bir araya geleceğiz. Bu sefer bir yanımız sevinç içerisindeyken bir yanımızda buruk olacak fakat Türk milleti için önemli olan bugünü bir olup kutlayacağız. Sadece kutlamakla da kalmayacak, bu topraklar için mücadele eden şehitlerimizi de anacağız. Bu zor günlerde, birlik ve beraberlik içinde olmak, Cumhuriyetimizin 101. yaşını daha anlamlı kılacaktır. Geleceğe güvenle bakmak, acıları geride bırakmak ve Cumhuriyetimizi daha ileri taşımak için hep birlikte hareket etmeliyiz. 101 yıl önce Cumhuriyetin ilanı, Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde, milli egemenlik anlayışının en somut ifadesidir. Atatürk Cumhuriyeti ilan ederek, yalnızca bir yönetim biçimi değil, aynı zamanda çağdaş bir toplum olmanın temelini de atan bir devrim yapmıştır. Yeni reformlar ile Türkiye’de modernleşme yolunda önemli adımlar atılmıştır. Cumhuriyet dönemi, Türkiye’nin modernleşme sürecinde önemli yenilikler getirmiştir. Şapka ve kıyafet kanunlarıyla modern giyim tarzı benimsenmiş, çok partili siyasi hayata geçilmiştir. Laiklik ilkesi doğrultusunda tekkeler ve türbeler kapatılmış, kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır. Soyadı kanunu ile isim karmaşası sona ermiş, yeni Türk harfleri kabul edilerek okuma yazma oranı artırılmıştır. Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu kurulmuş, eğitim alanında İstanbul Üniversitesi faaliyete geçmiştir. Siyasal alanda saltanat ve halifelik kaldırılarak bağımsız bir ulus inşa edilmiştir. Toplumsal eşitlik sağlanmış, unvan ve lakaplar kaldırılmıştır. Hukuki alanda laik bir sistem oluşturulmuş, Türk Medeni ve Ceza Kanunları kabul edilmiştir. Ekonomik olarak, çiftçilerin desteklenmesi ve sanayi teşvikleriyle Türkiye’nin çağdaş uygarlık seviyesine ulaşma hedefi benimsenmiştir. Bu yenilikler, Türkiye’de köklü değişimlerin başlangıcını oluşturmuştur.

Birlikte daha da ileri