Zeytinlikler Zeytinlik Kalsın

Kamu yararı öne sürerek zeytinliklerin katledilmesinin mutlaka önüne geçilmeli.

10 gündür bu konu hakkında yazmak istedim. Zeytin alanlarının korunması gerekirken çıkarılan bir yönetmelik ile zeytinliklerin kısmen de olsa zarar göreceğinin çok açık olduğunu görmek lazım.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Maden Yönetmeliği’nde yaptıkları değişiklik ile tapuda zeytinlik olarak görülen kayıtlı bulunan yerlerde ‘ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetlerine kamu yararı dikkate alınarak izin verilebilecek.’

Gerçekten bu yönetmeliği neden ve niçin çıkardıklarını açık açık halkla paylaşmaları gerekmektedir. Bu içler acısı bir durumdur.

Evet. Enerjide dışa bağımlılığımız çok yüksek olabilir. Evet. Madenlerimiz kıymetli ve işlenmelidir. Tabii milli olarak işlemek ve milli olarak faydalanmayı sağlamakta önemli. Yabancı şirketler tarafından sömürülmeden.

Evet. Ukrayna-Rusya arasındaki savaş özellikle enerji üretiminde doğalgaz kullanımı nedeniyle çok büyük etkiledi. Bunu inkar edemeyiz. Ama elektrik üretmek için doğalgaz dışında kullanılan başka maddeler için neden kamu yararı için zeytinlikler ortaya atıldı. Anlamsız.

M.Ö. 4000 yılına kadar uzandığı belirlenen zeytin ağaçları, ülkemizde genellikle Akdeniz ikliminin yaşandığı bölgelerde görülmekte ve verim alınmaktadır. Ülkemizde en çok zeytinlik alanı Muğla, Aydın, Manisa, İzmir Balıkesir, Bursa, Çanakkale illeridir.

Zeytinliklerin iki farklı arazide yetiştiğini biliyoruz. Daha çok eğimli ve kayalık arazilerde olanlar, bu zeytin ağaçlarının yabani oldukları ve aşılanan zeytin ağaçları olduğu bilinmektedir. Bir diğer şekilde mevcut olduğunu bildiğimiz zeytin ağaçları ise derin toprakların olduğu düz ya da hafif eğimli araziler üzerinde dikim yolu ile yetiştirilen zeytinliklerdir.

Enerji üretmek bahanesi ile yok edilmesi mümkün olan, ya da bu değişiklikten etkilenmesi mümkün olan iller Muğla, Çanakkale ve Manisa illerinde bulunan termik santraller için gerekli kömür ocaklarının zeytinliklere denk gelmesi durumunda, elbette bu iller birinci derecede etkileneceklerdir. Yani termik santrallere kömür ihtiyacı için yapılacak çalışmalar zeytinliklere denk gelirse zeytinlikler tehlike altına girecek demektir. Buralarda zeytinlikler kaybedilme tehlikesi altındadır.

Zeytin ağaçlarının zarar görmeyecekleri, taşınacakları belirtilmiş ancak bu ağaçlar nereye taşınacaktır. Ya bir orman keseceksiniz oraya taşıyacaksınız ya da bir tarım arazisini yok edip taşıdığınız zeytin ağaçlarını dikeceksiniz. Baştan düşüncenin tarıma ve doğaya zarar üzerinde olduğunu buradan anlayabiliriz. Ayrıca zeytin ağaçlarının bir yerden başka bir yere taşındığında hayatta kalmasının zor olduğunu, başka yere taşınması durumunda verimlerinin çok düştüğü de bilinmektedir. Sanırım bakanlık bununla ilgili çalışma yapan profesörlerden de açıklayıcı bilgi almışlardır. Halkla bu bilgileri paylaşmalarının da gerektiğini belirtmeden geçemeyeceğim.

2021 TÜİK Verilerine göre ülkemizde zeytin ağaç sayısı, 188.679 adettir. 157.850 ağaç meyve vermekte iken 30.829 ağaç meyve vermemekte yani yabani zeytin ağacıdır.

Yine 2021 TÜİK verilerine göre, 555.833 ton sofralık zeytin, 1.182.847 ton yağlık zeytin olmak üzere yıllık zeytin üretimi toplam 1.738.680 tondur.

Ege İhracatçılar Birliğinin verilerine göre geçen yıl zeytin ve zeytinyağı ihracatında toplam 285 milyon dolarlık döviz geliri elde ettiğini de belirtmek gerekli.

Tüm bunlardan başka, bu bölgelerde yaşayan, geçimlerini Zeytincilik ve zeytin yağına bağlayan vatandaşlar olduğunu unutmayalım.

Kamu yararı olsa da önceliğin her zaman doğayı ve tarımı korumak olduğunu, halkın beklentisinin bu olduğunu hiç ama hiç unutmayalım.

Bırakın zeytin ağaçları yerlerinde yaşasın. Her ne olursa olsun doğada değişiklik kimsenin aklında olmasın. Doğaya verilen her zararın bir gün insanlığa zarar verildiğini anladığınızda çok geç olacaktır.

Zeytinlikler Zeytinlik Kalsın