Sayfa Yükleniyor...
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre; çocukluk çağı obezitesi, onların metabolik dengelerini tehdit eden bir sorun olarak kabul edilmekte ve bu metabolik problemle mücadele konusunda acilen önlem almanın gerekliliği vurgulanmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü; çocukluk çağlarında başlayan obezite probleminin, sadece yetişkinlikte şişmanlıkla sonuçlanmadığını ama aynı zamanda, dengesiz beslenme ve fizik aktivite yetersizliğine bağlı aşırı kilolu çocukların solunum güçlüğü, kemik gelişim yetersizliği, hipertansiyon, insülin direnci ve özgüven eksikliğine varan fizyolojik ve psikolojik sorunlarla erken yaşta karşılaşmak zorunda kaldıklarının altını çizmektedir. Son 20-25 yılda tüm dünyada sıkça gözlenen ‘Çocukluk Çağı Obezitesi’ probleminin çözümü için sağlıklı beslenme ve fizik aktivite alışkanlığının kazanılması, çocuğun hem sağlıklı büyüme ve gelişimini desteklemekte hem de aşırı kilo probleminin önlem ve tedavisi adına da önemli bir rol üstlenmektedir
Bu bozulmuş beslenme dengesi ve fiziksel hareket azlığının özellikle “oyun çağı” çocuklarında kilo dengesi sorunlarına ve aşırı kiloya neden olduğu gözlemlenmektedir. Ortaya çıkan bu metabolik sorunlar ve bu sorunların neden olabileceği obezite riskiyle mücadele edebilmek için birçok tıbbi yöntem öneriliyor olsa da çocukların sağlıklı büyüme ve gelişmelerini sürdürebilmeleri için doğal, sağlıklı beslenmeyle birlikte düzenli egzersiz alışkanlığını kazanabilmelerinin önemi konusunda tüm dünyada çok net bir fikir birlikteliği oluşmuş durumdadır.
Metabolik açıdan sorun yaşayan çocuklarda, bu problemlerin çocuğun psikolojik gelişimine de olumsuz yansımalarının olacağı da bilinmektedir. Bu nedenle, büyüme ve gelişme çağındaki çocukların fiziksel ve psikolojik sağlığının daha iyi olabilmesi ve psikolojik ve fizyolojik dengelerini tehdit eden sağlık sorunlarına karşı onları koruyabilmek için, çocukların vitamin ve mineralden zengin, doğal ve dengeli beslenmeleri büyük önem taşımaktadır. Bu sağlıklı beslenme yöntemiyle birlikte, çocukların, aynen yetişkin bireylerde olduğu gibi düzenli olarak günde en az 45 dakika fiziksel aktiviteyle zaman geçirmeleri önerilmektedir.
Çocuk obezitesinin, sağlıklı büyüme ve gelişme sürecindeki olası olumsuz etkileri göz önüne alındığında, obezite tehlikesi adına en yüksek risk taşıyan grubun çocuklar olduğu gözlemlenmektedir. Sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite alışkanlığının çocuk sağlığı üzerindeki etkilerini konu alan klinik çalışmaları inceleyen Nuriye Bayar’ın yaptığı araştırmalarda, aşırı kilo probleminin çocuklara psikolojik açıdan da zarar verdiğinin altı çizilirken, bu dönemde kazanılacak fiziksel aktivite alışkanlığının, çocukların özgüvenli kimlik kazanmalarında, kendilerini ifade edebilmelerinde ve böylelikle sağlıklı bir psikolojik yapı kazanabilmelerinde oldukça etkin rol oynadığı vurgulanmaktadır.
Erken çocukluk çağında başlaması önerilen “hareket eğitimi” çocuklara fiziksel aktivite alışkanlığını kazandırması açısından oldukça önemli bir adım olacaktır. Oyun tarzında ve sportif rekabet olgusundan uzak keyif verici “hareket eğitimi” aktiviteleri; çocukların fiziksel ve psikolojik sağlığına katkı verirken aynı zamanda onların sosyal gelişimlerine de yardımcı olacağı gözden uzak tutulmamalıdır.