Kilo Kontrolü ve Metabolik Sağlık

Metabolizmanın sağlıklı çalışmasını güçleştiren tüm bu olumsuz etkileri engelleyebilmek için gerekli olan kilo kontrolü yöntemleri de yeterince uygulanmadığında, vücutta biriken aşırı yağ kütlesiyle kendini gösteren aşırı kilo ve obezite problemi, kas-iskelet sistemi ve kardiyovasküler (kalp ve damar) sistem için sağlık risklerine neden olmaktadır. Bu metabolik sorunlara bağlı olarak, psikososyal sağlık da etkilenmekte ve bu problemler daha da derinleştirmektedir. Bu fizyolojik düzensizliklerinin sadece erişkinleri değil ama aynı zamanda çocuklar ve genç erişkinler arasında da hızla artma eğiliminde olması da oldukça dikkat çekicidir.

Tüm dünyada halk sağlığı açısından önemli sağlık riskleri oluşturan aşırı kilo ve obezite son yıllarda giderek yaygınlaşmaktadır. Aşırı kilo ve obezite oranlarındaki endişe verici artışla seyreden bu küresel sağlık sorunun çözümü için, bu sorunu ortaya çıkaran nedenlerin ve olası çözüm yöntemlerinin kapsamlı bir şekilde incelenerek, toplum sağlığı adına gerekli stratejilerin bir an önce hayata geçirilmesi büyük önem taşımaktadır. Yapılan bilimsel araştırmalarda, fiziksel, metabolik ve psikolojik sorunlara neden olan aşırı kilo ve obezitenin yaygınlığının engellenmesi adına, bireysel yaşam tarzı tercihleri, sağlıklı beslenme alışkanlığı ve çevresel faktörler arasındaki etkileşim ele alınarak, bu küresel sağlık probleminin çözümü konusunda alternatif projelerin geliştirilmesi gerekli olduğuna dikkat çekilmektedir. Bu araştırmalarda, alternatif sağlıklı yaşam projelerine ek olarak, aşırı kilo ve obezite probleminin çözümü için özellikle sağlıklı kilo kontrolü yöntemlerinin uygulanması ve sağlıklı yaşam tarzlarını teşvik etmenin ve destekleyici ortamlar yaratmanın önemi de vurgulanmaktadır.

Metabolik sağlığın korunması için sağlıklı beslenme alışkanlığı ve düzenli fiziksel aktivitenin özellikle kilo kontrolü konusunda olumlu etkilere sahip olmasının yanı sıra, fizyolojik ve psikolojik sağlık açısından çok çeşitli katkıları olduğu bilinmektedir. Orta veya uzun süreli, hafif-orta şiddette yapılacak (aerobik aktiviteler) egzersizlerle şekillenebilecek olan düzenli spor alışkanlığı özellikle kardiyovasküler (kalp ve damar) sistemi sağlığı üzerinde etkisini göstermektedir. Haftanın en az 5 günü, günde yaklaşık olarak 45- 60 dakika sürmesi uygun olan bu tarz fiziksel aktivitelerin, kalp ve akciğer fonksiyonlarının gelişmesine bağlı olarak kan basınçlarının dengelendiği, kalp ve damar sistemi üzerinde olumlu katkılarıyla da koroner kalp hastalığı risklerinin azalabildiği ortaya koymuştur.

Düzenli fiziksel aktivite, beslenmeye kazanılan fazla kaloriyi yakmaya ve metabolizma hızını artırmaya yardımcı olarak daha etkin kilo kontrolüne ve aynı zamanda vücut kompozisyonunun geliştirilmesine de katkıda bulunabilmektedir. Aşırı kilo veya obezite riski taşıyan bireylerin, sağlıklı ve etkin bir kilo kontrolü programıyla hedeflenen ideal kilo ve vücut kompozisyona ulaşmak için sağlıklı, dengeli beslenme alışkanlığıyla oluşturulacak düşük kalorili diyetle birlikte, düzenli fiziksel aktivite ve egzersiz programlarını aynı anda uygulamaları halinde, aşırı kilo ve obezite riskinin önlenebilmesiyle metabolik sağlığın korunması için gerekli olan kilo kontrolünün olumlu sonuç vermesi mümkün olabilecektir.  

Sonuç olarak, aşırı kilo ve obezite küresel çapta önemli sağlık riskleri oluşturması nedeniyle, bu kronik sağlık problemiyle mücadele edebilmek için, bu sorunu ortaya çıkaran nedenleri ve bu sağlık sorunu için potansiyel çözümleri hayata geçirebilmek şarttır. Sağlıklı yaşam tarzları teşvik edilerek, bilimsel araştırmalarla şekillenecek sağlıklı yaşam stratejilerinin belirginleştirilmesi ve sağlıklı, dengeli beslenme tarzının hayata geçirilmesi büyük önem taşımaktadır. Bireylerin sağlıklı yaşam tarzı konusunda teşvik edilebilmesi adına bu konuda farkındalık yaratıcı toplumsal projelerin gündeme taşınması, daha sağlıklı bir geleceğe doğru önemli adımların atılmasını mümkün kılacaktır.

Kilo Kontrolü ve Metabolik Sağlık