2

Metabolik Sağlık ve Sağlıklı Yaşlanma


  • Oluşturulma Tarihi : 10.08.2024 10:07
  • Güncelleme Tarihi : 10.08.2024 10:07

Yaşlılık her canlı için yaşanması kaçınılmaz bir süreç olarak tanımlanmakta ve sosyolojik, ekonomik, biyolojik ve psikolojik boyutlarıyla çok yönlü bir olgu olarak değerlendirilmektedir. Nüfusun giderek yaşlanmakta olduğu günümüz dünyasında, yaşlanma sürecini yavaşlatmak ve geciktirmekle ilgili bir sağlıklı yaşam felsefesi, son yıllarda üzerinde yoğun bilimsel tartışmaların olduğu bir alan olarak dikkat çekmektedir. Yaşlanmayı yavaşlatmak ve geciktirmekle, sağlıklı ve yavaş yaşlanmanın mümkün kılabilmesi amaçlanmakta ve yaşlanmanın sosyolojik, ekonomik, biyolojik ve psikolojik boyutlarında da olumlu gelişmelerin sağlanabilmesi öngörülmektedir. Tıp dünyasında yaşanan çeşitli olumlu gelişmeler, teknolojinin baş döndürücü bir hızla ilerlemesi, sağlıklı yaşam süresinin uzatılabilmesi ve yaşlanma sürecinin yavaşlatabilmesini hedefleyen birçok yeni tıbbi yöntemin hayata geçirilmesine neden olmuştur. Yaşlılık kaçınılmaz bir süreç olmasına rağmen bazı bilim adamları yaşlılığı tedavi edilmesi gereken bir hastalık olarak değerlendirerek, anti-aging (yaşlanma karşıtı) olarak bilinen bazı tedavi yöntemlerinin de temelini oluşturmuşlardır.

Yaşlanma, bir dizi sağlık sorununa yol açabilen doğal bir süreç olarak bilinse de araştırmalar, sağlıklı bir yaşam tarzının benimsenmesinin bu etkileri yavaşlatmaya ve hatta azaltmaya yardımcı olabileceğini göstermektedir. Yapılan kapsamlı klinik çalışmalarda, sağlıklı bir yaşam tarzının sosyal, zihinsel ve fiziksel sağlık katkıları çok yönlü araştırılmaktadır ve bu çalışmalardan elde edilen sonuçlarda, metabolik sağlığın korunmasında beslenme programının seçimi ve düzenli, iyi yapılandırılmış fiziksel aktivite alışkanlığının önemi vurgulanmaktadır.

Yaşlanma kavramı evrensel olmakla birlikte, yaşlanma karşıtı müdahaleler yoluyla yaşlanmanın başlangıcını geciktirmek veya olumsuz etkilerini hafifletmek için fırsatların yaratılabilmesi mümkün görülmektedir. Bu alanda yapılan bilimsel araştırmalarda, stratejik bir yaklaşımla yaşlanmanın sosyolojik, ekonomik, biyolojik ve psikolojik boyutlarında iyileştirme potansiyelinin netleştirilebilmesi amaçlamaktadır. Farklı toplumlarda farklı fizyolojik, sosyolojik ve psikolojik tanımlamalarla yaşlanmanın doğası hakkında çok farklı görüşlerin olmasıyla birlikte, bireylerin yaşlanma sürecinin genetik yapısı, daha önce geçirmiş olabileceği hastalıklar ve yaşam tarzı seçimleri gibi bir dizi faktörün etkili olduğu vurgulanmaktadır. Bununla birlikte, genetik yatkınlık, hastalık geçmişi ve yaşam tarzı arasındaki etkileşimin, yaşlanmayla ilişkili temel metabolik faaliyetlerdeki kademeli düşüşe ve fizyolojik değişikliklere neden olan en önemli faktörlerin arasında olduğuna dikkat çekilmektedir.

Bireylerin yaşam tarzı tercihleri, ileri yaşlardaki yaşam kalitelerini önemli ölçüde etkilemektedir. Örneğin, hayvansal gıdaların ve yağlı yiyeceklerin sürekli olarak tüketilmesi, son yıllarda kardiyovasküler hastalıkların görülme sıklığının artmasıyla ilişkilendirilmektedir. Ayrıca, düzenli fiziksel egzersiz yapan bireylerin, hareketsiz yaşam tarzına sahip olanlara kıyasla daha sağlıklı yaşlanma deneyimi yaşaması muhtemeldir ve bu da sağlıklı yaşlanmanın teşvik edilmesinde fiziksel aktivitenin önemini vurgulamaktadır. Sağlıklı yaşlanmanın sağlanabilmesi için uygun bir stres yönetimi, dengeli beslenme ve düzenli egzersiz gibi basit önlemler ve uygulamaların insan ömrünün uzatabilmesinde ve kaliteli bir yaşam için önemli katkılar sağlayabileceği belirtilmektedir. Sağlıklı yaşam adına önem taşıyan bu yöntemlerin, vücut fonksiyonlarının zaman içinde zayıflamasını ve etkinliğini kaybetme hızının yavaşlatılması ve nihayetinde sağlıklı yaşlanmaya yapıcı katkılarda bulunabilmesi mümkün görülmektedir.

Metabolizma ve sistemlerin yıllar içinde yaşadıkları aktivite kaybına bağlı bozulma süreci olarak da tanımlanabilecek olan yaşlanma bazı bilim adamlarınca da tedavisi olanaklı bir hastalık olarak da tanımlanmaktadır. Biyolojik açıdan beden fonksiyonlarının zaman içerisinde zayıflaması, etkinliğini kaybetmesi sonucu yaşlanmanın yavaşlatılabileceği düşüncesiyle, stresten uzak durma, dengeli beslenme ve egzersiz gibi basit önlem ve uygulamalarla insan ömrünün uzatılabilmesinin olanaklı olduğu konusunda araştırmalar yoğunlaştırılmaktadır.

Sonuç olarak, sağlıklı ve dengeli beslenme programıyla birlikte düzenli fiziksel egzersiz alışkanlığı başta kardiyovasküler (kalp ve damar sistemi) başta olmak üzere, metabolik sağlık üzerindeki olumlu sağlık etkisi vurgulanmalıdır. Bu nedenle, özellikle ilerleyen yaşlarda; yaşam tarzı seçimleriyle, genel sağlık ve yaşam kalitesi arasındaki ilişkinin önemli etkisi olduğunun altı çizilmelidir.

Metabolik Sağlık ve Sağlıklı Yaşlanma
Doç. Dr. Onur Oral
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Onur Oral