Bir konuda tedbirli davranmak kadere aykırı mı?


  • Oluşturulma Tarihi : 15.01.2021 07:38
  • Güncelleme Tarihi :

 Tedbirin alınması takdire aykırı bir iş değildir. Eğer bir husustaki takdir-i ilahi, Levh-i Mahfuz’da takdir ve tespit edilmiş ise, onda değişiklik olmaz. Ama Biz hayatımızı kurallara ve emredilene göre yaşamak zorundayız.

 Başımıza gelecekleri ya da kavuşacağımız nimetleri ve güzellikleri biz bilemeyiz. Zira biz gayb ilmine sahip değiliz. Dolayısıyla hayatımızı yaşarken nasıl rızkı veren Allah olduğu halde rızık temini için çalışıyorsak aynı şekilde başımıza gelmesi muhtemel kaza ve tehlikeleri bertaraf etmek için de tedbir almak zorundayız. Aldığımız bu tedbir de asla kadere muhalif değildir. Bilakis bu tedbiri almamak tıpkı rızkı aramamak ve sebeplere sarılmamak gibi yanlıştır.

Ayakta yemek yemek caiz mi?

 Yemek yemenin adaplarından birisi de oturarak yemek ya da içmektir. Ancak gerek meşguliyetten gerekse başka gerekçelerden dolayı ayakta yemek ya da su içmek caizdir. Fakat ayakta yemek içmek caiz olmakla birlikte mekruhtur. Buna göre ayakta yemek içmek mekruh olmakla birlikte caizdir. Ancak yemek adabı açısından oturarak yemek ve içmek imkanı varsa ayakta yememek içmemek daha evladır.

Formaliteden yapılan nikah akdi dinen geçerli olur mu?

 Evlenmek mutluluk ve kalıcılık üzerine kurulmalıdır. Dahası bu evlilik akdi yapılırken belli bir sure için yapılmamalıdır. Belli bir zamana dayalı olarak yapılan evlilik akdi muta akdi olduğundan caiz değildir. Dolayısıyla şehevi hisleri tatmin etmek veya dünyevî menfaatler sağlamak gibi maksatlarla, geçici evlilik, dinen caiz değildir. Evlilik gibi, yuva kurmanın ve neslin devamını sağlayan kutsal bir akdin basit çıkarlara alet edilmesi dinen doğru olmayan bir davranıştır.

 Buna göre maddî bir menfaat elde etmek için veya Avrupa’nın bir ülkesinde oturma izni almak için veya işçi olabilmek için anlaşmalı evlilik yapmak dinen caiz değildir. Ama ortada böyle bir niyet yoksa yani temiz halisane duygularla evlenmeye karar verilmiş ise bir sakınca yoktur.

Suyu bir defada içmede bir sakınca var mı?

 Hz. Peygamber bir hadisi şerifte suyu üç defa içmekle ilgili olarak şöyle buyurmaktadır: “Deve gibi bir nefeste içmeyin. İki veya üç nefeste için. Bir şey içeceğiniz zaman besmele çekin; içtikten sonra da «elhamdülillah» deyin!” (Tirmizî, Eşribe, 13)

 Sevgili Peygamberimiz, bu hadisi şerifte suyu üç yudumda içmeyi tavsiye etmektedir. Ancak bu bir tavsiyedir. Bunun yanında üç defa içmeyi tesviye eden hadis-i şerifler varsa da, üç yudumdan daha az bir şekilde içmenin haram olacağına dair bir hüküm ve hadis-i şerif yoktur. Dolayısıyla suyu üç defada içmek efendimizin sünneti ve tavsiyesidir. Ancak bunu üç defada içebileceğimiz gibi bir veya iki defada da içebiliriz. Dinen de bunda hiçbir sakınca yoktur.

Kısasu’l-Kuran Nedir?

Kur’ân kıssaları, hayat öyküleri demektir. Kur’ân’da geçmiş peygamberlere ve milletlere dair kıssalar vardır. Kur’ân kıssalarının amacı, tarihi olayları anlatmak değil, insanlara ibret dersi vermektir. Bu sebeple kıssalar, bir surede değil farklı surelerde yeri geldikçe anlatılmış ve tekrar edilmiştir.

Günün Ayeti

Saçıp savuranlar, şüphesiz şeytanlarla kardeş olmuş olurlar; şeytan ise Rabbine karşı pek nankördür.

İsra, 17/27.

Günün Hadisi

Allah affeden kulun değerini artırır.

(Müslim, “Birr”, 69.)

Günün Sözü

Müslümanlık görünmek değil, olmaktır.

(Aliya İzzetbegoviç)

Günün Duası

“Ya Rabbi malımızı, canımızı, ailemizi her türlü afetten, yangından, soygundan, ve benzeri tehlikelerden muhafaza eyle

Bunları biliyor muyuz?

Kalûbelâ Nedir?

Allah’ın Hz. Âdem’i yaratınca, kıyâmete kadar bütün zürriyetini zerreler hâlinde onun belinden çıkarıp; “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” diye buyurup, onların da; “Evet, sen Rabbimizsin” diye verdikleri cevâbı ifâde eden söz demektir.

Günün Nüktesi

Ziyaretin Mükafatı

Resûlullâh şöyle buyuruyor;

“Bir insan, bir hastanın halini hatırını sormaya gider veya Allah için sevdiği bir kişiyi ziyaret ederse, ona bir melek şöyle seslenir:

“Sana ne mutlu!

Güzel bir yolculuk yaptın.

Kendine cennette barınak hazırladın!”

(Tirmizî, “Birr”, 64.)

Bir konuda tedbirli davranmak kadere aykırı mı?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık