Sayfa Yükleniyor...
Şer ve kötülükleri de mi Allah yaratıyor?
İslama göre hayrı, iyiyi, güzeli yaratan da Allahtır; şerri, kötüyü, çirkini yaratan da. Allah şerri nasıl yaratır? diyenler, güya bu şerri yaratma fiilini Allaha yakıştıramıyorlar. Oysa sanılanın aksine bu Onun yüceliğinin göstergesidir.
Güzel cisimlerin resmini gayet iyi yapan bir ressam, çirkin suretleri de aynı başarıyla resmedebiliyorsa, bu onun sanattaki mükemmelliğini gösterir. Çirkin varlıkların resmini yapamasaydı, bu bir noksanlık olurdu. Kötülükleri yaratma konusuna da bu misalle bakılabilir Kaldı ki, şerri yaratmak şer değil, işlemek şerdir. Şerri Allah yaratmıyor diyenlere hemen soralım: Allah yaratmıyorsa, kim yaratıyor?
Bir de konunun imtihan yönü var. Eğer Allah, sadece hayrı yaratsaydı, kötülükler hiç olmazdı. O zaman imtihanın da bir manası kalmazdı. Harama girmek, günah işlemek, inkâr etmek mümkün olmazdı. Bu sebeple, kul iradesiyle neyi tercih ederse onu yaratıyor.
Mesela, ayaklarla camiye de gidilir, meyhaneye de. Birincisi hayır, ikincisi şerdir. Allah, kulun dilediğine göre yaratır. Meyhaneye yönelen ayaklar taş kesilseydi, harama meyleden gözler kör olsaydı, ibadet etmeyenler belli bir hastalığa yakalansaydı, kulun iradesi kalmazdı. Şu halde, iyilerle kötüleri ayırmak için, hayrın yanında şerri de yaratmak hikmetin ta kendisidir.
Vakit girdi diye vakit girmeden kılınan namaz geçerli olur mu?
Namaz kılmada esas olan ezanın okunması değil namaz vaktinin girmiş olmasıdır. Yani bir namaz vakti girmişse ezan okunmamış olsa dahi o namaz kılınabilir.
Aynı şekilde bir namaz vakti girmemişse ezan okunsa dahi kılınmaz. Mesela hoca yanlışlıkla sabah namazı vakti girdi diye ezan okursa ve vakit girmemişse velev ki ezan okunmuş olsa dahi namaz kılınmaz kılınsa da geçersizdir. Çünkü vakit girmemiştir. Aynı şekilde namaz vakti girmişse ama gerek elektrik olmayışından, gerekse imamın herhangi bir maruzatından dolayı ezan okunmamışsa bile namaz vakti girmiştir. Kişi namazını kılabilir.
Fidye namaz borcunu düşürür mü?
Herhangi bir sebeple vaktinde kılınmayan ve böylece yükümlünün zimmetine borç olarak geçmiş bulunan namazların bir tek ödeme yolu vardır, o da kılamadığımız namazları kılmaktır. Yani kaza etmektir. Bundan başka namazın zimmetten düşürülmesi için bir yol yoktur. Namaz, tutulamayan oruçlar gibi değildir. Oruç için fidye verilmesi hakkında Kuranda ayet vardır. Fakat kılınmayan namazlar için fidye verileceğine dair Kuran-ı Kerimde bir ayet yoktur.
Dolayısıyla hangi sebeple kazaya kalmış olursa olsun vaktinde kılınmamış bir namazın borcundan kurtulmak için illaki onu kaza etmek gerekir. Fidye veya para vermek ya da başkasına kıldırmak şekli ile bu namaz borcu ödenmez.
Günün Ayeti
Kimin ömrünü uzatıyorsak, yaratılışta onu (güç ve kuvvetini alarak) tersine çeviriyoruz.
Günün Hadisi
Kim, (din) kardeşinin ırz ve namusunu onu gıybet edene karşı savunursa, Allah da kıyamet günü o kimseyi cehennemden korur.
(Tirmizi, Birr 20)
Günün Sözü
Doğru söyledikleriniz yüzünden kazanacağınız düşmanlar, yalan söyleyip kazandığınız dosttan daha iyidir.
Günün Duası
Ya Rabbi beni bugün ve her gün kul hakkından uzak eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Melâike-i muakkıb nedir?
Takipçi melekler demektir. İnsanları, önlerinden ve arkalarından izleyen meleklere denir. Kurânda bu melekler hakkında; O insanın önünden ve arkasından onu izleyen (muakkıb) melekler vardır. Onu Allahın emriyle korurlar. Buyrulmuştur.
Günün Nüktesi
Cennette Bir Ağaç
Bir gün Resulullah şöyle buyurdular: Kim Suphanallah derse, Allah Teala bu zikre karşılık kıyamet günü ona cennette bir ağaç diker.
Yine kim La ilahe illâllah derse, Allah Teala bu zikir karşılığında cennette ona bir ağaç diker.
Yine kim Allah-u Ekber derse Allah Teala bu zikre karşılık cennette ona bir ağaç diker.
Bu sırada Kureşli olan bir adam şöyle dedi:
Ya Resulellah! Bu durumda bizim cennette pek çok ağaçlarımız olacaktır. Çünkü biz sürekli olarak bu zikirleri söylüyoruz.
Resulullah cevaben şöyle buyurdular: Evet doğrudur. Ama onları günah ateşiyle yakmaktan sakının. Zira Allah-u Teala söyle buyuruyor: Ey iman edenler! Allah ve resulüne itaat edin ve amellerinizi geçersiz kılmayın.