Sayfa Yükleniyor...
Şükür namazı hangi durumlarda kılınır?
Şükür namazı nafile olarak, kılınan bir namazdır. Başımıza gelen musibet veya eziyetten kurtulunca ya da umulan bir nimeti elde edince nimeti veren Allaha şükrü eda etmek için iki rekat namaz kılınır. Mesela kişi ev, araba alınca, önemli bir hastalıktan kurtulunca, askerden gelince veya işe başlayınca, arzuladığı bir başarıya ulaşınca şükür namazı kılabilir. Hz. Peygamber müjdeli haber aldığında şükür namazı kıldığı veya şükür secdesi yaptığı rivayet edilir. Şükür namazının belli bir zamanı yoktur. Namaz kılınabilen vakitlerde (günün namaz kılınmayan üç mekruh vakti dışındaki bir zamanda) kılınabilir. İki rekat kılınabileceği gibi nafile bir namaz olduğu için ikinin katları şeklinde de kılınabilir. Şükür namazında zorunlu olarak okunması gereken bir sure veya dua da yoktur.
Ramazanda hayatta olan kimseye hatim indirmek caiz mi?
İnsan imanlı olmak kaydı ile hayattayken yapmış olduğu bütün ibadetlerden sevap alır. Kuran-ı Kerim okumakta bir ibadet olduğuna göre kişi Kuran okuyarak bir hatim indirebilir. İndirdiği hatmin sevabını başkasına da bağışlayabilir kendisine de bıraka bilir. Dolayısıyla kişi hatim indirdiği zaman onun sevabına nail olur amel defterine de yazılır.
Kazaya kalmış namazları Ramazanda sırayla kılmak zorunda mıyız?
Kaza edilecek namazlar arasında sıra gözetilip gözetilmeyeceği bu namazları kılacak kimsenin durumuna göre değişir. Hanefi mezhebine göre, kaza namazı kılacak kişi sahib-i tertip ise yani daha önce vaktinde kılmadığı bir namaz üzerinden başka bir namaz geçirmemiş veya en fazla beş vakit namaz geçirmiş olanlar vaktinde kılamadıkları ilk namazdan başlayarak sırayla kılarlar, ardından içinde bulundukları vaktin farzını kılarlar. Sahib-i tertip olmayan yani altı vakit veya daha çok namazı kazaya kalmış olan kimselerin ise, bu namazları kaza ederken tertibe riayet etmesi gerekmez. Eğer sadece vaktin farzını kılacak kadar bir zaman kalmışsa bu takdirde kaza namazlarını değil önce vaktin namazını kılar. Kişi altı vakitten fazla namazı kazaya bırakmış ise sahib-i tertib olmaktan çıkar. Bu durumda dilediği vakitte dilediği namazın kazasını kılabilir. Şafi mezhebine göre ise tertibe riayet vacip değil müstehaptır.
İslamda affı olmayan günah var mı?
İslam dini, inanç, ibadet ve muamelat olmak üzere üç kısımdan oluşur. İnanç kısmını inkar etmek yani imanının altı esasından birini Allahı, Peygamberi inkar etmek küfürdür dinden çıkmadır. Diğer konularda haddi aşmak ise günahtır. İçki içmek, namaz kılmamak, yalan söylemek gibi. Kişi kafir olmadıkça günah işlemekle dinden çıkmaz. Küfür dışında günah işleyen kişi, ne kafir ne de münafık olur, imandan çıkmaz. Ama günahkar olur. İşlediği günahın büyüğüne göre de asi olur. Bu anlamda ibadet ve muamelat kısmında işlenen günah insanı kafir yapmaz günah işlendiğinde tövbe etmek gerekir. Tövbe edildiğinde de günahın işlenmemiş gibi affedileceğine inanırız. Çünkü Allah, Kuran-ı Kerimde günah işleyenleri Ey iman edenler, samimi bir tövbe ile Allaha dönün (Tahrim, 66/8) hitabı ile tövbeye ve halis bir pişmanlığa çağırmaktadır. İmanlı olmak kaydı ile işlenen günah tövbe edilmekle silinir ama dinden çıkmayı gerektiren bir fiil işlenmişse yani Allah, Peygamber, ahiret, kader inkar edilmişse bunun tövbesi öncelikle tekrar imana ve İslam dönmek için iki şahadeti getirmektir. Ondan sonra tövbe ve istiğfar etmektir. Var olan kul hakkını affettirmek için de tövbe etmek yetmez. Çünkü tövbe etmekle kul hakkının sorumluluğundan kurtulmaz. Bunun için de hak sahibinin hakkını ödemek ve helalleşmek gerekir.
Günün Ayeti
Şüphesiz Rabbin, insanlara karşı lütuf sahibidir; fakat insanların çoğu şükretmezler. Neml 73.
Günün Hadisi
Bir kul dünyada bir kulu örterse, Allah kıyamet günü onu mutlaka örter.
(Müslim, Birr 72)
Günün Duası
Allahım huzuru ve merhameti hayatımızdan eksik etme.
Günün Sözü
Tatlı söz söyleyen hiç kimseden kötü söz işitmez.
Firdevsi
Bunları biliyor muyuz?
Farz-ı Kifaye Nedir?
Müslümanların bir kısmının yerine getirmesi ile diğerlerinden düşen farzdır.
Günün Nüktesi
Onların Ameli Yok...
Hz. Peygamber bir gün ashabıyla otururken bir an kıyametten bahsetmeye başladı.
Anlatır anlatır, kıyamet günü kulun amellerine konu gelir. Kıyamet günü kişi sevapla gelir. Allah amellerini boşa çıkarır. Bu dehşetli tablo karşısında ürperen Salim Mevla Huzafe Hazretleri atılarak, -Anam babam sana feda olsun ya Resulullah, biz o kavmi nasıl tanıyacağız? -Seni hak dinle gönderen Allaha yemin ederim ki, ben onlardan olmaktan çok korkuyorum. -Ey Salim! Onlar oruç tutarlar namaz kılarlar ama kendilerine haramdan bir şey teklif edildiği zaman Allah Tealadan korkmadan haram işlerler. İşte Allah onların amellerini kabul etmez.