2

Kişi doğduğu yere gittiğinde seferi olur mu?


  • Oluşturulma Tarihi : 09.07.2020 07:04
  • Güncelleme Tarihi :

İnsanın doğup büyüdüğü veya evlenip içinde yaşamak istediği ya da içinde sürekli olarak barınmayı kastettiği yere asli vatan (vatan-ı asli) denir.
Yetişkin bir kimse doğup büyüdüğü, ya da sürekli yaşamak üzere temelli yerleştiği asli vatanını terk edip her hangi bir sebeple sürekli yaşamak üzere bir başka yere yerleşirse burası onun asli vatanı olur ve eski asli vatanının hükmü ortadan kalkar. Eski asli vatanında anne-babasının veya yetişkin çocuklarının bulunması durumu değiştirmez. Tercih edilen görüş budur.
Buna göre bir kimse sürekli yaşamakta olduğu vatanından ayrılıp, ziyaret vb. amaçlarla 90 km. ve daha uzak yerde yerleşik olan anne-babasının yanına giderse seferilik hükümlerine tabi olur. Dolayısı ile gittiği yerde 15 günden daha az kalmaya niyet ettiği takdirde seferi olur.
Çocuk baliğ olunca babanın sorumluluğu dinen biter mi?
Baba, çocuklarına rüşte erinceye kadar bakmakla mükelleftirler. Çocukları reşit, akil-baliğ olduktan sonra anne ve babanın onlara bakma zorunluluğu yoktur. Ama anne ve baba ihsanından, çocuklarına rüştten sonrada bakmakta ve yardımcı olmaktadır. Hatta iş ve yuva sahibi yapmaktadır.
Bu dini bir görev olmasa da Müslüman anne ve babalar kendilerine bir görev ve sorumluluk telakki ederek rüştten sonra da evlatlarına yardımcı olmaktadırlar. Dolayısıyla çocuk baliğ olunca kendi sorumluluğu başladığından babanın sorumluluğu biter.
Kişi yanılarak adağının etinden yemişse ne yapması gerekir?
Adak kurbanının etinden, adağı yapan kişinin yemesi caiz olmadığı gibi; bu kişinin usûl ve fürûu yani annesi, babası, nineleri, dedeleri, çocukları, torunları sayılan kimseler yiyemezler.   
Adak kurbanının etini bu sayılanlar dışında kalan ve dinen fakir olan kimseler yiyebilirler. Şayet adak kurbanını kesen kişi bu adaktan yemiş ise fıkıhçılara göre yediği miktarın fiyatını fakirlere para olarak verecektir.
Abdestsiz Ayetül Kürsi ve İhlas suresini okumak caiz mi?
Kur’an-ı Kerimi abdestsiz tutmak ya da taşımak dinen caiz değildir. Ancak abdest yokken Kur’an-ı kerime dokunmadan ezberden okumanın bir sakıncası yoktur.
Buna göre kişi abdestli olarak Ayetel Kürsiyi, ihlas suresini ya da bir başka ayet veya sureyi okuyabileceği gibi abdestiz olarak da kurana dokunmadan bunları ezberden okuyabilir. Ancak tabii ki müslümanın her daim abdestli olması ya da abdestli olarak bu kısa sureleri okuması daha evladır.
Günün Ayeti
Allah size ancak leşi, kanı, domuz etini ve Allah’tan başkasının adına kesilenleri haram etmiştir.
Bakara, 2/173.
Günün Hadisi
İman kalp ile tasdik, dil ile ikrar ve organlar ile amel etmektir
İbn Mâce, “Sunne”, 9.
Günün Sözü
Senden aşağı olana acı ki, senden üstün olan da sana acısın.
Mevlana
Günün Duası
Allah’ım imanımızı ibadet yaparak güçlendirmeyi güzel ahlak ile de süslemeyi nasip eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Kasem nedir?
Bir şeyi yapmak veya yapmamak üzere Allah’ın ismini vererek söz vermek anlamına gelir.
Günün Nüktesi
Fakirliğini kimseye söyleme…
Hz. Lokman’ın oğluna nasihat eder:
Ey oğul!
Bir cemaat içinde bulunduğunda onlar ayakta iken sen oturma.
Oturdukları zaman da sen de oturuver.
Ey oğul!
Bıyık ve sakalınla oynama. Elinle sinek kovalamayı terk et.
Ey oğul!
Sükut ve teenni ile hareket et. Az konuş. Çok konuşma yanılmaya sebeptir.
Ey oğul!
Konuşurken sözü fazla dağıtma. Aksi takdirde şerefine zarar gelir.
Konuşurken başkalarını utandırma.
Kaş göz işareti yapma.
Ey oğul!
Güzel ve latif sözleri duymaya çalış. Fazla hayrete düşme.
Sözün tekrarlanmasını isteme. İnsanları güldürecek ve kendini maskara edecek sözlerden sakın.
Ey oğul!
Kimse hakkında ayıp tutma.
Ey oğul!
Senden bir şey istenildiği zaman, elinden geliyorsa vermeye çalış.
Birinden bir şey istediğinde de fazla ısrar etme.
Ey oğul!
Acizliğini ve fakirliğini hiç kimseye, hatta ailene dahi açma ki, onların yanında itibarın düşmesin, sözünü dinlemez olmasınlar.

Kişi doğduğu yere gittiğinde seferi olur mu?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık