Müslüman olmayan ebeveynin, Müslüman olan ebeveyn gibi çocuğu üzerinde hakkı var mı?


  • Oluşturulma Tarihi : 04.09.2025 08:49
  • Güncelleme Tarihi : 04.09.2025 08:49

İslam, ana-baba hakkını çok önemser ve kutsal kabul eder. Öyle ki İslam’da cennetin bir yolu da anne babanın rızasından geçtiği kabul edilmektedir. İslam, evlada anne ve babasına karşı hürmetkâr ve aynı zamanda hizmetkâr olmasını emretmektedir. Nitekim yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de Mealen bu konuda: “Anne ve babana of bile demeyeceksin” (Îsra, 17/ 23) buyrulmaktadır. Onun için evlat daima anne ve babasının emrinde ve hizmetinde olması gerekir. Şu kadar var ki, anne ve babasına yaptığı hürmet ve hizmet, İslami durumuna zarar vermeyecek şekilde olmalıdır. Yani ihtiyaçlarını dinî esasları ihlal etmeden karşılayacak. Nitekim Hz. Peygamber döneminde birçok sahabenin ana-babaları ilk günlerde İslâm’ı kabul etmemiş, hatta İslâm’ın zıddı bir putperestlikte kalmışlardı. Bunlar da evlatlarına baskı yapıyor, İslâm’ı terk etmelerini istiyorlardı. Gelen vahiyle, ana-babanın İslâm’a aykırı isteklerine uymamak gerektiği emredildi, ama onları bütünüyle de terk etmemek gerektiği bildirildi. Mümkün olduğu kadarıyla hizmetlerinde bulunmayı, dinî emirlere zıt düşen isteklerine uymadan gönüllerini almaya çalışmaları emredildi. Buna göre her çocuk anne ve babasına bakmak, emir ve isteklerini yerine getirmek zorundadır. Ama istekleri İslam dininin esas ve emirleri ile çatıştığı anda onların bu isteğini yerine getirmeyecektir. Faraza anne ve baba İslam’dan ayrıl veya namaz kılma diyorsa evlat bu isteklere boyun eğmeyecektir. Eğmek zorunda da değildir. Eğmesi durumunda ise günahkâr olur. Dolayısıyla anne ve baba ister Müslüman olsun ister gayrı Müslim olsun evladının üzerinde aynı hakkı vardır.

Banyonun lavabosunda abdest almamızda bir sakınca var mı?

Abdest alınan yerin temiz olması esastır. Ancak günümüzde temizlik amacıyla tanzim edilen mekânlarda genellikle banyo, lavabo ve klozetler birlikte yer almaktadır. Bu durumdaki banyolarda, necaset bulunmadığı için abdest almak veya banyo yapmakta sakınca yoktur. Banyo, lavabo ve klozetlerin farklı mekânlarda yer aldığı evlerde, abdest almaya müsait bir yer varken, tuvalette abdest alınmaması daha uygun olur. Sadece tuvalet amacıyla kullanılan mekânlarda abdest veya gusül abdesti almak zorunlu olduğu durumlarda, üzerine necaset sıçratmamaya özen gösterilmeli ve bunun için gerekli tedbirler alınmalıdır
Verilen yardımı harama harcayacağı kesin olan dilenciye para vermek caiz mi?
Bir günlük yiyeceği bulunan kimsenin dilenmesi dinen haramdır. Sıhhati yerinde olan, çalışacak ve ticaret edebilecek halde olan kimsenin de, yiyecek, içecek veya bunları almak için para istemesi, dilenmesi uygun değildir. Ancak aç veya hasta olanın yiyecek istemesinde bir sakınca yoktur. Fakat parasını harama sarf edene sadaka verilmez. Yani fakir diye dilenci, diye birisine para veriliyorsa o da gidip bu parayla içki içiyorsa, kumar oynuyorsa ona para verilemez.
Buna göre eli ayağı tutan, çalışabilecek sıhhatte olanın bir günlükte olsa iaşesi olanın dilenmesi dinen uygun değildir.


Günün Ayeti
Yine O’nun ayetlerindendir ki, size hem korku ve hem de umut vermek için şimşeği gösteriyor. Ve gökten bir su indiriyor da onunla yeryüzüne ölümünden sonra hayat veriyor.
Rûm, 30/24.


Günün Hadisi
“Evinizde namaz kılınız.”
Buhârî, “Ezân”, 81.


Günün Sözü
“Akıldan büyük hazine, cehaletten daha ileri fakirlik, danışmaktan daha kuvvetli destek yoktur.”
Halife Mansur


Günün Duası
Allah’ım bizi helalından yiyen ve helalından yedirenlerden eyle.


Bunları biliyor muyuz?
Nehar-i Şer’i nedir?
Şer’î gündüz anlamına gelmekte olup, imsak vaktinden başlayıp, güneşin batışına kadar geçen zaman diliminin ismidir. İmsak vakti, fecr-i sâdık da denilen tan yerinin ağarmasıdır.


Günün Nüktesi
Niçin kabul edilmiyor?
İbrahim Ethem Hazretlerine dualarımız niçin kabul olmuyor? diye soranlara kalpleriniz sekiz haslet üzere ölmüştür, diye cevap veriyor.
1.Allah’a inanıyorsunuz, fakat itaat etmekte hakkını yerine getirmiyorsunuz.
2. Kur’an okuyorsunuz, fakat mucibince (gereğince) amel etmiyorsunuz.
3. Peygamberi sevdiğinizi söylüyorsunuz, fakat sünnetine uymuyorsunuz.
4. Cehennemden korktuğunuzu söylüyorsunuz, fakat bütün işleriniz de kendinizi cehenneme hazırlıyorsunuz.
5. Cenneti sevdiğinizi iddia ediyorsunuz, fakat ona hazırlanmıyorsunuz.
6. Ahirete inanıyorsunuz, fakat ölümden korkmuyorsunuz, ahiret için hazırlık yapmıyorsunuz.
7. Nimetleri yiyip, içiyorsunuz, fakat şükretmiyorsunuz.
8. Başkalarının kusurunu araştırıyor, fakat kendi kusurlarınızla meşgul olmuyorsunuz.

Müslüman olmayan ebeveynin, Müslüman olan ebeveyn gibi çocuğu üzerinde hakkı var mı?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık