2

Dönülmez Akşamın Ufkundayız


  • Oluşturulma Tarihi : 01.09.2018 09:56
  • Güncelleme Tarihi :

Üniversite de çok sevdiğim bir hocam İktisada Giriş dersinde bizlere; İktisat bilmek güzel şey, öğrenirseniz bilirsiniz ama bu bilgi sizi mutlu etmez derdi. Çünkü neyin, neden, nasıl olduğunu, olacağını bilirsiniz.
Sene 2018 Ağustos’un en sonu, bugün dolar 6.84’ü euro 8 TL’yi gördü. Bürokratların yeterli çabayı göstermediğini düşünenlerdenim. Yapısal uyarlama diyoruz, ithalatı daraltıp ihracatı artırarak cari açığı kısalım diyoruz, tasarruf yapalım tüketim çılgınlığına bir dur diyelim diyoruz. Olmuyor, olmuyor, olmuyor.
Türkiye’nin en önemli sorunu ne diye kafa yorduğumuzda genellikle ileri teknoloji üretememe sorununda karar kılınıyor. İhracat rakamlarımız içerisinde, yüksek teknolojili ürünlerin payının düşük, ithalatımızda ise tam tersi bir durumla karşı karşıya kalıyoruz. Zira son açıklanan rakamlara göre Temmuz ayı ihracat miktarımızın yalnızca %2.8 gibi bir kısmı yüksek teknolojili nihai mallardan oluşurken, bu ithal ettiğimiz ürünlerde %13.5. Türkiye ileri teknoloji talep eden bir ülkeyken, üretim arzı düşük ve orta teknolojili ürünlerden oluşuyor. Bu da daha fazla dışarıdan ürün ithal edilmesine, netice de ise cari açığa neden oluyor.
Türkiye de arz ve talep uyuşmazlığı cari açığa neden oluyor. İç piyasada arz ve talebin birbirini desteklemesi için yüksek teknolojili üretim oranının artırılması gerekiyor. Bu şu demek; Kendi mobil cihazımızı, arabamızı, bilgisayarımızı, klimamızı vb aklınıza gelebilecek, kullandığımız yabancı menşeli her ne varsa üretip, iç piyasaya sunmamız gerekiyor.
Yoldan geçen herhangi birini çevirin bu ekonomi nasıl iyiye gider, refah nasıl yükselir diye sorun, vereceği cevap üretmeden tüketmenin bedelini yoksullukla ödüyoruz. Arabayı, telefonu üret bak bakalım nasıl yoluna giriyor işler diyecektir.
Ben size asıl sorun, sorunun çözümünden bahsedeyim. İhtiyacımız olan bilgi üretimini sağlayacak nesilleri yetiştirmenin yolu eğitimde yapısal reformlardır. Yani sil baştan yeni bir eğitim sistemi. 21.yy gerçekleriyle örtüşen, ezberci değil yoruma, sürekli öğrenmeye dayalı, teknoloji ile iç içe bir eğitim.Dönülmez akşamın ufkundayız. Eğitim sorunu ya çözülecek ya da yine hüsran. Bilgiyle kalın.

Dönülmez Akşamın Ufkundayız
Düzgün Yalçınkaya
Yazarımız Kim ?

Düzgün Yalçınkaya