Sayfa Yükleniyor...
Bu hafta İzmir için hareketli bir hafta oldu. Özellikle bürokrasiye yabancı bir şehir olan şehrimizde ekonomik bir forum düzenlendi. 25-26 Ekimde düzenlenen foruma katılanlardan bazı isimler şöyleydi. Başbakan Binali Yıldırım, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Yunanistan Ekonomi ve Kalkınma Bakanı Dimitri Papadimitriou, Türkiyenin önde gelen akademisyen, CEO ve birlik başkanları. Forumun açılış konuşmasını yapan Başbakanımız Binali Yıldırım; Ege Türkiyenin dünyaya açılan kapısıdır diyerek Egenin önemini vurguladı.
Biraz Ege Bölgesi ihracat ithalat rakamlarına bakalım. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) internet sitesinde yayınlanan 2017 yılı ilk 9 aylık verilerine göre 81 ilin yaptığı toplam ihracat yaklaşık 106 milyar dolar civarında. Ege Bölgesindeki 9 ilin 9 aylık ihracatı yaklaşık 13 milyar dolar civarında. Bu da yurtdışına ihraç ettiğimiz her 8 dolarlık ürünün 1 dolarının Ege Bölgesinden olduğu anlamına geliyor. İstanbulun tek başına ülke ihracatımızın yaklaşık yarısını karşıladığı düşünülecek olursa Ege Bölgesinin ülke ekonomimize katkısı ve önemini tartışmamıza gerek yok.
Foruma konuşmacı olarak katılan 9 Eylül Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü başkanı benim de hocam olan Prof.Dr. Yaşar Uysal forumda yaptığı konuşmada; koltuğa oturanların koltuktan daha değerli olması gerektiğini, ülkedeki en önemli konunun doğru insanların doğru yerlere getirilebileceği mekanizmayı oluşturmak olduğunu söyledi. Türkiyenin küresel rekabet endeksinde 53. sırada olduğunu söyleyen Uysal; küresel rekabet sıralamasında ilk 20 sıraya gelmeden en büyük 10 ekonomi içerisinde yer almamızın mümkün olamayacağını söyledi. Türkiyenin toplumsal gelişimine bakıldığında, üretim bakımından sanayi toplumunda iken, tüketim bakımından bilgi toplumu olduğuna değinen Uysal, Türkiye de talebin elektronik ürünler üzerinde olduğunu, ihraç ettiğimiz 4 ton buğday ile 1 cep telefonu alabildiğimizi, bunun da üretim deseni ile talep desenindeki uyuşmazlığı gösterdiğini söyledi.
Ege Ekonomik Forumunun umut verici bir adım olduğunu belirtmeliyim. Dünyada Türkiyenin hak ettiği yere gelmesi için çok çalışıp daha çok okumamız gerektiğini artık bilmeyen kalmamıştır diye düşünüyorum. Bir an önce ihracat rakamlarımızı artırmalı, ithalat rakamlarımızı daraltmalıyız. Şimdiye kadar hep gerisinden geldiğimiz sanayi devrimlerinin dördüncü ayağı olarak adlandırdığımız sanayi 4.0 üretim modeline bir an önce ayak uydurmalı, dünya talep desenine uygun üretimi yapmalıyız. Dünya ticaretini bir pasta olarak düşünecek olursak güzel ülkemize düşen pay, bizi tatmin edecek büyüklükte değil. Çalışacağız, işi ehline vereceğiz, çalışacağız. Pastayı bizim paylaştıracağımız günleri görme umudu ile
Bilgiyle kalın.