Bugün 2 Ekim Dünya Şiddete Hayır Günü.
Şiddet, bu dünyada asla görmek istemediğimiz bir olgu. Çünkü şiddet, güçlünün güçsüzü ezdiği, ahlaki açıdan oldukça kötü bir eylemdir. Can dostlara şiddet, kadına şiddet… Ülkemizde en çok gözlemlediğimiz şiddet türleri ile her gün iç içe yaşıyoruz. Her gün şiddet haberleri ile doluyor medya kanalları.
Şiddetin psikolojik boyutlarına bakacak olursak; aşağıdaki şu durumlardan kaynaklandığını görüyoruz. Şiddet eyleminin gerçekleşmesinin psikolojide birkaç temel açıklaması vardır: İlki; öfke ve dürtü kontrol sorunları: Kişi duygularını sağlıklı ifade edemez ve öfkesini şiddet yoluyla dışa vurur. İkincisi; öğrenilmiş davranış. Yani çocuklukta aile içinde ya da çevrede şiddet gören ya da tanık olan kişiler, bunu normal bir çözüm yolu olarak öğrenebilir. Üçüncü faktör; güç ve kontrol arzusu. Bazı bireyler başkaları üzerinde hâkimiyet kurmak için şiddete başvurur. Dördüncü faktör; stres, travma ve psikolojik rahatsızlıklar. Bu da yoğun stres, alkol-madde kullanımı, kişilik bozuklukları veya geçmiş travmalar şiddeti tetikleyebilir. Son olarak toplumsal ve kültürel etkenleri sayabiliriz. Şiddeti meşru gören veya ödüllendiren sosyal ortamlar, bireyin şiddete yönelme olasılığını artırır.
Şiddetle ilgili; araştırmalarda kritik dönemin çocukluk çağı olduğunu görebilirsiniz. Yani az önce saydığım faktörler çocukluk çağında doğru yetiştirme tarzıyla bertaraf edilebilir faktörler. Bu sebeple ebeveynlere büyük iş düşüyor. Anne ve baba çocuklarını yetiştirirken; şiddeti çağrıştıracak eylemlerden kaçınmalı, çocuklarını sevgi temeline dayanarak büyütmeli. Çünkü aile içinde sevilen sayılan çocuk dışarda da sevilir ve saygı görür. Şiddete meyli de azalır. Tabi altta yatan büyük bir psikolojik rahatsızlık yoksa!
Bugün kutlanan Dünya Şiddete Hayır Günü kapsamında buradan bu yazıyı okuyan tüm okurlara sesleniyorum. Bu tür günler bazı toplumsal meselelerde farkındalık yaratmak açısından oldukça önemli. Siz de şiddet konusunda farkındalığınızı artırmaya çalışın. Can dostlarımız olan hayvanları sevin mesela. Kadına şiddet olayları son bulsun artık bu topraklarda. Medeni bir toplum olalım. Sıkıştığımız zaman şiddete başvurarak çözüm aramak yerine iletişim kurarak, empati kurarak çözüm arayalım. İnsan olduğumuz bilincini bu şekilde hatırlayalım. Olur mu? Hoşçakalın!