2

Otto von Bismarck ve Almanya


  • Oluşturulma Tarihi : 19.10.2022 07:01
  • Güncelleme Tarihi :

Bugün size Otto von Bismarck’ı anlatacağım. Bilgileri Wikipedia’dan derledim. Otto von Bismarck (1 Nisan 1815 - 30 Temmuz 1898), 19. yüzyılda, bağları kuvvetli olmayan bir konfederasyon olan Almanya’nın birleşmesinde önemli rol oynayan ve Birleşik Almanya’nın ilk Şansölyesi olan Alman devlet adamıdır. Bismarck-Schönhausen Kontu ve Lauenburg Dükü olarak da anılan Otto von Bismarck, Yeni Almanya’yı kan ve demir politikasına göre kuracağını söylediği için kendisine Demir Şansölye adı verilmiştir. Tam adı Otto Eduard Leopold von Bismarck-Schönhausen olan Bismarck, 1 Nisan 1815’te Prusya’da Brandenburg’un küçük bir kasabasında, büyük arazi sahibi bir aristokratın oğlu olarak dünyaya geldi. Berlin’de lise eğitimini tamamladıktan sonra Göttingen Üniversitesi’nde hukuk okudu. Güçlü bir fiziksel yapıya sahip olan Bismarck vaktini ava gitmek ve ata binmek ile geçirirdi.[1] 1847’de Federal Meclis (parlamento) üyeliğine seçildi. Bismarck, eski yönetim biçimini korumaktan yana olduğu için Almanya’yı sarsan 1848 Devrimleri’nin, askerî güç kullanılarak bastırılmasını savundu. 1859’da Rusya, 1862’de de Fransa büyükelçiliğine getirildi. Ocak 1861 tarihinde tahta çıkan Prusya kralı I. Wilhelm’in askerî harcamaların artırılması yönündeki çabaları, Prusya parlamentosundaki liberaller tarafından engellenmiştir. Bunun üzerine I. Wilhelm, muhafazakârların da desteklediği Bismarck’ı başbakanlığa atamıştır. 22 Eylül 1862 tarihinde göreve başlayan Bismarck, meclisteki ilk konuşmasında büyük sorunların “kan ve kılıçla” çözülebileceğini belirtmiştir. İzleyeceği politika da hep bu temele dayanacaktır. Bismarck, Almanya’da kapitalizmin sanayide ve ticarette gelişmesini desteklemek için, eski karşıtları olan liberaller ile iş birliği yaptı. Bununla beraber katoliklere ve siyasal temsilci Merkez Partisi’ne karşı yeni devletin düşmanları olduklarını ileri sürerek savaşıma girişti. Kulturkampf (Kültür Savaşı) adı verilen bu uygulama katoliklerin direnişi ve Bismarck’ın Almanya’yı yeni ortakları olan tutucuların yardımıyla yönetmek istemesi nedeniyle 1878’de son bulmuştur. Bismarck, ilk işi olarak meclisi dağıttı ve kralın otoritesinin üstünde bir güç tanımadığını açıkladı. 1863 yılında Polonya’da çıkan bir ayaklanmada Rusya’yı destekleyen Bismarck, bu ülkeyle ilişkilerde bir yumuşama sağladı. Ardından Fransa ile bir ticaret antlaşması imzaladı. Bu antlaşma, Prusya’nın denetimindeki ve diğer Alman prensliklerinin de katılmış olduğu gümrük birliği için de geçerli bir antlaşmadır, dolayısıyla Avusturya antlaşmanın dışında tutulmuş oldu. Almanya’nın ulusal birliğini kurmak için yola çıkan Bismarck, Avusturya’yı da yanına alarak, "Cermen Konfederasyonu" adına 1864’te Danimarka’ya savaş açtı. Nüfuslarının büyük çoğunluğu Alman asıllı Schleswig ve Holstein düklüklerini Danimarka krallığından aldı. Bu iki düklükten Schleswig, Prusya, Holstein de Avusturya tarafından ilhak edildi.

Ertesi yıl, uyguladığı diplomasiyle Fransa ve Rusya’nın tarafsızlığını sağlayarak 1865’te, Holstein’i işgal eden Bismarck, Germen Konfederasyonu’nun sona erdiğini ilan ederek Prusya ordularını Bohemya’ya sürdü. 1866 yılında Sadowa’da Avusturya ordusu yenilgiye uğramıştır. Buna karşın, hiçbir direnci kalmayan Avusturya karşısında ilerlememiştir. Gerçekte ordularını Viyana’ya sürebilecek olanağı vardı. Bismarck, ileriki yıllarda Avusturya’ya bir müttefik olarak ihtiyaç duyacağını hesaplamıştır. Savaşın ardından yapılan antlaşmayla Avusturya, Prusya’nın önderlik ettiği Kuzey Alman Konfederasyonu’ndan çıkarıldı. Bu çatışmalar sırasında Prusya’ya cephe alan Alman prensliklerinin üzerine giden Bismarck, bu prensliklerin topraklarını ilhak etti. Bütün bu gelişmelerin sonucunda Orta Avrupa’da “Alman birliği” bir federasyon çatısı altında oluşturulmasının ilk atılımlarıdır.

Hemen ardından halk tarafından seçilen temsilcilerden oluşan bir parlamento, Reichstag, ve Alman Federasyonu’nu oluşturan devletlerin atadıkları temsilcilerden oluşan Federal Konsey, Bundesrat kuruldu. Bismarck, güneydeki Alman devletlerini de Prusya’nın denetimi altına almak istiyordu. Ama bunu sağlamak için Fransa’yla bir çatışma nedeni gerekiyordu. 1870’te, Fransa, Kral Wilhelm’den İspanya tahtı üzerindeki haklarından vazgeçmesini, İspanya tahtına Prusya Hohenzollern Hanedanından Leopold’ün getirilmemesini istemesi, Bismarck’a aradığı fırsatı sağladı. Yine diplomasiyle Rusya ve Avusturya’nın yansızlığını sağladı. Kral Wilhelm’in buna karşı çıkmasının ardından Fransa ve Almanya çatışma ortamına sürüklendi. Kral III. Napolyon komutasındaki Fransız kuvvetleri, Sedan Muharebesi (1870)’nde yenilgiye uğradı. 1871 tarihinde düzenlenen Frankfurt Barışı ile Fransa, Alsace ve Lorraine endüstri bölgesini yitirmesi yanı sıra savaş tazminatı ödemek zorunda kaldı. Bismarck bu savaşta henüz Alman birliğine katılmamış olan güneydeki Alman devletlerini de safına çekmeyi başarmıştır.

Otto von Bismarck ve Almanya
Halil Yaylak
Yazarımız Kim ?

Halil Yaylak