Sayfa Yükleniyor...
Yeni eğitim-öğretim dönemi başladı. Milyonlarca öğrenci ders başı yaptı. Tüm öğrencilerimize derslerinde başarılar dileriz. Her okul döneminde olduğu gibi bu yılda okullarla beraber trafik yoğunluğu arttı. Büyük şehirlerde bir yerden bir yere gitmek zorlaştı. Şoförlerimizin bu yoğunlukta daha stresli olduklarını biliyorum ama dikkatli olmalılar. Özellikle okul önlerinde araç kullanırken 2 kat daha dikkatli davranmalılar. Biliyorsunuz ülkemizde yol tümsekleri var. Çoğu medeni ülkede olmayan bu uygulama bizde neden var diye sorarken yönetimden önce kendimizi sorgulamalıyız. Çünkü hepimiz bilinçli olsak ve okul tabelasını gördüğümüzde hızımızı kessek çocuklarımıza öncelik versek böyle bir sorunda ortadan kalkardı.
Eğitim döneminin trafik ayağını kapadıysak diğer bir konuya gelelim: Ders kitapları… Bilindiği gibi devlet ders kitaplarını yıllarca ücretsiz olarak dağıtıyor. Sosyal devlet anlayışı açısından bu önemli bir uygulama. Nitekim gördüğüm ve duyduklarım bu ders kitaplarının yetersiz olması! Bu yetersizlik kavramı neye göre oluştu? Benim şahsi fikrim velilerden kaynaklandı. Sebebini de hemen açıklayayım; son zamanlarda çocuklar üzerinden veliler birbirleriyle yarışıyor. Parası olanlar diğer rakip gördüğü ailelerden daha iyi bir özel okula çocuğunu göndermeye çalışıyor. Devlet okulunda ise yarış öğretmen üzerinden dönüyor. Belki iyi olan belki de kendini öyle kabul ettirmiş öğretmenler için veliler çocuğunu onun sınıfına yazdırmak için müthiş çaba sarf ediyor. Sonra da başlıyorlar bizim hocamız şöyle iyi böyle iyi diye diğer aileye hava atmaya. Şimdi asıl çarpıcı şeyi söyleyeceğim; öğretmenin iyi olmasının en önemli ana kriteri yardımcı kitap aldırması. Evet yanlış duymadınız öğretmen devletin verdiği kitapları yetersiz olduğunu söyleyip yine devletin kitaplarından 3 katı yardımcı kitap alınmasını istediğinde o öğretmenden daha başarılısı olmuyor. Peki çocuklara ek kitap aldırmayan öğretmenler ne oluyor. Onlar ise bu işi bilmeyenler olarak kabul ediliyor. Böylece öğretmenler kendilerini kanıtlamak için daha fazla kitap önerisinde bulunuyor. Bunun sonucunda ise velilere önemli bir gider kalemi yazılırken öğrencilerin belindeki kitap yükü artıyor. Buna ek olarak da çocuklar kitapların içine gömülüyor. Kendilerine zaman ayıramıyor.
Şimdi spordan size bir örnek vereyim. Siz kendi vücut hacminizin dışına çıkarak gerekenden daha fazla ağırlık kaldırırsanız sizin kaslarınız gelişmez. Hatta kas kaybı bile yaşayabilirsiniz. Çocuklara da alabileceklerinden daha fazla ders sorumluluğu yükleyerek onlara iyilik yapmıyoruz. Onların hem çocukluklarını çalıyoruz hem de başarılı olma ihtimalini zayıflatıyoruz. Peki bunu neden mi yapıyoruz: Aile misafirliğinde diğer aileye hava atmak için….