2

Harezmşahlar Devleti


  • Oluşturulma Tarihi : 05.03.2022 08:11
  • Güncelleme Tarihi :

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Harzemşahları anlatacağım. Bilgileri Wikipedia’dan derledim. Harezmşahlar veya Harzemşahlar Devleti Orta Asya’da Harezm bölgesinde Kutbeddin Muhammed Harezmşah tarafından kurulan Türk-İran geleneğine dayalı bir devlettir. Bu devlet, Anadolu Selçuklu Devleti ile 1230 yılında yapılan Yassı Çemen savaşı sonucunda iyice zayıflamış, 1231 yılında Celaleddin Harezmşah’ın ölümü ile yıkılmıştır. Amuderya bölgesi Orta Çağ’da “Harezm” (Harizm) ve hükümdarlar “Harezmşah” olarak anılırdı. XI. yüzyılın sonlarına doğru bu bölgede kurulan yerli etnik bir topluluk olan ve Türkçe konuşan yerel halkın kurduğu bu devletin adı da Harezmşahlar’dır.

Buranın adı “Harezm” olduğundan, öteden beri burada hüküm sürenlere “Harezmşah” denilmiştir. Kapladığı Alan: (5.000.000 km 2) İran, Güney Kafkasya, Dağıstan, Umman Denizi, Afganistan, Maveraünnehir, Harzem, Balkaş ile Aral Gölleri arasıdır. Harezm bölgesinde Büyük Selçuklu Devleti’ne bağlı olarak merkezden atanan valilerle yönetilen bu eyalette, Anuş Tekin zamanında serbest yaşamaya başlanmıştır. 1128’de Harezm valisi olarak atanan Atsız döneminde yarı bağımsızlık kazanmıştır. Anuş Tekin’in oğlu Kutbeddin Muhammed, Selçuklulara bağlı kalarak, “Harezmşah” unvanı ile bu bölgenin valiliğini üstlenmiştir. Kutbüddin Muhammed’in ölümünden sonra yerine geçen büyük oğlu Atsız, 1141’de Büyük Selçuklu Sultanı Ahmed Sencer’in Katvan Savaşı’nda Karahitaylar tarafından bozguna uğratılmasından istifade ederek Selçuklulara karşı isyan etmiş ve 1142’de Horasan’a saldırarak Merv ve Nişabur’u işgal etmiştir. Ancak 1143 ve 1147’de Ahmed Sencer Atsız’a karşı cezalandırıcı seferini düzenlemiş ve ikinci seferde Atsız yönetim merkezi olan Urgenç’i kaybederek teslim etmiştir. Başka bir kaynakta ise Oğuz ve Müslüman oldukları ve saray kökenli oldukları için Sencer’e bağlı kalmayı kabul ettikleri yazmaktadır. Atsız ve Atsız’ın ölümünden sonra tahta geçen oğlu İl Arslan’ın devirlerinde hem Irak Selçukluları hem de Kara Hıtay ila mücadele edildi. Nitekim İl Arslan, Sultan Sencer’in ölümü üzerine bağımsızlığını ilân etti.

İl Arslan’ın oğlu Alaaddin Tekiş, kendisini Selçukluların devamı ve varisi olarak görmüş ve “Sencer” unvanını kullanmıştır. Tekiş, 14 Ekim 1182’de Buhara, 1183’te Cuzcan ve Mazenderan, 18 Mayıs 1187’de Nişabur, 1192’de Rey ve Tahran’ı fethetti. Daha sonra Karahitay’a yöneldi bu devletin ordularını mağlup ettikten sonra ve 1194’te Rey’de II. Tuğrul Bey’in ordusunu yenerek Irak Selçukluları’na saldıran Emevî hilafetini destekleyen Arap olan Abbasî düşmanları yok etti ve Batı İran’ı topraklarına kattı. Alaaddin Tekiş’in oğlu olan Alaaddin Muhammed döneminde 1204’te Herat, 1206’da Belh, Cuzcan, Toharistan, Sistan, Sicistan, 1207’de Semerkant, 1210’da Taberistan ve Maveraünnehir alındı. 1210’da Gurlular ortadan kaldırıldı, 1212’de de Karahanlı Devleti’ne son verilerek tüm toprakları Harzemşahlara katıldı. 1211’de Taşkent, Fergana, Mekran ve Belucistan, 1223’te Kazvin ve Azerbaycan fethedildi. Alaaddin Muhammedin en büyük rüyası Çin’i ele geçirmekti. Fakat bu dönemde Moğollar Çin’i alarak büyük güç haline gelmişlerdi. Siyaset gereği Moğol tehlikesini görmüş ve Moğollarla iyi geçinmeye çalışmıştır. Moğollarla ticaret anlaşması imzalamıştır.

Harezmşahlar Devleti
Hulusi Yeğmen
Yazarımız Kim ?

Hulusi Yeğmen