Sayfa Yükleniyor...
m.tayyar65@gmail.com
980 yılında günümüz Özbekistan topraklarında Buhara yakınlarında Afşana kentinde doğdu. Babası Samanoğlu beyliğinde saygın bir eğitimci, iyi bir bilim adamıydı. O da babasının yolundan gitti. Gözlerindeki deha kısa sürede herkes tarafından fark edilmesine vesile oldu.
Daha dokuz yaşındayken Kuran-ı Kerim’i ezberledi. Döneminin ünlü bilginlerinden ders almaya başladı. Matematik, astronomi ve tıp alanına yöneldi. Kısa sürede ders aldığı öğretmenlerine ders vermeye başladı. Yaşı ilerledikçe tıp bilimine merak saldı. Yaptığı çalışmalarla yalnız doğuda değil Asya ve Avrupa’nın her köşesinde adı anılır olmuştu.
Daha on sekiz yaşındayken doktor unvanını kazandı. Ününe ün kattığı olay ise Samani hükümdarının onulmaz derdine deva bulup sağlığına kavuşturması oldu. Artık yirmi bir yaşına geldiğinde tüm dünya onu tanıyordu.
Bu bilgisine rağmen düzensiz bir hayatı vardı. Yani gezgin olarak hep dolaştı. Gezerken de hem değişik hastalıklar tanıdı hem de o hastalıklara çare buldu.
Gezgin olması hem daha çok tanınmasına hem de bilgisine bilgi katmasına vesile oldu. Günümüze kadar gelen tam 450 makalesi yer almaktadır.
En büyük eseri ise “Kita-bu’ş Şifa” (Sağlık Kitabı)adlı eseridir. Bu öyle bir kitaptır ki insanlık tarihinde tek bir kişi tarafından yazılan en kapsamlı kitaptır. Kitabın içeriği başta tıp olmak üzere matematik, fizik, astronomi, müzik ve metafiziktir.
Yaşadığı çağda tıp dünyasının en üstünde bulunan ve “Tıp Dünyasının Prensi” lakabını Avicenna, Avrupa’da fotoğrafta görüldüğü gibi tahta oturtulmuştur.
Fotoğrafın sağ tarafında ünlü tıp bilimci Hipokrat, sol tarafında ise Bergamalı yine döneminin tıp uzmanı ve filozofu Galen vardır. Resimden de anlayacağınız üzere Avicena ortada ve kral tacı, asası ile lider konumundadır. Bu fotoğraf hala Avrupa’da özellikle Fransa’daki kimi üniversitelerin Tıp eğitimi veren bölüm duvarlarında asılıdır.
Peki, Bu Avicenna kimdir?
Avrupa’da 600 yıl boyunca kitapları okutulan ünlü Müslüman filozof ve tıp alimi İbn-Sina’dır. Birçok Yunan filozofun eserini çeviren ve bilinmeyen onlarca filozofu Avrupa’ya tanıtan İbn-i Sina’dır. Avrupa kendi filozoflarından bihaberken İbn-i Sina bu filozofların eserlerini derinlemesine incelemiş ve kendi bilgisiyle harmanlayarak tüm dünyaya örnek olmuştur.
İbn- Sina’nın tıp tarihine yaptığı en büyük yenilik ise ameliyatlar sırasında kullanılan anestezi yöntemidir. Bu yöntemle günümüz anestezinin babası sayılır.
Şu an dahi Avrupa’da İbn-i Sina’ya gereken önem verilirken gençlerimizin bu konuya hâkim olmaması gerçekten üzücü bir durumdur. Türk-İslam dünyasında yetişen nice filozoflar var ki hala onların ilim ve bilimi ışığı altında çalışılıyor.
Lakin ne hikmetse bunlar sanki günümüz ders kitaplarında ya hiç yok ya da sadece birkaç satırda anlatılmaya çalışılıyor. Ülkemizde gençlerimize Türk-İslam filozofları tanıtılmalı ve bu konuda kültürümüze sahip çıkıp körü körüne batı hayranlığından vaz geçirmeliyiz.