Sayfa Yükleniyor...
Ne oldu çocukluğum?
Köşelerinde nefes nefes koştuğum
Odalar?
Ortalarında tahta at koşturduğum
Geniş sofalar?
Sofalarda gizli yuvalarım, gizli yerlerim? ...
Hani benim kurşun askerlerim?
Bir oda içinde kurduğum şehir,
Geçtiğim nehir? ...
(Çocukluk şiirinden)
Yedi Meşalecilerin kurucuları arasında yer alan Cevdet Kudret Solok’u ilk olarak üniversite yıllarında tanıdım. Gıptayla yazdığı kitaplara bakmıştım. Eserlerini tanıdıkça, hayatını araştırdıkça kendisine hayranlığım kat be kat arttı. Hele ki “Türk Edebiyatında Hikâye ve Roman” olan 3 ciltlik eseri Türk edebiyatının mihenk taşlarındandır. Kendisinin Türk edebiyatına katkıları, eserleri ve yorumları birer altın değerindedir. O bir şair, o bir yazar, o bir edebiyat tarihçisi, araştırmacısı ve avukattır.
İstanbul’da doğdu. Asıl adı Süleyman Cevdet Kudret’tir. 1934 yılında soyadı yasası dolayısıyla aldığı Solok soyadını, 1959’da birtakım zorunluklar sonucunda Kudret’e çevirerek aslına döndürdü. Babası Sadullah Efendi, Birinci Dünya Savaşı sırasında 1918 yılında Musul’da öldü. Annesi Hatice Hanım’dır. Numune-i İrfan İlkokulu ile Davutpaşa Ortaokulunu bitirdikten sonra İstanbul Erkek Lisesine yazıldı. Lisedeyken bir hastalık sonucu öğrenimine ara vermek zorunda kaldı. Yarım kalan öğrenimini 1930’da İstiklal Lisesinde tamamladı. İstanbul Darülfünunu Hukuk Fakültesini bitirdi (1933). Çeşitli liselerde ve Ankara Devlet Konservatuarında öğretmenlik yapmıştır. 1934’de Kayseri Lisesi’nde edebiyat öğretmenliğiyle işe başladı. 1937’de İhsan Nisari Hanım’la evlendi. Yayın Müdürlüğü emrinde İnönü Ansiklopedisi’nde edebiyat sekreteri olarak çalıştı. İstanbul ve Ankara’da avukatlık yaptı. Türk Dil Kurumu’nda redaktör, Bilgi Yayınevi’nde danışman olarak çalıştı. Siyasal Bilgiler Fakültesi, Basın Yayın Yüksek Okulu’nda öğretim görevlisi olarak ders verdi.
Yazın hayatında Nevzat Yesirgil, Abdurrahman Nisari, Suat Hizarcı gibi takma adlar kullanmıştır. Edebiyat hayatına Servet-i Fünun dergisinde, nazımla başlamıştır. Şiire hece ile başlar; sonradan serbest ölçülü şiirler yazar. Yedi genç yazar bir araya gelerek Yedi Meşale adında bir kitap çıkardılar.” Yedi Meşaleciler” olarak anıldılar. Yedi Meşale grubunun en çalışkan yazarı olarak bilinir. Birlikte Meşale dergisini çıkarmışlardır. Meşale Dergisi’nde, yalnızlık, özlem gibi bireysel konuları işleyen; buruk, içedönük, karamsar ve kırgın duygular yansıtan şiirler yayımlamıştır. Dergi kapandıktan sonra oyunlar yazmaya başladı. İnsanların psikolojik saplantılarını tiyatrolarında ele aldı. Oyunları Darülbedayi’de sahnelendi. Romanları hayatından izler (otobiyografik özellik) taşır. Süleyman’ın Dünyası adı altında toplanan romanlarında, (Sınıf Arkadaşları, Havada Bulut Yok, Karınca’yı Tanırsınız) Türk toplumunun iki Dünya Savaşı arasındaki 30 yıllık toplumsal kesitini yansıtmıştır. 1940’lı yıllarda çeşitli öyküler yazar. Bunlarda insana bakış açısını ortaya koyar. 1950 sonrası ise edebiyat tarihi araştırmalarına yönelir. Türk edebiyat tarihiyle ilgili önemli çalışmalara imza atmıştır. Çeşitli sanatçı tanıtım kitapları ve lise edebiyat kitapları yazmıştır. Deneme kitaplarında, edebiyat ve Türk diliyle ilgili çeşitli konular üzerine düşüncelerini dile getirmiştir. Cevdet Kudret, Ortaoyunu kitabından dolayı Türk Dil Kurumu Bilim Ödülü, Türk Edebiyatında Hikâye ve Roman kitabı için de Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü alır. Dil Derneği Türk Dili Onur Ödülü ve Edebiyatçılar Derneği Onur Ödülü sahibidir.
1974-1986 yılları arasında Bodrum’da yaşayan yazar daha sonra yaşamını İstanbul’da sürdürmüş; 10 Temmuz 1992’de ölmüştür. Kendisini rahmetle anıyorum.