2

ENİS BEHİÇ KORYÜREK


  • Oluşturulma Tarihi : 06.01.2022 07:50
  • Güncelleme Tarihi :

Şen günler, bir kırlangıç

Gibi vuruyor kanat.

Kederli günler, sanki

Kurulmamış bir saat.

Birinde, rüya tadı

Biri, kan içen cadı

İkisinin de adı:

Ömürden bir gün...Heyhat!

(Ömür şiirinden)

Enis Behiç, 27 Mart 1893’te İstanbul’da doğdu. Babası doktor yarbay İsmail Behiç Bey, annesi Fâika Hanım’dır. Çocukluğunu Makedonya’da geçirdi. İlköğrenimi özel öğretmenlerden ve babasından aldığı derslerdi. Lise öğreniminin büyük bir bölümünü ise Selânik ve Üsküp liselerinde gördükten sonra İstanbul Lisesi’nde tamamladı. Mülkiye Mektebi’ni bitirdi. Hariciye NezâretiUmûr-ı Ticâriyye Şubesi kâtipliğine tayin edildi. Bir süre Bükreş Konsolosluğu’nda, ardından Budapeşte Başkonsolosluğu’nda görev yaptı. Aynı yerde çalışan şair Müftüoğlu Ahmed Hikmet ile tanıştı ve ondan etkilendi. Budapeşte’de iken Türk-Macar dostluğunun pekişmesinde, Gülbaba Türbesi’nin yeniden ziyaretgâh ve müze haline getirilmesinde büyük hizmetleri oldu. Kasım 1919’da yurda döndü. Millî Mücadele yıllarında Müdâfaa-i Milliye Teşkilâtı’na katıldı. Edirne Vilâyeti Umûr-ı Hukūkıyye müdürlüğüne getirildi. 1925’te Ankara’da Ticaret Vekâleti baştercümanlığı, 15 Şubat 1926’da Ticaret Mukaveleleri Dairesi başkan yardımcılığı, 1930-1936 yılları arasında Başbakanlık Yüksek İktisat Meclisi umumi kâtipliği, Ekim 1936’da İktisat Vekâleti İş Dairesi başkanlığı görevlerinde bulundu. Çalışma Bakanlığı müsteşarlığına tayin edildi. Demokrat Parti’den Zonguldak milletvekili adayı oldu; ancak seçilemedi. Ölümüne kadar bir daha kendisine resmî görev verilmediğinden son yıllarını sıkıntı içinde geçirdi.

Edebi kişiliğine gelecek olursak, Servet-i Fünun etkisi taşıyan ilk şiirleri 1912'de "Şehbal" dergisinde yayınlandı. Şiire arzu ölçüsüyle başlayan Enis Behiç, daha sonra Ziya Gökalp 'in etkisiyle hece ölçüsünü benimsedi ve Milli Edebiyat akımına katıldı.

Hiciv türünde yazdığı eserlerini “Akbaba” adlı mizah dergisinde yayımladı. Mizah türünde yazdığı eserlerinde “Çimdik” takma adını kullandı.

Ulusal duyguları ön plana çıkaran ve yiğitlik temalarını uç noktalara götüren şiirler yazdı. Bazı şiirlerinde biçim açısından hece kalıplarını kırma çabası da gösterdi.

1946'dan sonra mistik bir şiire yöneldi. İlk kitabını yayınladıktan sonra bir suskunluk dönemine giren şair, 1946'dan sonra bir çeşit mistisizmle Çedikçi Süleyman Çelebi adlı bir mevlevinin ruhuyla temas sonucu doğduğunu söylediği dini ve tasavvufi şiirler yazdı.

Eserleri: Miras (1927), Varidat-ı Süleyman Çelebi (1949), Miras ve Güneşin Ölümü (Ölümünden sonra, Dr. Fethi Tevetoğlu’nun incelemesiyle, 1951)

ENİS BEHİÇ KORYÜREK
Mehmet Tayyar Tanış
Yazarımız Kim ?

Mehmet Tayyar Tanış