Mithat Cemal Kuntay


  • Oluşturulma Tarihi : 31.08.2023 06:27
  • Güncelleme Tarihi :
Mithat Cemal Kuntay

Edebiyat sevgisini annesinin çocukken kendisine okuduğu Nâmık Kemal’in Cezmi romanından alan Mithat Cemal şiire idâdî yıllarında). Dönemin edebiyat çevrelerini, özellikle aralarında sıkı bir dostluk kurulacak olan Mehmed Âkif’i tanımıştır (1903). II. Meşrutiyet’ten önce jurnal edilerek kısa bir süre tutuklandığından (8 Mart 1906) Mehmed Âkif bu olayı düşünerek II. Meşrutiyet’ten sonra yazdığı “İstibdat” adlı şiirini Mithat Cemal’e ithaf etmiştir. Şiir, tiyatro, antoloji, roman, biyografi ve araştırma alanlarında eser veren Mithat Cemal zaman zaman gazetelerde fıkra ve makaleler de yazmıştır. Edebiyat dünyasında asıl II. Meşrutiyet’in ardından Sırât-ı Müstakîm ve Tercümân-ı Hakîkat gibi dergi ve gazetelerde adını duyurmaya başlamış, daha çok kahramanlık ve vatan sevgisi temalarını işleyen şiirleriyle tanınmıştır. Tahran’da Millet Meclisi’ni topa tutan Muhammed Ali Şah’a hitaben Mehmed Âkif’le birlikte yazdıkları “Acem Şâhına” ve Resimli Kitap’ta yayımlanan “Elhamra” adlı şiirleriyle edebiyat çevrelerinin dikkatini çekmiştir. Hükümetin Çanakkale zaferinden sonra savaş alanına gönderdiği kırk kadar şair arasında bulunan Mithat Cemal’in en güzel hamâsî şiirleri 1331-1334 (1915-1918) yılları arasında yayımlanan Harp Mecmuası’nda çıkmıştır.
Aruz veznini kullanan ve aruzun son temsilcilerinden sayılan Mithat Cemal’in tarihî ve içtimaî konulu şiirlerinde Mehmed Âkif ile Yahya Kemal’in, epik şiirlerinde ise Abdülhak Hâmid’in etkisi görülür. Tarih sevgisi, geçmişin büyüklüğü ve güzel tarafları onun konuları arasında ilk sırada yer alır.
Mithat Cemal’e asıl şöhretini kazandıran eseri tek romanı olan Üç İstanbul’dur (İstanbul 1938). Eser, bazı edebiyat tenkitçileri tarafından yapısı ve tekniği bakımından zayıf, üslûbunun zorlama olduğu, yerli yersiz rastlantılara bol miktarda yer verildiği, gereksiz ayrıntılar, süslü ifadeler ve vecizeler ihtiva ettiği belirtilerek eleştirilmekle birlikte İstanbul’da II. Abdülhamid, Meşrutiyet ve Mütareke dönemlerinin toplum gerçeklerini yansıtması bakımından Cumhuriyet devrinin en önemli romanları arasında sayılmıştır. Roman dizi film haline getirilerek Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu televizyonunda gösterilmiştir (1983).
Bir süre idare hukuku hocası Hakkı Paşa’nın yanında onun yardımcısı sıfatıyla hitabet dersleri okuttan Kuntay, Adliye Nezâreti Hususi Kalemi’ne önce umumi kâtip, ardından müdür yardımcısı oldu. Birinci Hukuk Mahkemesi üyeliğinde bulundu. 1923’te kendi isteğiyle Beyoğlu 4. Noterliği’ne geçti ve ölünceye kadar bu görevi sürdürdü. 30 Mart 1956’da öldü ve Karacaahmet Mezarlığı’na eşi Nâile Hanım’ın yanına defnedildi.
 

Mithat Cemal Kuntay
Mehmet Tayyar Tanış
Yazarımız Kim ?

Mehmet Tayyar Tanış