Sayfa Yükleniyor...
22 Ocak’ta diğer yıllardan farklı olarak öğrencilerimize dijital karne verildi ve tatil sürecine girildi. Başta vefakâr öğretmenlerimiz ve EBA sayesinde dersleri aksamayan öğrenciler bir yandan uzaktan eğitimle bir yandan proje ödevleriyle boğuştu. Diğer yılların aksine salgından dolayı okulların kapalı olması ve yüz yüze eğitimin yapılmaması öğrencilerimizi bir kat daha zorladı. İyisiyle kötüsüyle birinci dönem atlatıldı ve dijital ortamda karnelerini alan öğrenciler tatil sürecine girdi. Fakat velilerin aklında olan en önemli soru işareti “Tatilde çocuğum için ne yapmalıyım, Tatili nasıl geçirirsem verimli olur?” Aklında bu tür soru işareti olan veli ve öğrencilerimiz için faydalı olacağına inandığım bilgi birikimimi sizinle paylaşmak istedim. Birinci önceliğimiz karne… Karnede iyi veya kötü notlar olabilir. Unutmayın sayın velilerim bizim gibi öğrencilerimiz de sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Bu nedenle karnelerde kırık not gördüğünüzde öğrencilerimize ters tepki vermek yerine plan ve program önererek bundan sonraki sürecin daha iyi ve verimli geçmesini sağlayabiliriz. Karnesi çok iyi olan öğrencilerimizin elbette sizlerden beklentileri vardır. Siz velilerimin yapması gereken en elzem faktör öğrencilerimizin bu başarıyı kendileri ve gelecekleri için yaptıklarını onlara belletmektir. Bu düşünce ve bu düşünceyi öğrenciye kavratmak başarının daim ve payidar kalmasına vesile olacaktır. Ödül konusuna gelince sosyal ve kültürel çevre (toplum yapımız, çevre, örf, adet, gelenek ve görenek) dikkate alınarak hediyeler alınabilir. Birçok kişi ödülün karşısındadır; lakin ben öyle düşünmüyorum. Sebebi ise bugün biz veliler bile bir ödül için çalışmıyor muyuz? En basit örneği ise aybaşında aldığımız maaş bir ay boyunca çektiğimiz zahmetin ödülü değil midir? İyi çalışıp istenileni yaptığımızda primler, teşvikler almıyor muyuz? Cevabı tabii ki evet. Bu ödüller bizim işimize daha sıkı bağlanmamızı sağlamıyor mu ya da başarımızın kalıcı olmasına vesile olmuyor mu? Tabi ki oluyor. Bunları göz önünde bulundurarak öğrencilerimize sosyal ve kültürel yapımızı da dikkate alarak muhtelif şekillerde onları ödüllendirebiliriz. Bu ödülün yanında fazladan bir kitap alıp yine öğrencilerimizi okumaya teşvik etmeliyiz.
Diğer bir önceliğimiz ise; tatilin mahiyetini iyi kavramak lazım. Tatil dediğimizde bir yerlere gidip eğlenmek geç uyuyup geç kalkmak, tıka basa yiyip içmek olmamalıdır. Eğer böyle bir düşünceniz var ise o tatil, tatil olmaktan çıkıp sağlığınız için ileride problem yaratacak saatli bir bomba olur. Bu hem öğrencilerimiz için hem de velilerimiz için geçerlidir. Veli ve öğrencilerimizin yapması gereken en temel gereklilik sağlıklı beslenme ve düzenli bir uykudur. Aksi takdirde tatilden dinlenmiş bir şekilde değil vücut metabolizmasını bozmuş düzensiz bir şekilde yeni döneme başlarız.
Sınavlara hazırlanan öğrencilerimize gelecek olursak…
LGS, MSU, YKS ve KPSS’ ye hazırlanan öğrencilerimiz için ise tatil şartları biraz daha farklıdır. Çünkü bu öğrencilerimizin tatile girip çalışmaya uzun bir ara vermesi geçmişte yaptığı verimli çalışmanın sekteye uğramasına neden olacaktır. Uzun bir ara yerine seyreltilmiş bir program yaparak -bir haftadan fazla olmamak kaydıyla- tatil sürecine girebilir. Bu seyreltilmiş program yoğun çalışma sonucu yorulan beyin faaliyetlerini yenileyecek yeni bir döneme daha zinde bir şekilde girmenizi sağlayacaktır. Yazımı bitirmeden önce öğrenci ve velilerimizin her türlü yardım için bana sosyal medyadan veya mail yoluyla ulaşabileceklerini belirtmek isterim. Saygılarımla…