Sayfa Yükleniyor...
Ayırma gözlerini gözlerimden bu akşam,
Böyle saatlerce bak, böyle asırlarca bak.
Gözlerine yavaşça, yavaşça doldu akşam,
Göklerin ateşini kalbime boşaltarak,
Benim içimde yaktı sanki gurubu akşam,
Senin kirpiklerinde bir damla oldu akşam.
Gündüzden, gürültüden ve kâinattan ırak,
Akşamı seyredeyim bakışlarında bırak,
Ayırma gözlerini gözlerimden bu akşam,
Böyle saatlerce bak, böyle asırlarca bak…
(Onar Mısra şiirinden)
1908 yılında Üsküp’te doğan Yaşar Nabi Nayır, ilkokulunu mahalle mektebinde okur. O sıralar Balkanlar büyük bir buhran içerisindedir. 1912 yılında başlayan Balkan Savaşları nedeniyle sürekli olarak annesiyle beraber İstanbul ile Üsküp arasında hep mekik dokudu. Bu sebeple Kadıköy’de Osmangazi İlkokulu, Torosyan Ermeni Okulu, Üsküp İrfan Mektebi ve Üsküp Fransız Okulu gibi çeşitli okullara devam etti. Ancak bu gidip gelmeler 1912 yılında son bulur ve tamamen İstanbul’a yerleşirler. Dört yaşındayken babasını kaybeden Yaşar Nabi, ailesinin geçimini sağlayabilmek adına Galatasaray Lisesi Ticaret ve Bankacılık bölümünü tercih ederek 1929’da buradan mezun olmasının ardından 1933 yılına kadar bankacı olarak çalıştı. Daha sonra Hakimiyet-i Milliye gazetesinde yazarlık ve çevirmenlik (1934-1940) yapan yazar, 1940-1943 yılları arasında Türk Dil Kurumu’nda, 1943-1946 yılları arasında Millî Eğitim Bakanlığı Tercüme Bürosu’nda görev yaptı. Edebiyata şiir ile başlayan Yaşar Nabi, 1933 yılında çıkarmaya başladığı Varlık dergisini 1946 yılında Ankara’dan İstanbul’a taşıdı ve Varlık Yayınlarını kurdu.
Varlık dergisi, 1933 yılının 15 Temmuz’unda on beş günde bir yayımlanmak üzere Ankara’da yayın hayatına başlar. Henüz harf devrimi yapılalı beş yıl olmuştur. Okuryazar kitlenin azlığı bir yana, çoğu insan Latin harfleriyle okumakta zorlanmaktadır. Varlık böyle bir atmosferde, tüm yokluklara rağmen, Nahit Sırrı Örik ve Sabri Esat Siyavuşgil’in teşvik ve destekleriyle Yaşar Nabi Nayır tarafından Cumhuriyet’in getirdiği özgürlükle yayın hayatına başlar.
Dergi, yayın hayatına başladığı ilk yıllardan itibaren telif eserler ile beraber tercüme eserlere de yer verir. Derginin ilk döneminde genellikle şiir ve hikâye türünde eserlere ağırlık verilir. Şiirde Cahit Sıtkı Tarancı, Behçet Necatigil, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Ahmet Muhip Dıranas, Ziya Osman Saba, Orhan Veli Kanık, Melih Cevdet Anday, Rıfat Ilgaz, Ahmet Hamdi Tanpınar, Cahit Külebi; hikâyede Sait Faik Abasıyanık, Sabahattin Ali, Halit Ziya Uşaklıgil dikkat çeken isimlerdir.
Cahit Sıtkı’nın “Gün Eksilmesin Penceremden”, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın “Ne İçindeyim Zamanın”, Ahmet Muhip’in “Fahriye Abla” gibi edebiyatımızın seçkin şiirleri; Sabahattin Ali’nin “Kağnı”, Halit Ziya’nın “Hepsinden Acı”, Sait Faik’in “Semaver” adlı öyküleri hep bu dönemde yayımlanmıştır.
Bu ilk yıllarında dergide tiyatro oyunlarına da geniş yer verildiği görülür. Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Vedat Nedim Tör, Necip Fazıl Kısakürek, Nahit Sırrı Örik, Cevdet Kudret Solok gibi yazarların piyesleri yayımlanır. Çehov gibi yazarların oyunları tercüme edilir. Ayrıca Varlık dergisinin yine en büyük özelliklerinden biri de günümüze kadar yayın hayatına devam etmiştir.
Yaşar Nabi Nayır, 1946 yılından itibaren vefatına kadar olan tüm zamanını yayıncılıkla geçirdi. Uluslararası P.E.N. Yazarlar Derneği’nin Türkiye Başkanlığını da yürüten Yaşar Nabi Nayır, Türk kültür hayatına yaptığı katkılar dolayısıyla 1979 yılında Kültür Bakanlığı Büyük Ödülü’ne layık görüldü. 1981 yılında İstanbul’da yaşamını yitirdi.