Kışın Parlayan Şehir

Erzurum gezimizden sonra yerel bir seyahat firması ile Kars’a doğru yolculuğumuz devam etti. Erzurum’dan Kars’a gelirken Kars-Sarıkamış İlçesi içerisinden de geçiliyor. Burada ünlü Sarıkamış Kayak Merkezi bulunuyor. Fazla otel bulunmasa da konaklamak istenildiğinde konaklanabilecek yerler mevcut, telesiyejle en tepeye inip çıkabilir, kayak yapabilirsiniz. Burada Sarıkamış harekâtının anma zamanında sergilenmek üzere buzdan heykeller yapılmış.
Kars merkezi çok güzel bir mimari yapısı mevcut burası aynı zamanda İpek yolu üzerinde önemli bir yere de sahiptir. Türkiye’de rakım olarak en yüksek ve en soğuk şehir olarak geçiyor. Senelerdir çok fazla kültüre ev sahipliği yaptığı için şehrin kozmopolit yapısı hemen dikkat çekiyor. Rus’ların yaşadığı zamanlardan beri şehre kazandırılan gravyer peyniri yapımı ve kaz yetiştiriciliği şehrin simgeleri olarak üretime devam ediyor. Kars’a gelmişken kaz etini yemeden dönmeyin diyorum o yüzden bu lezzeti Phuskin Restoran’da ya da Kaz Evi’nde deneyebilirsiniz. Kars’a geldiğinizde bir gününüzü Çıldır Gölü ve Ani Harabelerine ayırmanız gerekiyor çünkü arada ki mesafeler uzak ve özellikle Ani Harabelerini gezmek biraz uzun sürüyor. Şehir merkezinde buralara günübirlik turlar düzenleyen acenteler var onlardan birisini ayarladığınız takdirde sizi sabah kaldığınız otelden alıp akşam gezi dönüşünde yine bırakıyor. Ani harabeleri arabayla merkeze yaklaşık 50 dakikalık bir mesafede ülkemiz ile Ermenistan sınırı arasında ki Arpaçay nehri harabeler ile sınırımızı belirtiyor. İpek Yolu’nun aktif olarak kullanıldığı zamanlarda tüccarların Asya’ya geçiş güzergâhıymış bu antik kent. Ani harabelerinde Ermenilerin, Selçuklu mimarisinin esintileri var. Ani aynı zamanda 1001 Kilise Şehri olarak da anılıyor, burası deprem gibi doğal felaketler ve farklı kültürlerdin ele geçirmesiyle fazlaca hasar görmüştür.Ani harabelerinin giriş noktasından girdikten sonra sol taraftan giderek tam tur daire yaptığınızda alanda ki tüm eserleri rahatlıkla ziyaret edebilirsiniz.Antik kent içerisindeki en önemli sayılabilecek mekân isimlerinden bazıları resimli kilise, Meryem Ana Katedrali, Halaskar Kilisesive Menüçer Camisi bu Anadolu daki ilk Türk camisidir. Anide gezerken karşımızdaki topraklar hep Ermenistan toprakları zaten hatta harabelere giriş yaparken telefonlarımızı uçak moduna almamızı öneriyorlar çünkü sınıra en yakın olan noktalarda Ermenistan sinyali alınıyor ve mesaj geliyormuş. Müze kartı ile ani harabelerine giriş yapabilirsiniz yoksa da cüzi bir meblağ ödeyerek giriş yapılabiliyor.
Yaz mevsiminde göl olan Çıldır Gölü, kışın da buz tutarak kış turizmine katkı sağlıyor. Üzerinde atlı kızaklara binebilir, zor bir iş olan ancak zevkle yapacağınız bir eylem olan gölde balık tutabilirsiniz.Her tarafı kar olan, kalın bir buz tabakası üstünde yürümek adeta suyun üstünde yürümek insana ayrı bir keyif veriyor. Çıldır gölüne gelmişken gölden tutulan sarıbalık yiyebilirsiniz. Ayrıca Çıldır gölü Doğu Anadolu’nun en büyük ikinci gölü.
Eğer Kars’ta geçirecek fazladan bir gününüz varsa Boğatepe Köyü’nde kahvaltı ederek güne başlayabilirsiniz. Kars’ta en hoşumuza giden özelliklerden biriside aşık geleneğinin hala kendisini koruyor olması, Halk evlerinde saat beşe kadar aşık atışmaları ücretsiz bir şekilde yapılıyor gidip izleyebilirsiniz. Ozanlar yöre çalgıları ile hem çalıyor hem de aşık atışması yapıyor. Kars denilince akla bir diğer gelen Kafkas gecesi tabi ki buda genelde yemek yediğiniz restoranlarda gelen turistlere gösteri amaçlı dans sergileniyor zaten.
Kars merkezde de gezebileceğiniz ve mimari yapısını yakından tanıyabileceğiniz çok çeşitli yerler elbette var bunların başında gelenlerden bahsedersem biraz; Kars kalesine çıkıp şehri panoramik olarak görebilirsiniz hemen Kars kalesinin aşağısında Yanık camii dedikleri cami, Harakani Türbesi, 12 Havari Kilisesi var. Kars çayının kenarından ilerlerken taş köprüyü görebilir biraz ileride ki Katerina Köşkü’nde sıcak bir şeyler içip dinlenebilirsiniz. Genel anlamda Kars’ı gezmeyi seveceksiniz biz kışın bu güzellikleri doyasıya izleyebildik. Bahar aylarında da güzel olacağından eminim. Şöyle bir düşününce memleketimizin her yeri ayrı bir güzel değil mi?
Sağlıcakla…

Kışın Parlayan Şehir