Biyolojik saat olarak da bildiğimiz sirkadiyen saati, ritim, uyku-uyanma döngüsünü düzenleyen ve yaklaşık 24 saatte bir tekrarlayan doğal, içsel bir süreçtir. Yaklaşık 24 saatlik içsel, sürüklenebilir bir salınım sergileyen herhangi bir biyolojik süreci ifade edebilir. Bu 24 saatlik ritimler bir sirkadiyen saat tarafından yönlendirilir ve bitkiler, hayvanlar, mantarlar ve siyanobakterilerde yaygın olarak gözlemlenmiştir.
Wikipedia’dan edindiğimiz bilgilere göre Sirkadiyen terimi, "etrafında" (veya "yaklaşık olarak") anlamına gelen Latince circa'dan ve "gün" anlamına gelen diēm'den gelir. Günlük, gelgit, haftalık, mevsimsel ve yıllık ritimler gibi biyolojik zamansal ritimlerin resmi çalışmasına kronobiyoloji denir. 24 saatlik salınımlı süreçlere daha genel olarak günlük ritimler denir; kesinlikle, endojen yapıları doğrulanmadıkça sirkadiyen ritimler olarak adlandırılmamalıdır.
Sirkadiyen ritimler endojen ("yerleşik", kendi kendine devam eden) olmalarına rağmen, ışık, sıcaklık ve redoks döngülerini içeren zeitgebers (Almanca'dan "zaman veren") adı verilen dış işaretlerle yerel ortama uyarlanır (sürüklenir). Tıp biliminde, insanlarda anormal bir sirkadiyen ritim, sirkadiyen ritim bozukluğu olarak bilinir.
Bir sirkadiyen saat veya sirkadiyen osilatör, kararlı bir fazla dönen ve güneş zamanı ile senkronize olan biyokimyasal bir osilatördür. Böyle bir saatin in vivo periyodu zorunlu olarak neredeyse tam olarak 24 saattir (dünyanın şu anki güneş günü). Çoğu canlıda, içsel olarak senkronize edilmiş sirkadiyen saatler, organizmanın gündüz-gece döngüsüne karşılık gelen günlük çevresel değişiklikleri tahmin etmesini ve biyolojisini ve davranışını buna göre ayarlamasını mümkün kılar. Sirkadiyen terimi, dış işaretlerden (çevresel ışık gibi) uzaklaştıklarında tam olarak 24 saate kadar çalışmadıkları için, Latince yaklaşık günlük (bir gün) kelimesinden türemiştir. Örneğin, sürekli düşük ışıkta bir laboratuardaki insanlardaki saatler, tam olarak 24 saat yerine günde ortalama 24,2 saat olacaktır.
İNSANLARDA SİRKADİYEN
Sirkadiyen ritimler üzerine yapılan ilk araştırmalar, çoğu insanın gün ışığı ve zaman tutma gibi dış uyaranlardan izole edildiğinde 25 saate yakın bir günü tercih ettiğini öne sürdü. Ancak bu araştırma, katılımcıları yapay ışıktan koruyamadığı için hatalıydı. Denekler zaman ipuçlarından (saatler gibi) ve gün ışığından korunmuş olsalar da, araştırmacılar iç mekan elektrik ışıklarının faz geciktirme etkilerinin farkında değillerdi. Deneklerin uyanık olduklarında ışığı yakmalarına ve uyumak istediklerinde kapatmaları için izin verildi. Akşam elektrik ışığı sirkadiyen fazlarını geciktirdi. 1999'da Harvard Üniversitesi tarafından yürütülen daha katı bir çalışma, doğal insan ritminin 24 saat 11 dakikaya daha yakın olduğunu tahmin etti: Güneş gününe çok daha yakın. Bu araştırmayla tutarlı olarak, 2010'da kadınların erkeklere göre (24.19 saat) biraz daha kısa (24.09 saat) olan sirkadiyen süresiyle cinsiyet farklılıklarını belirleyen daha yeni bir çalışma da vardı. Bu çalışmada, kadınlar erkeklerden daha erken kalkma eğilimindeydiler ve bu farklılıkların altında yatan biyolojik mekanizmalar bilinmemekle birlikte, erkeklere göre sabah aktivitelerini daha fazla tercih ediyorlardı.
Popular Science Türkiye’ye göre insanlardaki (ve farelerdeki) neredeyse bütün hücreler, kabaca 24 saatlik bir döngüde dalgalanan dahili bir sirkadiyen saate sahip. Bu hücreler, açlığın ve uyku döngülerinin yanı sıra, bağışıklık ve metabolizma gibi biyolojik işlevlerin de dikte edilmesine yardımcı oluyor. Sirkadyen saatte meydana gelen bozukluklar; bazı rahatsızlıkların yanı sıra uyku bozukluklarıyla da ilişkilendirilmiş. Bilim insanları; beyindeki küçük bir bölgenin (suprakiyazmatik çekirdek- SCN) çevresel aydınlık ve karanlık döngülerine dair gözlerden gelen bilgileri vücudun ana saatiyle birleştirdiğini uzun süredir biliyordu. Bunun karşılığında SCN, vücuttaki hücrelerin geri kalanının birbirleriyle eşgüdüm halinde tutulmasına yardımcı oluyor. Araştırmacılar yeni çalışmada, beyindeki SCN’yi meydana getiren AVP ile VIP nöronları üzerinde araştırma yapmışlar ve VIP nöronlarında değil fakat AVP nöronlarında kilit saat genleri çıkarıldığında, tüm SCN’deki ritmin bozulduğunu görmüşler. VIP nöronlarındaki genler çıkarıldığında ise pek etki görülmemiş ve SCN işlemeye devam etmiş.
--
Günün Vegan Tarifi
Patatesli Sigara Böreği
Malzemeler
4 patates
1 tk tuz
1 çk pul biber
1 soğan
3 adet yufka
4 yemek kaşığı kızartma yağı
Patatesleri haşlayın. Soğanı doğrayın. Soğanı yağda kavurun. Patatesleri püre kıvamına getirin ve soğanlarla beraber kavurun. Tuz, karabiber ve pul biberi ilave edin. Tahta kaşık yardımıyla iyice karıştırarak pişirin. Yufkaları ortadan ikiye bölün ve 8 eşit üçgen dilim olacak şekilde porsiyonlayın. Üçgenin taban kısmına patatesli harcı yerleştirin ve sarın. İyice ısınan kızartma yağında börekleri kızartın.