Batı ahlakını değil, Türk ahlakını örnek alalım

Gençlerin boş zamanlarını internette faydasız şeylerle geçirmesi oldukça üzücü. Aslında internet doğru kullanılırsa faydalı olacaktır. Özellikle küçük yaşlardan itibaren içerisinde bulunduğumuz çağın getirisi olarak teknoloji ile erken yaşta tanışmış olmak gençleri uçsuz bucaksız internet ve sosyal medya aleminin içine çekmekte. Birçok yönden internet, hayatı kolaylaştırıyor aslında. Ancak bağımlı olmak genç nesil için üzücü bir durum. İnterneti sadece sosyal medya olarak görmek faydalı değil kanımca.

İnternetin bu özelliği haricinde etkilerini ancak gelecekte göreceğimiz bir yönü de gelişen diğer teknik ve teknolojik gelişmelerle birlikte küreselleşmeyi sağlamasıdır. İnternet sayesinde artık mesafeler kalktı, dünyanın öbür ucu parmaklarımızın ucuna geldi, uzak bir yerde yaşanan gelişmeyi dakikalar içerisinde evimizin salonundan öğrenebilir haldeyiz..

Yaygın internet ve sosyal medya kullanımının bir getirisi olan küreselleşme ile birlikte gençler Batı ve Amerikan gençliğinden oldukça etkileniyor ve yaşam pratiklerini bu etki çerçevesinde şekillendirmeye yöneliyor. Oysa bizim toplumumuz ile diğer toplumlar arasında ahlaki, kültürel ve geleneksel açıdan ciddi farklar bulunuyor. Bu yozlaşma hali gençleri ahlaki değerlerden ve Türk örf adetlerinden, gelenek ve göreneklerinden uzaklaştırıyor. Bu durumda gençler maneviyata yönelmiyor, geçmiş tarihimizden, adetlerimizden, geleneklerimizden mahrum kalıyor. Oysa genç neslin yapması gereken erdemli davranışlarda bulunarak maneviyata ve Türk gelenek göreneklerine yönelmektir. Örneğin Türkiye’de yaşlılarımıza sahip çıkmak bir gelenektir, biz onları ne terk ediyoruz ne de huzurevine bırakıyoruz halen evimizde başköşeye oturtuyoruz ve evimizin direği olarak görüyoruz. Öte yandan Batı’daki birçok ülkede Covid-19 salgınının da bize gösterdiği gibi huzurevlerinde yaşlılar virüs nedeniyle yapayalnız bir şekilde hayata veda ettiler.

Sonuç olarak toplumun her kesimi için kendi tarihi, gelenekleri, kültürü ve öz değerleri üzerinde yükselen yeni bir toplumsal varoluş biçimi yaratmak bir sorumluluk haline gelmiştir. Genç neslin en temelde toplumumuzun ahlaki değerlerine bağlı kalarak, erdemli davranışlar sergilemeli, inançlı olmalı, maneviyata yönelmeli ve bu doğrultuda hareket eden; maneviyata dayanan, oradan köken alan kimi odakları örneğin; Türk Kızılay’ını rehber olarak almalıdır. Kızılay gönüllüsü olan gençlerin ve Genç Kızılay’ın çabaları bu söylediklerimize önemli bir örnek teşkil eder. Özellikle genç nesiller açısından Batı özentiliğinin önüne geçmek, kendi özünü, Türk gelenek ve göreneklerini muhafaza eden, aynı zamanda Batı toplumuna özenmekten ziyade, dünyanın rengine kendi renkleriyle katılan bir Türkiye toplumu inşa etmek açısından daha yararlı ve kıymetli olacaktır. Her çiçek ancak kendi toprağında kendi rengini ve kokusunu verebilir, bir çiçek için kendi toprağı neyse Türkiye toplumu için de kendi kültürü ve değerleri odur.

Batı ahlakını değil, Türk ahlakını örnek alalım