Önceki günkü maçın teknik taktik değerlendirilmesini yapmamıza gerek yok. Sadece kalecinin bir takım için ne kadar değerli olduğuna değineceğim. Beşiktaş 2003 yılından beri en iyi takıma ve en iyi futbola sahipken bu kadar kötü bir kalecinin takımda olması hem formayı terleten futbolculara hem de Beşiktaş taraftarı için utanç verici bir durum. Önceki gün yenen 2 golün elle tutulacak mantıklı tek bir açıklaması olamaz. Televizyon karşısında Sportingli oyuncu topu ayağından aşınca herkes pozisyonun bittiğini düşünmüş ve geriye yaslanmaya hazırlanıyordu ki Tolga ileri gideceğine geri adım atıp birde geriye bakınca golü gördük. Bu gölü Beşiktaşın kalesini koruyan bir kaleciyi bırak mahalle maçında kaleye geçirilen çocuk bile yemez. Geçen yıl Avrupa kupasında Club Brugge karşısında 1-0 öndeyken yine kalesinden çıkmayarak golü yemiş ve kupadan etmişti Beşiktaşı. Olmayan pozisyondan gol yiyen Tolga, kapattığı köşeden göğsüyle bile çıkartacağı topu içeri alarak bu senede Beşiktaşı kupadan eledi. Geçen yıl elenmemiz için bir gol yemesi gerekiyordu bu yılda 2 gol gerekiyordu bu bakımdan karşı takıma turu getirerek kendi adına istikrar yakaladı.
Şimdi birileri çıkıp futbolda hata var kalecilik zor filan deyip Tolganın iyi insanlığından dem vurarak maç sonu gözyaşlarına değinecek. Tolgayı yedirmeyeceğiz diye birileri kampanya başlatacak. Ucuz arabesk edebiyatı yapmak istemem ama Tolga kulüpten her yıl milyonlarca dolar para alıyor. Tolganın gözyaşlarından, iyi bir insan olmasından bana ne. Ben hayatının mutsuzluğunu bir nebze azaltmak için ekran karşısına geçen insanların yüreğindeki üzüntüye bakarım. Tolga önceki gece milyonlarca insanı yıktı. Sadece ekran başındakileri değil önceki gece sahada mücadele eden ve gole kadar çok iyi futbol sergileyip öne geçen 10 futbolcunun emeğini çaldı. Geçen yılda hiç güven vermeyen ve Beşiktaşın elenmesine neden olan bu kaleciyle neden yola devam edilir anlamak mümkün değil. Burada en büyük hata yönetimindir. Ders almamıştır. Olan yine Beşiktaşa olmuştur. Tolga yerine iyi bir kaleci Beşiktaşta olsaydı belki geçen yıl UEFA kupasına uzanılması içten bile değildi. Keza bu yıl içinde aynı şeyler söylenebilir. Beşiktaş iyi bir kaleciye vereceği paranın kat be katını elenerek harcamıştır.