Diş Eti Enfeksiyonu (GİNGİVİTİS)

Diş Eti: “Diş köklerini kaplayan kalın kırmızı renkli et” anlamında kullanılan ve ayrı yazılan bir kavramdır. Tıp da bir dokunun sonuna “it” eki eklendiğinde onun yangısı (iltihabı) veya geniş anlamında genelleme yaparsak enfeksiyonu anlaşılır. Her “İt” eki ile biten hastalık enfeksiyon değildir. Bunu da ayrıca belirtmek gerekir.
Daha önceki yazımda ağız hijyeninden ve öneminden bahsetmişken, diş eti enfeksiyonu veya diş etinin iltihaplanmasına da bir enfeksiyoncu gözü ile değinmemek olmazdı. Tıbbi terminolojide ‘Gingivit’ veya ‘Gingivitis’ diye adlandırdığımız bu tablo birçok sistemik enfeksiyona yol açması açısından son derece önemlidir. Bilindiği gibi ağız dokusu ve mikrop örgüsü (flora) bağışıklık sistemi yönünden giriş kapısı olup, gelişkin yapısı ile birçok mikroorganizmayı giriş aşamasında önlemesi vurgulanması gereken bir noktadır. Ağız, dudak, yanak ve dilin temizleyici hareketleri, tükürük ile doğuştan ve sonradan kazanılmış bağışıklık güçleri, sıvısal ve hücresel savunma mekanizmaları bizleri bir çok enfeksiyon hastalığından korumaktadır. Ağız dokusunda yerleşip çoğalan birçok bakteri, virüs ve mantar’ın savunma sistemindeki bir zedelenmede sistemik bir enfeksiyon şekline geçebileceğini unutmamak gerekir.
Gingivitis veya Türkçe anlatımı ile diş eti iltihabı:
Diş etinin çeşitli mikroorganizmalarla olan enfeksiyonudur. Başka enfeksiyon dışı ajanlarla da olabileceğini unutmamak gerekir.
Belirtileri:
Diş eti kanaması, ağız kokusu, diş etinde kızarıklık, renk değişikliği, ağrı ve ateş, ilerlemiş şekillerinde kanda beyaz küre ve C-reaktif protein (CRP) tetkiklerinde artış nadir de olsa saptanabilir.
Nasıl tanıya varabiliriz?
Özel bir tanısal teste gerek kalmadan yukarıda saydığım klinik bulgularla çok kolay tanıya varabiliriz
Hangi mikroorganizmalar diş eti iltihabını yapabilir?
Streptokok ve mantara benzeyip hızla çoğalabilen ‘Aktinomiçes” ile spiral biçimindeki “spiroket” denilen bakteriler neden olabilir. Bunların dışında “Prevotella intermedia” ile burada adını sayamayacağımız birçok mikroorganizma diş eti enfeksiyonu yapabilir.
Tedavisi:
Penisilin, sefhalosporin, klindamisin ve eritromisin grubu makrolit antibiyotikler kullanılabilir. Plak debritmanı ve nedene yönelik tedaviler için diş hekiminize başvurup, onun önerisi ile” Periodontoloji” uzmanına danışmak gerekir.
Gngivitisin yan etkileri:
Birçok sistemik enfeksiyona yol açabilir (omurga kemiklerinin enfeksiyonuna dahi neden olabilir), sindirim sistemi bozuklukları ile “Periodantal Apse, “Ülseratif Gingivit” ve diş kayıplarına neden olabilir.
Diş eti enfeksiyonunun  önlenmesi:
Daha önce değindiğim gibi iyi bir ağız hijyeni ile diş hekimi kontrollerini aksatmamak gerekir.
Yorum ve öneri: Toplumumuzda çok ihmal edilmiş olup, birçok enfeksiyonun giriş kapısı olan diş eti iltihapları ve ağız hijyenine yeterince özen gösterilmemesi, koruyucu hekimliğin çözmesi gereken en önemli konularından birisidir. Bir enfeksiyoncu gözü ile konuyu dilimizin döndüğünce anlatmaya çalıştık. Anaokulundan başlayıp yaşam boyu devam eden ağız bakımı eğitimi konunun can damarı olmalıdır. Bu konuda ilgili bakanlığın sivil toplum örgütleri (TTB, TDB ile gönüllü kuruluşlar) ve medya ile yapacağı eğitsel ve koruyucu hekimlik kuralları doğrultusundaki çalışmaları bize mesafe kazandıracak bir çok enfeksiyon hastalığını önleyecektir. korunma tedaviden her zaman üstündür.

Diş Eti Enfeksiyonu (GİNGİVİTİS)