Sayfa Yükleniyor...
Bilindiği gibi vücudumuzda atardamar, toplardamar ve lenf (akkan) damarları vardır. Halk arasında damar iltihabı veya beyaz damar iltihabı olarak bilinen bu enfeksiyon sanıldığının aksine nadir değildir. Genellikle ayak parmak arası mantar enfeksiyonu olanlarda daha sık gözlenir. Lenfanjit veya lenfanjitis; Deri altı yerleşimindeki lenf tabakasının iltihabı (yangısı) veya geniş anlamda enfeksiyonudur. Lenfanjite neden olan mikroorganizmalar; A grubu Beta hemolitik streptokoklar en sık etken olup, diğerleri; Stafilokokus Aureus, Pasteurella Multicoda’dır. Bu etkenler akut lenfanjitisten sorumlu olup, mantarlar, mikobakteriler, nokardialar ve filaryaz kronik (süreğen) enfeksiyon yaparlar.
Ne gibi belirtiler oluşturur?
*Halsizlik, yorgunluk, kırgınlık, dermansızlık
*Ateş, titreme, üşüme, ürperme
*Tutulan yerde (Genellikle ayak ve ellerde) birkaç milimetreden bir santimetreye kadar olan genişlikte, en yakın lenf bezine kadar olan yere uzanan kırmızı ödemli, sıcak ve duyarlı cilt lezyonu gözlenir.
*Yerel lenf düğümü büyük ve hassastır.
Lenfanjiti nasıl tanıyalım?
İyi bir öykü, fizik muayene ve yukarıdaki anlattığım belirtiler yanında kanda beyaz küre ve nötrofillerde artma varsa aklımıza gelmelidir. Lenf düğümünden kültür antibiyogram için örnek alınabilir.
Tedavisi: Streptokok etken olarak düşünülürse; penisilin yâda birinci kuşak sefalosporinlerle tedavi edilir. Penisilin grubuna alerji varsa eritromisin, makrolit grubu antibiyotikler, klindamisin veya vankomisin verilebilir. Stafilokoklar ya da pasteurella etken olarak akla geliyorsa ‘Ampisilin- Sulbaktam’ ya da beta laktam inhibitörlü penisilin grubu verilebilir.
Yorum ve öneri: Lenfanjit veya lenf damar yangısı sıklıkla her hangi bir deri veya parmak arası mantar enfeksiyonunu izler. Zamanında bu cilt enfeksiyonlarını tedavi edersek lenfanjiti de önlemiş oluruz. Tedavi edilmeyen bu enfeksiyon bakteriyemi ve sepsise (kan zehirlenmesi) kadar ilerleyebilir. Ayakların mantar enfeksiyonun da en önemli nokta: ayak hijyeni ve ayak bakımıdır. Ayakların dinlenmesi, dikkatli tırnak kesimi, ayakların ıslak bırakılmaması, hijyen kurallarına uygun çorap ve ayakkabı önemli adımlardır. Hastanın şeker hastalığı varsa mutlaka şekerinin regüle edilmesi (kontrolü) yine vurgulanması gereken noktalardır. Yine çok önemli bir nokta da abdest alırken ayakların ıslak bırakılmaması, yeterince temiz (kağıt havlu daha pratik) ayak havluları ile kurulanmasıdır. Islak ayak ile çorap, bot veya ayakkabı giyilmesi ayak enfeksiyonlarına zemin hazırlar.