Sayfa Yükleniyor...
Konuya geçmeden önce Karacaoğlan’ın bir dörtlüğü aklıma geldi. Gelin mırıldanalım!
Yiğit yiğidin yoldaşı, at yiğidin öz kardaşı, sağlıktır her işin başı, gamlanma gönül gamlanma…
Yıllar önce Karacaoğlan bile önemle vurgulayarak bizleri uyarmış. “Sağlıktır her işin başı” diye. PANDEMİDE bu gerçeği acı bir şekilde anladık ama Küresel Kapitalizmin işine gelmediği gibi Pandemiden gözümüzün önünde yararlanıp, varlıklarını kat kat arttırdı. Yoksullar da kat kat yoksullaştı. Kahrolmamak elde değil!
Lafı uzatmadan gelelim sorunumuza. Çünkü ilgili ilgisiz kişiler tarafından bu mesele bizlere çok sorulmakta.
Konuyu sorulu yanıtlı anlatırsak daha iyi anlaşılır diye düşünüyorum.
***
1) Koronavirüs salgınında pek çok mutasyon ve varyasyonları ortaya çıkmaya başladı. Bunun sebebi nedir?
Tüm canlı hücrelerde mutasyon doğaldır. Koronavirüs salgınında virüs çoğalmak ve hücreye tutunmak ister. Eğer yaygın aşılama ve diğer koruyucu önlemleri yeterince alınmadığında, varyasyonlar artacaktır. Pandemi sürdükçe SARS-COV-2 virüsünün farklı varyasyonları, biz istesek de istemesek de devam edecektir. Bu bilimsel bir gerçektir.
***
2) Bu varyasyonların sonuncusu olan “Hint varyantının” diğerlerinden farkı nedir?
Hint varyantının bilim çevrelerince dolaşımda olduğu bilinen bir gerçektir. Tahminen Ekim 2020’de dolaşıma girdiği düşünülüyor. Bu varyant B.1.617 olarak adlandırılmış olup, bilinen ve referans alınan klasik virüs genomundan 13 ayrı noktada farklı olduğu saptanmıştır. Bu değişimlerden ikisi E484Q ve L452R mutasyonları olduğu bildirilmiştir. Virüsün insan hücresine giriş için oluşturduğu S proteininde olagelen bu farklılaşmalar bildiğimiz kadarıyla başka varyantlarda da saptanmıştır. E484Q Güney Afrika ve İngiltere varyantlarında olan, virüsün immün (Bağışık) yanıttan kurtulması için oluşturduğu varsayılan bir mutasyona benzemektedir.L452R ise daha hızlı yayılımdan sorumlu olduğu tahmin edilen ve Kaliforniya varyantında da olduğu düşünülen bir mutasyondur. Bu iki mutasyonu da bağışıklık sisteminden kurtulma(Kaçış) mutasyonu olarak belirtirsek yanılmış olmayız. Hint varyantını genetik ayrışmaya tabi tutulursa 3 tıp olduğu saptanır. Bunlar B1 617.1,2 ve 3 ‘dür.B1.617.2 de E484Q mutasyonu olmadığı bildirilmiştir. Bu varyantın aşı etkisini azaltması söz konusu olmayabilir diye belirtilmektedir. Her 3 çeşitte Hindistan’ın çeşitli bölgelerinde gösterilmiştir. Bu varyantların ve tiplerinin henüz ne hızla yayıldığını bilmiyoruz. Bildiğimiz bu varyantın çok ciddi olabileceği ve korunma önlemlerinin daha sıkı olması gerektiğidir.
***
3) Türkiye’de ve Ege bölgesinde görülme durumu nedir?
Türkiye’de ve Ege bölgelerinde görülme olasılığı vardır. Bunun için bakanlığın sık sık dizin analizleri yapması gerekir. Yani bilgilerin paylaşılması şarttır.
***
4) Bu varyasyonlar daha da çeşitlenebilir mi?
Bu mikroorganizma yani virüs ne kadar evrim geçirirse ve buna da dünya seyirci kalıp, saldım çayıra mevlam kayıra düşüncesi ile bakarak, yani açıkça buna şans verilirse; Bu varyasyonların çeşitlenmesi ve çoğalması doğaldır.
***
5) Hint varyasyonu diğerlerinden nasıl ayırt edilebilir ve vücuttaki etkileri nelerdir?
Hint varyasyonu diğer varyantlardan daha bulaşıcı ve yayılımı fazla olabilir diye bir görüş var. Bildiğimiz kadarıyla henüz kanıtlanmadı. Tespit için genetik dizin analizi şart.. Önümüzdeki süreç bunu gösterecektir.
***
6) Eklemek ve dikkat çekmek istediğiniz başka bir nokta var mıdır?
Bilimsel veriler açıklanmadığı, şeffaflık sağlanmadığı sürece daha çok varyantlar bizi enfekte edecektir. Bir an önce BAĞIMSIZ ÇALIŞAN, SİYASET ÜSTÜ, TUM SAĞLIK BİLEŞENLERİNİ KAPSAYAN BİLİM KURULU OLUŞTURULMALI VE ALDİGİ KARARLAR DERHAL UYGULANMALIDIR. Yoksa daha çok kaybımız olacaktır. Aşı patenti dünyada kaldırılmalıdır. Aşı teknolojileri paylaşılmalıdır Aşı evrensel ve yaşamsaldır. Herkesin hakkıdır.
Sözümüzü ustamız Karacaoğlan ile bitirelim.
Kara gündür gelir geçer, gamlanma gönül gamlanma!..
Sevgilerimle..