Sayfa Yükleniyor...
Duygularımızın bir deniz topuna benzetildiğini duyanınız var mıdır? Hani şu çocukların denizde veya havuzda oynadığı, şeffaf ve büyükçe bir top. Çocuklar dedim ama tabi biz büyüklerde kimi zaman oynarız kimi zamanda yüzmek için kullanırız. Şimdi o topla yüzdüğünüzü hayal edin isterim. Ellerimizi topla buluşturduk, sarıldık hatta üstüne biraz da baskı yapıyoruz ki tutunabilelim ve suyun üzerinde ayaklarımızı arkada çırparak yüzmeye devam edelim. Hayal edebildik değil mi? Birçoğumuzun şunu da yapmışlığı vardır; o topu denize doğru öyle sert bir şekilde bastırırız ki, top tam o bulunduğu yerden değil de başka bir yerden çıkar, patlar, pörtler artık tabir sizin. Yani normalde bulunduğu yerden bizim yanımızdan havaya zıplamaz da; sağdan soldan başka bir taraftan zıplar.
İşte tüm duygularımızı o deniz topu gibi düşünmenizi istiyorum. Örneğin bir tanesini ele alalım; üzüntü. Bir kadın sabahtan kötü bir haber alsın ve bütün gün iş, güç, koşturmaca, çocuklar vs. bir türlü o duyguya teslim olamasın. Sürekli bastırsın ve günlük işlerini, sorumluluklarını yerine getirmeye çalışırken, üzüntüsünü görmezden gelsin. Akşam eve gittiğinde eşi veya komşusu ona bir nasılsın dese dökülür hemen ve başlar ağlamaya.
Başınıza gelmiştir mutlaka diye düşünüyorum.
Öfkeyi ele alalım. Örneğin iş yerinde bütün gün sizi zorlayan sinirlendiren kişiler veya durumlar oldu. Bunu bütün gün demeyelim, birkaç aydır hep gergin ve öfkelisiniz diyelim. Günlerden bir dün hiç kızmayacağınız, normalde sizi çokta öfkelendirecek bir şey; bu dönemden geçerken çok daha öfkelendirir ve çok daha büyük tepkiler vermenize neden olabilir. Hatta bu öfke yerini yönünü bulamadığı ve zamanında ifade edilmediği için; başka kişilere ve durumlara sıçrayabilir.
Özetle bastırdığımız duygular, aynı o deniz topu gibi bastırdığımız yerden değil de başka bir yerden çıkar. Bu nedenle onları bastırmadan nasıl ifade edebileceğimizi, bu duygu şuanda neden hissediyorum, onunla ne yapabilirim, işlevselliği ne olabilir veya bu durumla alakalı neler yapabilirim gibi soruları aklınızda geçirmenizi öneririm.
Bizlere bazı duygularımızı bastırmayı öğrettiler belki de “Burası yeri değil veya o senin büyüğün böyle hissedemezsin bu şekilde düşünemezsin gibi.” Eminim çok daha fazlasını duydunuz, örnekler çok.
Son olarak söylemek isterim ki, uzunca bir süre bastırılan duygular bizlerde psikosomatik belirtilere olarak, çeşitli psikolojik veya fiziksel rahatsızlıklara neden olabilmektedirler.
SAĞLIKLI GÜNLER…