Sayfa Yükleniyor...
1960 askeri darbesine giden süreci detaylıca inceleyip irdelediğimizde siyasi ve ekonomik krizin birbirini tetikleyip ihtiva ettiğini görüyoruz. 1900’ların başlarında batılıların hasta adam diye tabir ettiği Osmanlı; dağılma süreci yaşıyordu. Mustafa Kemal’in Kuvay-i Milliye (milletin gücü) hareketini 1918’de başlattığı dönemdir. Geniş halk kitleleriyle sömürgeci ihtilâf devletleri arasında amansız mücadele devam ediyordu. Göğüs göğüse çarpışılan meydan muharebesi, 4 yıl boyunca ulusal kurtuluş hareketi adı altında devam etti. Sömürgecilerle süren bu çekişmeler, geniş halk kitleleri lehine milli demokratik devrim niteliğinde özümlendi. 29 Ekim 1923 tarihinde Türk ve Türkiye halkları Türkiye Cumhuriyeti ile taçlandı. Feodalizmin tasfiye süreci başladı. Tarımın makinalaştırılarak kollektifleştirilme hamlesi başlatıldı. Sanayileşmedemesafe katedildi. Ne varki devrim kazanımları asıl amacına ulaşamadan Mustafa Kemal Atatürk’ün ani ölümü gerçekleşti. Atatürk’ün henüz genç yaştayken sayılacak ölümünün ardından, bir kısım revizyonist (sözde devrimci) soyut bir yol izleyerek, Türkiyenin ufkunu açmada köstek oldu. Aynı zamanda darbeler silsilelerinin paydaşı oldular. Buna örnek Türkiye’de gerçekleşen askeri darbe kronolojisi (zaman süreci) olarak gösterebiliriz. İlk askeri darbe olan 27 Mayıs 1960 askeri darbesi. 9 Mart 1971 darbe teşebbüsü. 12 Mart 1971 muhtarası. 12 Eylül 1980 askeri darbesi. 28 Şubat 1987 post modern darbe. 15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsü. Bu darbelerin ardındaki gücün ABD ile batının olduğu açıkça görülmektedir. Bu şer odaklarının yazışmalarla kendilerini ele verdiği kanıtlanmıştır. 12 Eylül askeri darbesini CIA’nın 1970’li yılları Türkiye şefi Paul Henze ABD Başkanı Jimmy Carter’a ‘bizim çocuklar işi başardı’ diye haber verdiği ortaya çıktı. ABD’nin buna benzer girişimleri arka bahçem diye tabir ettiği Latin Amerika’dan (Güney Amerika’dan) onlarca yıl darbeler eksik olmadı. Daha önce vurguladığımız gibi siyasi ve ekonomik krizlerin birbirini besleyen etkenlerini dile getirmiştik. Bir ülkede gerçekleşecek askeri darbe sonucu kalkınmaya yönelik argümanlar ayaklar altına alınır ve o ülkeye yıllarca sürecek ekonomik dar boğaz yaşatılır. Devam edecek.