Yangın sezonu yeni başlıyor

Türkiye’de mega orman yangınlarına karşı Temmuz – Ağustos aylarında daha fazla dikkatli olunması gerektiğini ifade eden Prof.Dr. Murat Türkeş, “Her an her yerde yangın çıkabilir. O yüzden bu tarihlerde alarm durumunda olmalıyız” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 01.07.2024 09:00
  • Güncelleme Tarihi : 01.07.2024 06:00
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Yangın sezonu yeni başlıyor

KEMAL ÖZKURT – ÖZEL HABER- Kavurucu sıcakların etkisi altına giren Türkiye’de her gün yeni rekorlar kırılırken, hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte orman yangını haberleri de art arda geliyor. Genellikle temmuz ve ağustos aylarında yüksek sıcaklıklar sebebiyle meydana gelen yangınlar, sıcaklıkların normalin üzerinde seyretmesi ve şiddetli rüzgarlarla birlikte Haziran ayında yangın oluş sıklıklarında artışın yaşanmasına sebep oldu. İzmir’de son iki günde 8’i orman, 8’i kırsal alanda olmak üzere toplam 16 yangın çıktı. Türkiye genelinde ise yaz aylarına girilmesiyle birlikte toplamda 44 yangın meydana geldi. Güney Marmara ve Kıyı Ege ve kısmen Manisa ve İzmir illerinin iç kesimlerinde de yangına elverişli ‘tehlikeli’ hava durumu tipi etkisini sürdürdüğünü belirterek önümüzdeki iki ayın daha riskli olduğunu vurgulayan Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, “Temmuz-Ağustos yangın klimatolojisi çalışmalarımıza göre, uzun süreli ortalamaları açısından da hem yangın sayıları hem de yanan alan büyüklükleri açısından ortalamalarda en fazla olan aylardır. Gerçek yaz sıcaklıklarının da artık yaşamaya başlayacağız. O yüzden yangın tehlikesi çok daha geniş coğrafya açısından söz konusu. Her yerde yangın çıkabilir ama özellikle Akdeniz İkliminin egemen olduğu Batı Anadolu, Akdeniz ve Güney Doğu Anadolu’da büyük risk taşıyor” diye konuştu.

TEMMUZ - AĞUSTOS’A DİKKAT

Haziran ayında sıcaklıkların normallerin üzerinde seyretmesiyle beklenenin dışında yangınların yaşandığını fakat en yüksek sıcaklıkların yaşandığı Temmuz-Ağustos aylarında daha dikkatli olunması gerektiğini söyleyen Türkeş, “Temmuz ve Ağustos ayları, yangın klimatolojisi çalışmalarımıza göre, yangın sayıları ve yanan alan büyüklükleri açısından uzun vadeli ortalamalarda en fazla yangının yaşandığı aylardır. Gerçek yaz sıcaklıkları artık hissedilmeye başlanacak, bu yüzden yangın tehlikesi geniş bir coğrafyada söz konusu olacak. Her yerde yangın çıkabilir, ancak özellikle Batı Anadolu, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri büyük risk altında. Güneydoğu Anadolu’da tarlalar ve tarım alanları ciddi yangınlarla karşı karşıya kalıyor. Kuru ve çok sıcak olduğu için herhangi bir nedenle yangın çıktığında, denetlenmesi, söndürülmesi ve yönetilmesi zor büyük yangınlara dönüşüyor. Haziran ayı, kendine özgü koşulları nedeniyle daha sıcak ve kuru geçtiği için daha fazla yangın oldu. Ancak olağan yangın mevsimine de giriyoruz, bu dönemde çok daha dikkatli olmalıyız” diyerek uyarılarda bulundu.

TÜRKİYE’NİN BATISINDA YANGIN TEHLİKESİ

Türkiye genelinde artan kuraklıklara şiddetli rüzgarların da eklenmesiyle birlikte yangın risklerinin arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Türkeş, “Türkiye’nin Kuzey Batısı, Marmara, Batı Anadolu’nun büyük bir bölümü, Batı Akdeniz’e kadar olan coğrafyanın hem yüksek sıcaklıklar hem de kuzeydeki kurutucu rüzgarlar yangına davetiye çıkartıyor. Güney Marmara, Kıyı Ege, kısmen Manisa ve İzmir illerinin iç kesimlerinde de yangına elverişli ‘tehlikeli’ hava durumu tipi etkisini sürdürüyor. 3 gün boyunca bu yörelerde kuvvetli rüzgar ve yer yer ve zaman zaman fırtına kuvvetinde (zaman zaman hamleli) esmesini beklediğimiz rüzgar, gözlendiği gibi yüksek hava sıcaklığı ve düşük bağıl nem ile birleştiğinde tehlikeyi artırıyor. Bu yörelerde yüksek yangın tehlikesi, bugün, yarın ve yarından sonra beklenmelidir. Gerekli önlemler alınmalı ve her an uyanık olunmalıdır” şeklinde konuştu.

İZMİR’İ ZOR BİR YAZ BEKLİYOR

Bu yazın İzmir için biraz daha sorunlu geçebileceğini belirten Prof. Dr. Murat Türkeş, “İzmir dahil Türkiye’nin Güney Batısı aynı zamanda meteorolojik kuraklığın yaşandığı bir coğrafya. Yanıcı maddenin çok ciddi derecede kuruması, yangına hazır hale gelmesi büyük bir tehlike yaratıyor. Buna dikkat edilmesi gerekiyor. Bundan sonra Temmuz-Ağustos yüksek yangın mevsiminin de etkisini görebiliriz. İzmir aslında bir kuraklık yaşıyor. Tahtalı barajı doluluk oranı sıkıntılı. İzmir için yaz biraz sorunlu olabilir. Kuraklık, susuzluk, orman yangınları tehlikesi var”

FÖN RÜZGARI TEHLİKESİ KAPIDA

Konuşmasının sonunda Orta ve Doğu Akdeniz’de bu büyük yangınların çıkmasını yol açan fönlü hava durumu henüz çok etkili olmadığını hatırlatan Prof. Dr. Murat Türkeş, “Orta ve Batı Akdeniz’de büyük yangınların neden olduğu hava tipleri henüz yaşanmadı. Ancak önümüzdeki günlerde bu durumlara dikkat etmek gerekiyor. Bu bölgelerdeki basınç koşulları, kuzeyden gelen rüzgarın, yaz poyrazının kuvvetlenmesine neden olursa, fönlü hava durumunu oluşturabilir. Fönlü hava, Batı ve Orta Akdeniz’de mevcut sıcaklıkların çok daha yüksek seviyelere çıkmasına yol açar. Bu bölgeler önümüzdeki günlerde ayrıca dikkat edilmesi gereken yerlerdir. Batı Anadolu, Akdeniz Bölgesi ve Güneydoğu Anadolu’da yangın riski artmaktadır. Bu bölgelerdeki yanıcı maddeler, ormanlar, makilikler, çalılıklar, tarım alanları ve anızlar yangına son derece elverişli hale gelmiştir. Kamu kurum ve kuruluşları ile yerel yönetimlerin bu konuda çok dikkatli olması gerekmektedir” diye konuştu.

HABER MERKEZİ

Yazarımız Kim ?

HABER MERKEZİ