İzmir haber: Orman yangınları riskleri konuşuldu

İzmir'de "Orman Yangınlarına Bakış Konferansı" düzenlendi.


  • Oluşturulma Tarihi : 05.06.2024 16:07
  • Güncelleme Tarihi : 05.06.2024 14:25
  • Kaynak : MERVE AĞRIÇ
İzmir haber: Orman yangınları riskleri konuşuldu haberinin görseli

Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO), 5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında Ege Orman Vakfı iş birliğiyle ‘Orman Yangınlarına Bakış Konferansı’ düzenledi. İzmir’in ve ülke genelinin artan sıcaklıklar, düşük nem oranı, kurutucu rüzgarlar ve iklim değişikliğinin etkisiyle orman yangınları riskiyle karşı karşıya olduğu vurgulanan konferansta, orman yangınlarıyla mücadelede kurumların yanı sıra bireylerin de görevleri aktarıldı.

Konferansa Dışişleri Bakanlığı İzmir Temsilcisi Büyükelçi Yeşim Kebabçıoğlu, EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, İzmir Ticaret Odası Meclis Başkanı Selami Özpoyraz, Ege Orman Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Cem Bakioğlu ve Ege Orman Vakfı Yönetim Kurulu Başkan Vekili Enver Bakioğlu katıldı. Etkinlikte ayrıca Ege Bölgesi Sanayi Odası Çevre Ödülleri de sahiplerini buldu.

Yangın riski yüksek bir döneme girmiş bulunmaktayız

Toplantıda konuşan Enver Bakioğlu, şunları söyledi:  “Ne yazık ki yaklaşan yaz sezonuyla birlikte yangın riski yüksek bir döneme girmiş bulunmaktayız. Önümüzdeki günlerde artan sıcaklıklar, düşük nem oranı, kurutucu rüzgarlar ve iklim değişikliğinin etkisiyle yangınların sayı ve etkilerinin artması öngörülmektedir. 2021 yılı orman yangınları ülkemiz için  Cumhuriyet tarihimizin en büyük felaket yılı olarak biliniyor.  Yaklaş 2 bin 793 adet yangın sonucunda 100 bin hektarlık orman alanımızı kaybettik. Tüm ülkemizi derinden etkileyen orman yangınları, orman yangınlarıyla mücadele yöntemlerinin tekrar gözden geçirilmesi gerektiğinin açıkça ortaya koymakta. Nitekim ülkemizde orman yangınlarıyla mücadelede öncelikle çıkan yangınların erken müdahaleyle kısa zamanda söndürülmesi üzerine odaklanılmıştır. Ancak yangınlarla mücadelede risk yönetimi ve risk azatlımı büyük çoğunluğu insan kaynaklı yangınların sayısının azaltılması, yangın riskini arttıran tesislere ormanlarda izin verilmemesi ve izin verilmiş olan tesislerin sıkı denetlenmesi, yanıcı madde yükünün azaltılması ormanla iç içe yaşam yangınlar konusunda farkındalığının arttırılması büyük önem taşıyor. Çünkü bilginiz yoksa orman yangınlarına direnciniz yoktur.” 

İnsan kaynaklı çıkan orman yangınlarının oranının yüzde 98 seviyesinde olduğunu ifade eden Bakioğlu, “Ülkemizde ormanlarının yüzde 57’si yangın riski yüksek alanlarda yer almaktadır. İzmir ve Muğla Orman Bölge müdürlükleri sınırlarındaki alanlar ise birinci bölgelerdendir. İnsan kaynaklı çıkan orman yangınlarının oranı yaklaşık yüzde 98’dir. Resmi verilere göre insan kaynaklı yangınlar sebebiyle tahrip olan orman alanlarımızın sebep dağılımları yüzde 40 ile çoban ateşi, sigara, anız yakma gibi ihmaller gelirken yüzde 35’i ise faili meçhul, yüzde 23’ü ise kasıt sebepleriyle gerçekleştiği görülmektedir. Toplam sebeplerin sadece yüzde 2’si ise doğal sebeplerle meydana gelmektedir. Orman yangınları sonucunda yaşam döngüsünde görülen kırılma nedeniyle ormanların sunduğu toprak koruma, biyolojik çeşitlilik, karbon depolama, oksijen üretme, temiz su üretimi, iklim düzenleme dengeleme, yaban hayatını barındırma gibi en az 35 adet telafisi olmayacak çok boyutlu çok büyük kayıplar yaşanmaktadır” dedi.

Bu ülke için beka meselesi

Ardından konuşan İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, karbon salınımı azaltılmazsa temel yaşam alanların kaybetme tehdidiyle karşı karşıya olunduğunu aktararak, “Dünyada açtığımız yaraları sarmak için, her bir bireye farklı sorumluluklar düşüyor. Günlük yaşantımızda atacağımız küçük adımlar, dünyamızın geleceği için büyük fayda sağlayacaktır. İklim krizinin etkilerinden biri olan son yıllarda artan orman yangınlarını engelleyecek adımlar da bunlar arasında. Ormanlarımızı ve tarım arazilerimizi korumak bu ülke için beka meselesi.  Kayıplarımız bütün çabalara rağmen azımsanmayacak ölçüde. Yarattığı tahribat ve duygusal sarsıntı da tahminimizden büyük oluyor” ifadelerine yer verdi.

Susuzluk ve kuraklık

Isınma hızının her geçen gün arttığını dile getiren Cem Bakioğlu ise, “Ormanlarla ile ilgili mücadelemiz susuzluk ve kuraklıktır. Kuraklığın ana temellerinden biri sanayileşmek. Dünyamız günden güne ısınıyor. 1900’lü yıllarda 2000’li yıllara kadar 1.1 derece ısınma var. Önümüzdeki yüzyılda 2 derece ısınacağı düşünülüyor. Türkiye’de yağış rejimi çok değişti. Konya tarafında 500 mililitreyken Karadeniz’de 2 bin mililitrelere çıkmış durumda. Ege Bölgesinde sıcaklık bu yıl 4-7 derece artacak. Orta Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da 2 derece artışı göreceğiz. Ormansızlaşan ülkemizde yağmuru çekemeyeceğimiz için önemli olan kuraklığın yaşanmamasıdır” dedi.

Katkı sağlamak mecburiyetindeyiz

Her vatandaşın fidan dikimine katkı vermesi gerektiğini söyleyen Yorgancılar da, “Son yıllarda iklim değişikliği, ekstrem hava olayları ilk üçün içine giriyor. Son yıllarda dünya genelinde de şahit olduğumuz ülkemizde yaşanan seller yangınlar gibi afetlerde bu tehlikenin ayak sesleri olarak değerlendirilebilir. İşte bu tehlikeyi en aza indirgeyecek ormanlık alanımızın arttırılmasıyla ilgili çaba göstermek durumundayız. Bunu yapan TEMA gibi sivil toplum kurumları vakıfları var ama bunlar sadece korumalarıyla değil biz vatandaşların da bunlara destek olarak ağaç dikim fidan dikim olayıyla mutlaka katkı sağlamak mecburiyetindeyiz. Yanan her ağaç yok olan her bir canlı ekosistemin sağlıklı işlemesi açısından son derece önemli ve kritik neden olarak görüyorum” şeklinde konuştu.

Yazarımız Kim ?

MERVE AĞRIÇ