Sayfa Yükleniyor...
Üretici ile market fiyatları arasındaki fark, pazarlarda da kendini gösteriyor. Girdi maliyetleri ve arz-talep dengesindeki değişikliklerinin fiyatları yükselttiğini belirten Erişen, “Bir ürünün fiyatı düşerken, diğerleri artıyor. Zamlar birbirini kovalıyor” dedi
KEMAL ÖZKURT / ÖZEL HABER - Türkiye’de üretici fiyatları ile market fiyatlarındaki fark her geçen gün artarken, çiftçiler başta olmak üzere tüm vatandaşlar yüksek fiyatların altında eziliyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin (TZOB) Kasım ayı raporuna göre, üretici fiyatları ile market fiyatları arasındaki fark bir kez daha gözler önüne serildi. Üreticide en çok fiyat düşüşü yüzde 17,5 ile limonda görüldü. Limondaki fiyat düşüşünü yüzde 15,1 ile kabak, yüzde 10,8 ile zeytinyağı, yüzde 4,2 ile havuç izledi. Üreticide en çok fiyat artışı yüzde 153,4 ile karnabaharda görüldü. Karnabahardaki fiyat artışını yüzde 113,8 ile beyaz lahana, yüzde 100 ile patlıcan ve kuru soğan izledi. Üretici ile market fiyatlarındaki fark pazarlara da kendisini göstermeye başladı. Tarlada para etmeyen birçok ürün pazara gelene kadar yüksek girdi maliyetleri sebebiyle pahalıya satılıyor. Marketlere kıyasla pazarda satılan sebze meyvelerin daha uygun olduğunu fakat artan girdi maliyetleri sebebiyle fiyatların birbirini kovaladığını belirten İzmir Pazarcılar Esnaf Odası Başkanı Hamdin Erişen, “Hangi ürün düşerse, hemen başka bir ürün yükseliyor. Daha önce 40 TL’ye aldığınız domatesi şimdi 32 TL’ye alıyorsunuz ama salatalık ve kabak gibi ürünlerin fiyatları artıyor” dedi.
En büyük fiyat farkı limonda gözlenirken, üreticiden 8,25 TL’ye alınan limon, marketlerde 29,18 TL’ye satılarak yüzde 253,7’lik bir fark oluşturdu. Limonu yüzde 204,9 farkla patates, yüzde 197,4 ile kuru kayısı, yüzde 193,1 ile havuç ve yüzde 188,7 ile antepfıstığı takip etti. Kasım ayında 42 ürünün 38’inin fiyatı yükselirken, patlıcan yüzde 69,2’lik artışla en fazla yükselen ürün konumunda. Domates yüzde 47,5, kuru soğan yüzde 42,3 ve karnabahar yüzde 39,4 oranında fiyat artışı yaşadı. Buna karşın, portakalın fiyatı yüzde 17,2 oranında düşerek tek istisna oldu. Üretici fiyatlarında ise karnabahar yüzde 153,4’lük artışla başı çekerken, beyaz lahana yüzde 113,8, patlıcan ve kuru soğan ise yüzde 100’lük artış gösterdi. Ancak limon yüzde 17,5 oranında düşüşle üretici fiyatlarında en fazla gerileyen ürün oldu.
İzmir semt pazarlarında da benzer durum yaşanırken, fiyat artışları yüzde 100’ün üzerine çıktı. İzmir semt pazarlarında 6 Ocak 2024 ile 6 Aralık 2024 tarihleri arasında sebze ve meyve fiyatlarında dikkat çekici artışlar yaşandı. Domatesin kilogram fiyatı 18 TL’den 28 TL’ye yükselerek yüzde 56 oranında bir artış gösterdi. Salatalıkta fiyat 15 TL’den 24 TL’ye çıkarak yüzde 60, patateste ise 12 TL’den 15 TL’ye yükselerek yüzde 25 oranında bir zam gerçekleşti. Soğanın fiyatı, yüzde 80 artış ile 10 TL’den 18 TL’ye yükselerek en büyük değişimlerden birini yaşadı. Kabak fiyatları 14 TL’den 20 TL’ye yükselerek yüzde 43 oranında artarken, meyve grubunda elma fiyatları 22 TL’den 32 TL’ye çıkarak yüzde 45’lik bir artış yaşadı. Portakalda fiyat 18 TL’den 25 TL’ye yükselerek yüzde 39, kirazda ise 40 TL’den 55 TL’ye çıkarak yüzde 38 oranında artış görüldü.
Erişen, pazarlardaki fiyat artışlarının arz-talep dengesiyle doğrudan ilişkili olduğunu belirtti. Pazarlardaki girdi maliyetlerinin marketlere göre daha yüksek olduğunu vurgulayan Erişen, “Üreticiden pazara ulaşan her ürün, bir dizi masrafla karşılaşıyor. Ürünleri yerinden alırken iki katı maliyetle karşılaşıyoruz. Ürünün hale gelişi, hal çıkış masrafları, kamyoncu ücretleri, belediye kesintileri ve pazar masrafları fiyatları doğrudan etkiliyor. Kamyonculara ödeme yapıyoruz, ardından hale gelen ürün için bir kesinti oluyor, belediyeye ödeme yapılıyor ve son olarak pazar masrafları ekleniyor. Tüm bu süreçler fiyatları yukarı çekiyor” dedi. Ürün bazındaki fiyat değişimlerine de değinen Erişen, “Lahana fiyatları, arzın azalmasından dolayı yükselirken, patlıcandaki fiyat artışı tarladan sera üretimine geçişte yaşanan arz düşüklüğünden kaynaklanıyor. Soğan ve patatesteki fiyat artışında ise depolama ve işçilik maliyetlerindeki yükselme etkili. Limon ve kabak gibi ürünlerde arz artışı sebebiyle fiyatlar düşerken, karnabaharda arz azlığı ve talep artışı fiyatları yukarı çekiyor” ifadelerini kullandı.
Pazarlardaki fiyat artışlarının vatandaşları zor durumda bıraktığını belirten Erişen, “Pazara gelenlerin büyük çoğunluğu emekli ve asgari ücretle geçinen vatandaşlar. Durumu iyi olan vatandaş pazara gelmez. Pazara gelen vatandaş karşısında bizi görünce isyan ediyor, ancak bu enflasyon hepimize vuruyor. Vatandaş derdini anlatacak birini bulamayınca günah keçisi biz oluyoruz. Pazara gelenler, eskiden 1-2 kilo alırken, şimdi domates, limon, patates ve soğan gibi ürünleri tane tane almak zorunda kalıyor. Hem asgari ücretle geçinenler hem de emekliler, her geçen gün yükselen fiyatlar karşısında büyük zorluklar yaşıyor. Gıda ürünlerinde fiyatlar birbirini kovalıyor. Daha önce 40 TL olan domatesin 32 TL’ye düştüğünü ancak bunun yanında salatalık ve kabak gibi ürünlerin fiyatları arttı” dedi.
Pazar fiyatlarının kış aylarında daha yukarı yönlü hareket edeceğini ve kış sebzelerinin yüksek fiyatla tezgâha geleceğini ifade eden Erişen, “Mevcut durum her geçen gün kötüye gidiyor. Taze fasulye, barbunya, börülce gibi sebzelerin fiyatları yüksek. Çünkü bunlar tarlada yandı. Domates, salatalık gibi ürünlerin fiyatları şu anda normal seyrediyor fakat kış aylarında sera üretimine geçmemizle birlikte fiyatlar yükselecek. Karnabahar, ıspanak, pırasa gibi kış sebzelerinin hepsi yüksek fiyattan gelecek tezgâha. Geçtiğimiz kışlara göre bu kış ayı çok daha zorlu geçecek” diye belirtti.
HABER MERKEZİ