Tarımda yeni dönem: Çiftçide kaygı yaratacak

Bakanlık tarafından çiftçiye verilen mazot ve gübre desteği ile ilgili yapılan revizenin çiftçiyi olumsuz yönde etkileyeceğini belirten Ferdan Çiftçi, “Çiftçinin karına yönelik bir paket çıkacağını düşünmüyorum” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 31.08.2024 09:56
  • Güncelleme Tarihi : 31.08.2024 20:31
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Tarımda yeni dönem:  Çiftçide kaygı yaratacak

AYSELİN UZUNGeçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nde çiftçilere yönelik teşvik ve yardımlarla ilgili gerçekleştirilen bazı değişiklikler, özellikle sosyal medyada gündem oldu. T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı ise bu iddialar cevaben ‘Mazot ve gübre desteğinin kalktığı ve üreticilerimizin prim desteği olarak ifade ettiği fark ödemesi desteğinin artık yapılmayacağı bazı basın yayın organlarınca iddia edilmiştir. Bu tamamen asılsızdır’ şeklinde bir açıklama yaptı. Ancak yeni dönemde bunun tanımlamasının temel girdi maliyetleri (mazot ve gübre) esas alınarak belirlenen “Temel destek” olarak revize edildiğini belirtti. Bu konuda açılamalarda bulunan Yüksek Ziraat Mühendisi Ferdan Çiftçi ise yapılan revizenin içerik bakımından tam anlamıyla açıklamamasını eleştirerek, “Çiftçinin kafası ciddi şekilde karışmış durumda. Fark ödemesi desteği ne olacak? hayvancılıkla ilgili destekler ne olacak? Sadeleştirelim derken bir kafa karışıklığının hâkim olduğu yeni bir döneme doğru giriliyor” dedi.

ÇİFTÇİ İÇİN TAM BİR BELİRSİZLİK VAR

Yakın zamanda tarımsal destekler ile ilgili olarak iki ayrı kararname yayımlandığını ve ilkinde hangi ürüne ne kadar destek verileceğinin açıklandığını belirten Çiftçi, 29 Ağustos'ta ikinci bir kararname daha yayınlandığını ve bu kararname ile de tüm destek modelini komple değiştiğini söyleyerek, bu durumun çiftçinin kafasından soru işaretlerine yol açacağını vurgulayarak, “Mevcut destekleme modelinin kökünden değiştiği görülüyor. İlk yayımlanan destek paketinde örneğin pamuk desteğinde hiç artışı yoktu. Beklentinin altında kalan bir modeldi. Ancak 29 Ağustos'ta açıklanan kararname ile işler iyice karışmış durumda. Çünkü pakette mazot desteğinin kalktığı belirtiliyor. Onun yerine temel destek üzerinden karşılanacağı ifade ediliyor. Ama temel desteğin ne olacağı konusunda kafalar karışık. Kat sayılardan bahsediliyor.  Çiftçi için tam bir belirsizlik anlamı ifade ediyor. 3 yıl boyunca hangi ürüne destek verilecek, bu destekler nasıl yapılacak belirtilmiş. Miktarı da  244 Tl/da katsayı ve her ğrün için belirlenen oranlarla çarpımı sonucu belirlenecek. Her şey bağlanmış durumda. Örneğin Buğday için 1,3, Mercimek 1, Ayçiçeği, 1,5 Pamuk 2,25. Bu durumda 2025 yılında mercimek üreticisi 244 Tl/da, Ayçiçeği üreticisi 366 Tl/da, Pamuk üreticisi 549 Tl/da destek alacak. Bu çiftçinin kaybedeceği anlamına geliyor Katsayılardan bahsediliyor ama nasıl belirleneceğinden bahsedilmiyor” diye konuştu.


 

ÇİFTÇİ CEBİME NE GİRDİĞİNE BAKAR

Kararnamede gidilen değişikliklerin ne ifade ettiğini açıklayan ve yapılan revizenin çiftçi açısından olumsuz sonuçlara yol açacağına vurgu yapan Çiftçi, “Bu kararnameye baktığımızda aslında destekler, temel destek, planlı üretim desteği, üretime geliştirme desteği adı altında üç ana destek paketi üzerinden verilecek. 18 üründe destek devam edecek ama her yıl ne kadar destek verileceğine ilişkin Tarım ve Orman Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın ortaklaşa vereceği bir rakam üzerinden destek verileceği belirtiliyor. Mazot ve gübre desteğinin kaldırılmış olması ki biz az derken desteğin kaldırılıp temel destek üzerinden verilecek olması kafalarda soru işareti bırakıyor.  Mazotun, gübrenin belli bir miktarı karşılanacağı söyleniyor ama ne kadarı karşılanacak belirsizliği var. 2024 yılı için 21 milyar lira düzeyinde bir mazot ve gübre desteği var toplamda. Çiftçinin harcamasının ne kadarı karşılanacak? Tamamı karşılanacak? Çiftçinin ödediği mazotu birebir belgelendirilip onun üzerinden mi karşılanacak, nasıl karşılanacak belli değil. Çiftçi ne yapacağını bilemeyecek. Pamuk ektiğinde, mısır ektiğinde, domates ürettiğinde ya da zeytin ürettiğinde ne kadar prim alacağını bilmiyor. Çiftçinin kafası ciddi şekilde karışmış durumda. Fark ödemesi desteği ne olacak? Mesela hayvancılıkla ilgili destekler ne olacak? Sadeleştirelim derken bir kafa karışıklığının hâkim olduğu yeni bir döneme doğru giriliyor. Buradan da çiftçinin kârına yönelik bir paket çıkacağını düşünmüyorum. Bu değişiklik çiftçi dostu değil. Çünkü günün sonunda çiftçi cebime ne girdiğine bakar” dedi.

İZMİR LİSTEDE YOK

“Su havzalarına göre hangi desteklerin verileceği, kısıtlı su imkânı olan yerde nasıl bir desteğin verileceği de belli değil.  Amasya, Bingöl, Bitlis, Çorum, Elazığı, Erzincan, Erzurum, Muş Tokatve Tunceli illerini kapsayan bölge süt havzası olarak belirlendi. Burada yem bitkisi üreten çiftçilere %50 ilave destek verilecek.   Ancak süt üretiminin en fazla üretildiği Balıkesir, Konya ve İzmir listede yok” diyerek sözlerine devam eden Çiftçi, “ İzmir’de olmamasının sebebi belli hadi onu anladım ama diğer illerde neden açılmadı? Bu bölgeleri nasıl dönüştüreceksiniz? Bu destekleri vermediğiniz zaman çiftçiyi nasıl kurtaracaksınız? 22 yıllık iktidarlarına bütüncül olarak baktığımız zaman her 3-5 yılda bir tarımsal destek politikaları değişiyor. Yeni bir program ile karşımıza çıkıyorlar. Alan bazlı destek ödemelerinden başladık. Sonra havza bazlı dedik, havza bazlıyı tekrar değiştirdik, Milli Tarım Modeli ile kafaların daha da karıştığı dönemler yaşadık. Ama şunu söyleyebilirim ki her paket sonrasında çiftçinin, üreticinin yoksullaştığı, tüketicinin gıdaya erişemediği dönemler oldu. Politik tercihler çok net. Karar vermeniz gerekiyor. Kimden yana olduğunuza karar vermeniz gerekiyor?  Bu sadece tarımla ilgili de değil, ekonomik krizden, genel ekonomi yönetiminden, uluslararası ilişkiler boyutundan farklı bir şey değil.
Bir ekonomik krizde olduğunda en fazla etkilenen kesim, her zaman en yoksul kesim olur. Bunlardan birisi de çiftçi kesimi” şeklinde konuştu.

ETKİLENEN ÇİFTÇİ OLUYOR

Yaşanan uluslararası krizlerden Türkiye’nin haddinden fazla etkilendiğine dikkat çeken Çiftçi, bunun yanı sıra bakanlık tarafından gündem dışı olaylara vurgu yapılarak, dikkatin farklı yönlere çekilmeye çalışıldığını söyledi. Çiftçi “Uluslararası kriz oluyor, bizim ihracatımızı etkiliyor. Çünkü biz tarıma dayalı bir ihracat yapıyoruz. Rusya’ya bir uçak düştüğünde, bu uçak çiftçinin tarlasına düşüyor. Ya da Irak’ta yaşanan bir sorunda ilk kısıtlanan şeyler tarım ürünleri ihracatları. Böyle olunca da en fazla etkilenen çiftçi oluyor. Mesela geçen gün Tarım Bakanı’nın ilginç bir açıklaması oldu. Tarımdan ziyade başörtülü bacılarımızla ilgili bir söylemi oldu. Türkiye’de şu anda böyle bir sorun yok. Yani 40 yıl önce yaşanmış bazı şeyleri tekrar gündeme getirerek bugünün sorunlarını örtme çalışıyorlar. Başka bir şey değil. Bir nevi cambaza bak yöntemidir” diye konuştu.

HABER MERKEZİ

Yazarımız Kim ?

HABER MERKEZİ